Gazzede hamile sayısı, doğan çocuk sayısı, açlıktan ve bombalamadan dolayı ölen çocuk ve kadın sayısı.

Gazzede hamile sayısı, doğan çocuk sayısı, açlıktan ve bombalamadan dolayı ölen çocuk ve kadın sayısı.


Gazze’de yaşanan insani dramın acı gerçekleri yürekleri sızlatıyor. İşgal altındaki Gazze Şeridi’nde çocuklar ve kadınlar, açlık ve şiddet nedeniyle büyük bir zorlukla karşı karşıya. İşte bu trajik durumun bazı yönleri:

1. **Açlıktan Ölen Çocuk Sayısı**:
– Gazze’deki Filistin Sağlık Bakanlığı Sözcüsü, yetersiz beslenme nedeniyle toplam **15 çocuğun açlıktan öldüğünü** açıkladı. Ayrıca, **6 çocuğun ise ölümün pençesinde olduğu** uyarısında bulundu. Bu utanç verici durum, tüm insanlığa derin bir yara açıyor¹.

2. **Bombalamadan Dolayı Ölen Çocuk Sayısı**:
– İsrail ordusu, 149 gündür sivil yerleşim yerleri, hastaneler, okullar ve yerinden edilmiş Filistinlilerin sığındığı barınakları hedef alan saldırılarını sürdürüyor. Bu saldırılarda hayatını kaybeden Filistinlilerin sayısı **30 bini aşmış durumda**. Enkaz altında binlerce kişi kayboldu ve yaralı sayısı 70 bini geçti¹³.

3. **Hamile Kadınlar ve Siviller**:
– Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), Gazze Şeridi’ndeki çocuklar ile hamile ve emziren kadınlar arasındaki yetersiz beslenmedeki hızlı artışın, özellikle de açlık ve salgın hastalıktan ölen kişilerin sayısını artırdığını belirtiyor⁵.

Bu trajik durum, insanlık adına büyük bir utanç kaynağıdır. Umarım barış ve insan hakları için daha iyi bir gelecek mümkün olur.

Kaynak: Bing ile konuşma, 10.03.2024
(1) Gazze’de açlıktan ölen çocuk sayısı artıyor! 15 çocuk can verdi, 6’sı …. 
https://www.turkiyegazetesi.com.tr/dunya/gazzede-acliktan-olen-cocuk-sayisi-artiyor-15-cocuk-can-verdi-6si-olumun-1025706.
(2) Gazze’de çocuklar hangi koşullar altında büyüyor? – BBC. https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-57253129.
(3) İsrail’in engeli nedeniyle Gazze’de açlıktan ölen çocuk sayısı artıyor …. https://www.haberler.com/guncel/israil-in-engeli-nedeniyle-gazze-de-acliktan-olen-cocuk-sayisi-artiyor-16907693-haberi/.
(4) Gazze’de çocuklar şimdi de açlıktan ölüyor! Kadın, çocuk ve sivillerin …. https://www.ahaber.com.tr/gundem/2024/01/25/gazzede-cocuklar-simdi-de-acliktan-oluyor-kadin-cocuk-ve-sivillerin-kacip-siginacagi-bir-yer-yok.
(5) Utancın kaydı: Gazze’de açlıktan ölen çocuk sayısı 10 oldu!. https://tr.al-ain.com/article/utancin-kaydi-gazzede-acliktan-olen-cocuk-sayisi-10-oldu.

@@@@@@@@@

Loading

No ResponsesMart 11th, 2024

  VEDA HUTBESİ İNSAN HAKLARI DEMOKRASİ VE YURTDAŞLIK BOYUTU

            VEDA HUTBESİ İNSAN HAKLARI DEMOKRASİ VE YURTDAŞLIK BOYUTU

بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ

لَقَدْ جَاۤءَكُمْ رَسُولٌ مِنْ اَنْفُسِكُمْ عَزِيزٌ عَلَيْهِ مَا عَنِتُّمْ حَرِيصٌ عَلَيْكُمْ بِالْمُؤْمِنِينَ رَؤُفٌ رَحِيمٌ 1

فَاِنْ تَوَلَّوْا فَقُلْ حَسْبِىَ اللهُ لاَ اِلٰهَ اِلاَّ هُوَ عَلَيْهِ تَوَكَّلْتُ وَهُوَ رَبُّ الْعَرْشِ الْعَظِيمِ 2

قُلْ اِنْ كُنْتُمْ تُحِبُّونَ اللهَ فَاتَّبِعُونِى يُحْبِبْكُمُ اللهُ

Size kendi içinizden öyle bir peygamber geldi ki, sizin sıkıntıya uğramanız ona pek ağır gelir. O size çok düşkün, mü’minlere çok şefkatli, çok merhametlidir.” Tevbe Sûresi, 9:128.
2 : “Eğer senden yüz çevirecek olurlarsa de ki: Allah bana yeter. Ondan başka ibadete lâyık hiçbir ilâh yoktur. Ben Ona tevekkül ettim. Yüce Arşın Rabbi de Odur.” Tevbe Sûresi, 9:129.
3 : “De ki: Eğer Allah’ı seviyorsanız bana uyun ki Allah da sizi sevsin.” Âl-i İmrân Sûresi, 

              VEDA HUTBESİ; Peygamber efendimizin Vedâ Haccında Arafat’ta, Mina’da ve bir gün  sonra yine Mina’da olmak üzere arife günü ile, bayramın 1 ve 2. Günlerinde parça parça Miladi takvime göre 6-9 Mart arası irad edilmiştir.124.000’den fazla Müslümana yaptıkları vaaz ve nasihatler. Peygamberimizin Allahü Teâlâ tarafından insanlara, doğru yolu göstermek için görevlendirilmelerinden sonra mübarek ağızlarından çıkan her söz, mânâ ve hakikatler yönünden beşeriyete birer rehberdir. Bunlardan “Vedâ Hutbesi” olarak bilinen son haclarında buyurdukları hususların ise ayrı bir ehemmiyeti vardır. “Vedâ Hutbesi” değişmez prensip, kânun ve nizamlar olarak on dört asırdır, bütün insanlığa ulaşabildiği seviyenin çok üstünde bir insan hakları, Demokratik esaslar ve iyi yurttaşlık anlayışı getirmiştir. 

          Mimsiz medeniyeti kuran Avrupa ve Amerika’nın 2 dünya savaşında birbirlerini ve 100 milyonu aşkın insanı katlettikten sonra 10 Aralık 1948 de BM lerde kâğıt üzerinde kabul ettiği ve asla uygulamaya koymadıkları İNSAN HAKLARI BEYANNAMESİ İslam’ın özünde var olup efendimiz ASV tarafından 14 asır evvel ilan edilmiş ve İslam’ın doğuşundan beri uygulanmış kurallardır.    Bedir savaşıyla İslam savaş hukuku belirlenmiş ve bütün savaşlarda uygulanmıştır. Dinimize göre sivil halk, esirler savaş misafiri ve emanet olarak kabul edilmiş hayatı korunmaya alınmıştır. Mekke’nin fethindeki tanınan haklar ve korumacı siyaset asırlarca ecdadımız tarafından uygulanmıştır. İstanbul’un fethinden sonra bütün Gayrı Müslümler korumaya alınmış, öncesinden daha geniş haklar tanınmıştır.

      Bizim ecdadımız kazandığı en büyük zaferlerde bile İnsan haklarını kutsal bilmiş, esirleri emanet olarak görmüş, malı mülkü dinleri korumaya alınmıştır. Anadolu ve Balkanlar Türk Milletinin İstimalet politikası sayesinde eskisinden daha güvenli, rahat huzur ortamına kavuşmuşlardır. Asırlardır dünya siyasetine yön vermiş ecdadımız gittiği her yere örnek bir İslami hayat, adalet, eşitlik insanca yaşama şartları ve medeniyet götürmüş, Bütün hakları güvence altına almışlardır. İstanbul’un fethi öncesi Bizans İmparatorunun Katolik ve Ortodoks ittifakına karşı Bizans halkı ve kilisesi “İstanbul’da Katolik külahı görmektense TÜRK SARIĞI görmeyi tercih ederiz” demişler, Müslüman Türkün yönetimini tercih etmişlerdir.

             Kendilerini medeni zanneden Mimsiz medeniyeti kuran Avrupa’nın tarihi ise Sekülerizm ve Merkantilizmin ürünü olarak Kurduğu sömürgelerdeki katliam, köle ticareti ahlaksızlık, emperyalizm, kaçakçılık, Asimilasyon, nükleer silah, sürgünler gibi İNSAN HAKLARI İHLALERİYLE doludur. Günümüzde Filistin’de Gazze’de, Doğu Türkistan’da dünyanın dört bir yanı; Edeni batının İNSAN HAKLARI İHLALLERİYLE kan ağlıyor. Demek ki İnsan hakları kâğıt üzerinde verilecek göstermelik bir uygulama değil VİCDANİİ, AHLAKİİİ bir yaşam tarzıdır. Bunu da Hz. Muhammed’le İslam dini temin etmiş riyakârlıktan ziyade İHLASLI uygulamalar Türk-İslam tarihinde yaşam tarzı olmuştur. Zamanımızda İslamın düsturlarına ne kadar ihtiyaç olduğu Maddiyatta zirveye ulaşmış dünyadaki kargaşa, katliam, huzursuzluk delildir. Huzur ancak ve ancak İslam’dadır. KALPLER ANCAK ALLAHI ANMAKLA MÜTMAİN OLUR İNSANLIK HUZUR BULUR. Denenen Bütün ideolojilerin (Kapitalizm, Liberalizm, Sosyalizm) evrensel huzur getirmediği insan haklarını sağlayamadığı görülmüştür.

          Dünya düzenini değil kâinat düzenini sağlayacak olan yalnızca Rabbimizin İslami düzenidir. Bunun dışında hiçbir ideoloji hiçbir düzen insan haklarını temin edip insanlık huzurunu sağlamaya yeterli ve uygun değildir. Yaratılanın huzurunu ve mutlak adaleti ancak yaratan sağlayabilir.     

     Mustafa GÜNEŞ   6 Mart 2024

Loading

No ResponsesMart 10th, 2024

Molla Kabız kimdir ve neden idam edilmiştir?

Molla Kabız kimdir ve neden idam edilmiştir?

Molla Kabız Kimdir?

Molla Kabız, 16. yüzyılda Kanuni Sultan Süleyman döneminde yaşamış bir din adamıdır. Hakkında fazla bilgi olmasa da, İran’dan geldiği ve Osmanlı ilmiye sınıfına girdiği bilinmektedir.

Neden İdam Edilmiştir?

Molla Kabız, Müslüman olmasına rağmen İsa’nın Muhammed’den üstün olduğunu savunmasıyla bilinir. Ayet ve hadisleri te’vil ve tefsir ederek bu fikrini savunmuştur. Bu görüşleri, o dönemdeki ulema tarafından zındıklık olarak kabul edilmiştir.

Molla Kabız’ın idamına yol açan olaylar şunlardır:

  • Ulema, Molla Kabız’ın görüşleri hakkında şikayette bulunmuştur.
  • 2 Kasım 1527’de yapılan ilk duruşmada Rumeli Kadıaskeri Fenarizâde Muhyiddin Çelebi ile Anadolu Kadıaskeri Kadri Çelebi, Kâbız’ın fikirlerini çürütememişlerdir.
  • Kanuni Sultan Süleyman, ulemayı eleştirmiş ve Sadrazam Pargalı İbrahim Paşa’dan çare aramıştır.
  • Ertesi gün Şeyhülislâm İbn-i Kemal ve İstanbul Kadısı Sadeddin Çelebi öne sürülmüştür.
  • İbn-i Kemal, Molla Kabız’ın fikirlerini çürütmeye çalışmış ve fikirlerinden döndüğü takdirde affedileceğini söylemiştir.
  • Molla Kabız, fikirlerinden dönmeyi reddetmiş ve idam edilmiştir.

Molla Kabız, Kanuni Sultan Süleyman döneminde görüşlerinden dolayı idam edilen dört ünlü şeyhten biridir.

 

Loading

No ResponsesMart 10th, 2024

“SELANİKLİ DÖNMELER”DEN

“SELANİKLİ DÖNMELER”DEN

Selanikli Dönmeler–   Marc David Baer-lnglllzceden çeviren: Sevinç Kayır

Sayfa-13- “Müslüman ve okuryazar Türk halkının giderek büyüyen bir yüzdesi, ateist Yahudilerin Osmanlı sultanını tahttan indirdiklerini, İslami imparatorluğu yıktıklarını, onun yerine “gizli Yahudi” Mustafa Kemal Atatürk’ün liderliğinde, İslam karşıtı, laik bir cumhuriyet kurduklarını ve hata ülkeyi kontrol ettiklerini düşünür.”

26- “Selanik’in pek çok Müslümanın aslında Yahudi kökenli olduğu kent olarak bilinmesi hiç de şaşırtıcı değildir.”

38-39- “250 seneyi aşkın süredir, Sabetaycılar Müslüman kisvesine bürünmüş bir Yahudi mezhebi olarak varlıklarını sürdürmüş­ lerdir.” Bu geleneksel görüşe göre onlar, Sabetaycı mesihçilikle değişmelerine rağmen “Yahudiliğin eski kültürünü ve dini törenlerini mümkün olduğunca İslam’ın sınırları içerisinde gizlice devam ettirmeye” çalışmışlardır.”

119- “Hem yerel belediyelerin, hem de merkezi yönetimin güç­ lerinin arttığı bir dönemde, Selanik gibi şehirlerde gerçekleşen yeniliklerin tüm imparatorluğu etkilemesi şaşırtıcı değildir. Fazlı Necip Gonca-i Edeb’de yayımlanan bir yazısında padişaha üstü kapalı bir mesaj göndermiştir: “Bırak da adaleti biz uygulayalım, baskılardan özgürleşmemize izin ver ki her zaman mutlu ve bahtiyar olalım.” Selanik, Jön Türkler’in devrimci hareketinin beşiği, İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin (İTC) ve sosyalist örgütlenmelerin merkezi olması sebebiyle, büyük siyasi çalkantı alanıydı. İmparatorluktaki fabrika emekçiliğinin, özellikle tü­ tün sanayisinde, en yoğun olduğu şehirdi ve Selanik’te kurulan, Avram Benaroya adlı bir Bulgar Yahudisinin başkanlığını yaptığı Sosyalist İşçi Federasyonu, İkinci Enternasyonal tarafından, Do­ ğu’daki işçi mücadelesinin öncüsü olarak kabul ediliyordu. Selanik, farmasonlukfaaliyetlerinin merkezlerindendi.36 Yeni düşünce akımlarına açık olan (Hukuk Fakültesi de dahil) en fazla okulun ve ordu karargahının bulunduğu Osmanlı kentlerinden biriydi. İlerici bir bakış açısına sahip meslek erbapları ve devlet memurları, özellikle de Posta ve Telgraf İdaresi’nin çalışanları (Talat Paşa gibi) ve Üçüncü Ordu’nun mensupları (Enver Paşa gibi), devrimcilerin ana kadrosunu oluşturmuşlardır. 1908 Devrimi’nin kalbi Makedonya’dır.”

122-“Bir devrimci mektubunda Jön Türkler’in bir kısmının Bektaşi oldukları belirtmiştir. s ı Bektaşilerin senkretizmleri, Jön Türkler’in ilerici düşünceleriyle uyumludur ve Bektaşiler, 1906’dan sonra lTC’nin kendi localarını kullanmasına izin veren farmasonlarla ilişki içindedirler. 1908 Devrimi’nden sonra, devrimci subaylar saygılarını sunmak üzere Bektaşi tekkelerini ziyaret ederler; Bektaşi yayınlarının basılmasına yeniden izin verilir; Bektaşilere saldıran gazeteler kapatılır ve yeni Bektaşi tekkeleri açılır. İTC, Mevlevilerle de ilişki içindeydi. Mevlevi tekkeleri İTC propagandası yapmış, Mevlevi şeyhleri evlerini İTC toplantıları için açmış ve bazı şeyhler eylemleri nedeniyle, Jön Türklerle birlikte sürgüne gönderilmişlerdir.

Sufilerin devrimci siyasette oynadıkları rol önemliydi, ama farmasonlar siyasi muhalefette, İTC’nin 1895’ten önceki halinden daha önemli rol oynamışlardı. Masonlar 1870 ve 1918 yılları arasında öylesine belirleyici olmuşlardı ki, 1913’te, bir Osmanlı dev- · let adamının suikastçıları “hedeflerinin, çok uzun süredir farmasonların elinde olan gücü yeniden ele geçirmek olduğunu” öne sürmüştü.54 Ne de olsa, Türk ve Yunanlıları bir araya getirecek, aydınlanmış bir padişah olarak tasavvur edilen farmason padi­ şah V. Murad, 1876’da farmasonlarca desteklenen bir darbe sayesinde tahta oturmuştu.

Jön Türklerin çekirdek kadrosu, padişahı tahta oturtan grup tarafından kurulan farmason locasının üyelerinden meydana geliyordu. 1902’ye dek, Osmanlı farmasonları başka isimler altında kendi siyasi örgütlerinde faaliyet göstermiş ve Avrupa’nın her yanında özgürlüğü destekleyen risaleler dağıtmışlardı. Bundan sonra, yakın çevresinde birçok nü- . fuzlu farmason liderinin bulunduğu Ahmet Rıza’nın önderliğindeki İTC’yi desteklemişlerdi. Selanik’teki Osmanlı Hürriyet Cemiyeti’nin (yurtdışındaki merkez büro işlevi gören Paris’teki İTC’yle birleştikten sonra, yerel yönetim merkezi haline gelmişti), bir tanesi hariç tüm kurucuları farmasondur ya da farmason olmuştur ve İtalyan Macedonia Risorta Locası’nın ya da Fransız Veritas Locası’nın üyeleriydi.58 İTC Selanik’teki farmason localarında toplanıyordu ve farmasonlar Jön Türklere güvenli toplantı evleri temin etmişlerdi. Farmasonlar kendilerini 1908 Devrimi’nin ardındaki “ana kuvvet” ilan etmiş, iktidardaki lTC’ye destek olmuş ve II. Abdülhamid tahttan indirildikten sonra büyümüşlerdi.”

123-“Şehirde birbirine yabancı olan insanlar, farmason localarında bir araya gelerek, aynı siyasi hedefler için çabalayan kardeşlere dönüşüyorlardı.61 V. Murad’dan sonra tahta geçen il. Abdülhamid bu tehdidin varlığını sezmiş ve farmasonları baskı altına almıştır. II. Abdülhamid’in kurduğu hükümet onları “daimi bir fitne kaynağı” olarak görüyordu.

….Birçok önde gelen Dönme, farmason olmanın yanı sıra mutasavvıftı ve bu da İTC’ye girmelerini kolaylaştırıyordu. Yıldız Sertel, Selanik’teki Dönme camisi Yeni Cami’yi tarif ederken, aynı cümle içinde Bektaşi, Mevlevi tekkelerinden ve farmason localarından bahsetmiştir.

125-“Bazı Dönmeler, şehrin her yerinde var olan Fransız, İtalyan ve · Osmanlı farmason localarındaki gizli İTC toplantılarında, kapalı kapılar ardında tartışılan siyasi görüşlere kendilerini o kadar adamışlardı ki, devrimin öncüleri kabul ediliyorlardı. 84 Meşveret, imparatorluktaki en “modern” gruplardan biri olarak nitelediği Dönmelerin, kentte “hareket için çalışan tek grup olduğunu” beyan ederek, Dönmelerin etkilerinin büyüklüğünü vurgulamış­tı.”

126-“O dönem, günlük Sabah gazetesinde ve Hariciye Nezareti’nin çeviri bürosunda çalışan Ahmet Emin Yalman “Biz gazeteciler, halkı harekete geçirmek için açıkça hareket etmeye karar verdik. İstanbul’da kendimize ait küçük bir devrim yarattık. Padişahın gözünden düşen ünlü yazarların hepsi, bu yeni özgürlüğe kucak açan vatansever şiir ve makaleler yazmaya davet edildi. İlk sokak gösterilerini düzenledik, her tür yazarın bir araya geleceği toplantılar organize ettik ve bir basın cemiyeti kurduk. H.alka yeni dönemin coşkusunu nakletmek için hemen kararlar alındı” diye yazmıştır. Yalman 1914’te İTC’nin çıkardığı Tanin gazetesinin yazı işleri müdürü olarak çalışmaya başlayacaktı. Yalman’ın mezun olduğu Terakki Mektebi, özgürlük düş­ künü, meşrutiyeti destekleyen bir gençlik yetiştirmekle ve İkinci Meşrutiyet hükümetini ilan edenlerin Terakki Mektebi mezunları olmalarıyla övünüyordu.”

130-“Yalman ve Sertel yazılarında günümüzde Dönmeler hakkında olumlu görüşe sahip yazarların dile getirmekten ka­çındıkları bazı yorumları da ağızlarından kaçırmışlardır. Devrim başladığı sırada ağabeyi Celal Derviş’i kutlayan Sabiha Sertel ona “Demek şimdi sen de bir İttihatçısın” demiştir. Ağabeyi “Ne sanıyorsun?” diye yanıtlamıştır. “Biz Selanik’te devrimci gençler olarak yetiştik. Farmason localarına da girdik.”

Ahmet Emin Yalman “zengin, yabancı farmason localarının” Selanik’teki gizli derneklerin “toplantıları için uygun fırsatlar sunduklarını” belirtmiştir. “Devrimin ilk kıvılcımının” 1890’larda, Terakki Mektebi’nde öğrenciyken ateşlendiğini anlatmıştır. Ahmet Emin, ileriki yıllarda 1TC’ye üye olmuştur.”

134-“İmparatorluğa sadakat sadece gerçek inanç sahipleri için mümkündü. İlaveten dindarlık ateizmin panzehiri görevi görecekti. Ancak ateizmin çoktan kök salıp geri dönüşü olmayan hasarlara yol açtığı görülüyordu. . Müslümanların dini yozlaşmaya başlamıştı. Vahdeti birçok Müslüman’ın ateizm konusunda Avrupalılardan bile ileri gittiklerini öne sürüyordu. Müslümanların ateistliği, Osmanlıların Avrupa’ya elçiler göndermelerinden sonra başlamıştı. Elçiler Hıristiyan kadınlarıyla evlenmişler, çok sayıda çocuk yapmışlar ve onları annelerinin Batı Avrupa usulleriyle yetiştirmişlerdi. Avrupa dilleri öğrenmişler ve İslami inanç ve ahlak kurallarını sadece başka dinlere mensup dadılar ve öğ­retmenlerden öğrenmişlerdi. Görünürde Müslüman olan birçok erkek bu şekilde yetiştirilmişti. Yazara göre “Dinlerini bilmeyen ve İslami eğitim almamış olan bu adamlardan dindar olmalarını beklemek, bir hıyardan yağ çıkarmaya çalışmaya benzemektedir. Böyle hıyar adamların, babalarıyla aynı eğitimi almış çocuklarından ne beklenebilir?” Ateizm konusunda Avrupalılardan daha ilerde olan Müslümanlar, Müslüman isimleri taşıyor olabilirlerdi ama imparatorluğun kaderi konusunda onlara nasıl güvenilebilirdi? Adliye nazırı ve birçok seçkinin yanı sıra, meclis üyelerinin de İstanbul’daki bir farmason locasının açılışına katılmaları, dindar Müslümanlar için bir uyarı işareti işlevi görmeliydi. Vahdet! diğerlerini bu içten gelen tehdit hakkında uyardı.”

138-“Dönmeler farmasonlukta, İTC’de, 1908 Meşrutiyet Devrimi’nde ve devrimden sonraki Osmanlı siyasetinde büyük rol oynadılar.”

138-139-“1917 Bolşevik Devrimi ele alınarak, Yahudi kökenli insanların gerçek ve hayali rolleri üzerine faydalı bir karşılaştırma yapılabilir. Ateist olmasına ve görünürde Yahudi kökeni bulunmamasına rağmen Lenin (önceden Vladimir Ilyich Ulyanov), Yahudi karşıtları tarafından “Yahudi Lenin” olarak adlandırılmış ve Bolşevik Devrimi “Yahudi Bol­ şevik Devrimi” olarak anılmaya başlanmıştı.1 3 7 Karı Marx’ın (kapitalizmi Yahudilikle özdeşleştirmiştir) ve Lenin’in yoldaşı Lev Troçki’nin (önceden Lev Davidovich Bronstein) Yahudi olmaları, bu görüşü desteklemiştir. Gerçekte, Yahudiler Rus devrimci hareketine, ülkenin nüfusundaki payları göz önüne alındığında daha büyük bir oranda katılmış ve devrim sürecinde önemli role sahip olmuşlardı. Parti liderleri, teorisyenler ve gazeteciler olarak iyi temsil edilen Yahudiler, tıpkı Osmanlı İmparatorluğu’ndaki Dönmeler gibi, “Rus İmparatorluğu’ndaki en devrimci ulusal grup” kabul edilmişlerdi. Lenin’le birlikte 1917’de mühürlü trenle Almanya topraklarından geçerek İsviçre’den dönen kişilerin neredeyse üçte ikisi Yahudi’dir; bir süre İstanbul’da ikamet etmiş ve Jön Türklerle yakın ilişki içinde olan, Yahudi kökenli, devrimci milyoner Alexander Parvus (lsrael Lazarevich Gelfand ya da Helphand), Lenin’in dönüşünü ayarlamıştır. Başlangıç­ ta Lenin\ en yakın Bolşevik liderleri, Grigory Zinoviev, Lev Kamenev ve Yakov Sverdlov Yahudi kökenlidir. Lenin’in kraliyet ailesinin öldürülmesi emrinin yerine getirilmesi görevini üstlenenler, Sverdlov ve içlerinde çarı vurduğunu iddia eden kişi de bulunan diğer iki adam Yahudi soyundan gelmektedir. Devrimin ardından başlayan iç savaş süresince, ordu, parti, meclis ve gizli polislik görevlerini yerine getiren Yahudi kökenli erkek ve kadınların parti içindeki oranları da genel nüfusa oranla daha yüksektir.  Önemli olan, bu önde gelen komünistlerin hiçbirinin Yahudi olmak istememesidir; kendilerini Yahudi kabul etmemiş, Yahudiliklerini (geçmişe ait bir şey olarak) geride bıraktıklarına. . inanmışlardır. Troçki milliyetinin ·”Sosyal Demokratlık” olduğunu ilan etmişti. Doktor Nazım bazı açılardan İTC’nin Troçki’si olarak düşünülebilir. Eğer diğer İTC ideoloğu Bahaettin Şakir de Dönme olsaydı, bu benzetme daha da uygun olurdu.

MEHMET ÖZÇELİK

10-03-2024

Loading

No ResponsesMart 10th, 2024

Peygamberimiz kimler için, “burnu sürünsün.” demiştir?

Peygamberimiz kimler için, “burnu sürünsün.” demiştir?


Peygamber Efendimiz’in (s.a.s.) “burnu sürünsün” ifadesini kullandığı hadisler farklı rivayetlerde farklı anlamlarda geçmektedir. Bu rivayetlerin bazılarını ve anlamlarını inceleyelim:

**1. Anne babaya karşı saygısızlık edenler:**

Ebu Hüreyre’den (r.a.) rivayet edilen bir hadiste, Resûlullah (s.a.s.)’ın şöyle buyurduğu nakledilir:

**”Burnu yerde sürünsün! Burnu yerde sürünsün! Burnu yerde sürünsün!**”

**”Ey Allah’ın Resulü! Kimin burnu yerde sürünsün?” diye sorulduğunda da:**

**”Annesine babasına karşı öfkelenen, onlara ‘öf’ diyen veya onlara yüzünü asan kimsenin burnu yerde sürünsün!”** buyurdu. ([Sahih-i Buhari, Edeb 2, 7; Müslim, Birr 15])

Bu hadiste, anne babaya karşı saygısızlık eden, öfkelenen, onlara “öf” diyen veya yüzünü asan kimselerin kınandığı ve bu davranışın onları cehenneme sürükleyeceği belirtilmektedir.

**2. Kibirli ve kendini beğenmiş olanlar: **

Ebu Saîd el-Hudrî’den (r.a.) rivayet edilen bir hadiste ise Resûlullah (s.a.s.)’ın şöyle buyurduğu nakledilir:

**”Kıyamet günü, cehennemliklerden bir adam getirilir. Cehennem ona gösterilir. O da ondan korkup geri döner. Ona ‘Geri dön!’ diye bağırılır. O da ‘Hayır, vallahi geri dönmem!’ der. Bunun üzerine cehennem ona yaklaştırılır ve o, cehennemin alevlerini ve hararetini hisseder. O zaman ‘Ey Rabbim! Beni cehennemden kurtar, sana her türlü itaati yaparım!’ der. Allah ona ‘Daha önce sana bunu emretmedim mi?’ buyurur. O da ‘Hayır, Rabbim!’ der. Allah Teâlâ ‘Benim rahmetim gazabımı aşmıştır. Şayet sen bana secde etseydin, seni cehennemden kurtarırdım.’ buyurur. Adam ‘Keşke bilseydim!’ der.”**

**Sonra Resûlullah (s.a.s.) şöyle buyurdu: **

**”Burnu yerde sürünsün! Burnu yerde sürünsün! Burnu yerde sürünsün! **”

**”Ey Allah’ın Resulü! Kimin burnu yerde sürünsün?” diye sorulduğunda da: **

**”Kendini beğenmiş, kibirli ve mağrur olan kimsenin burnu yerde sürünsün!”** buyurdu. ([Tirmizî, Birr 34; İbn-i Mâce, Zühd 19])

Bu hadiste ise kibirli ve kendini beğenmiş olanların kınandığı ve bu davranışın onları cehenneme sürükleyeceği belirtilmektedir.

**3. Yalan söyleyenler: **

Ebû Bekir es-Sıddîk’ten (r.a.) rivayet edilen bir hadiste ise Resûlullah (s.a.s.)’ın şöyle buyurduğu nakledilir:

**”Burnu yerde sürünsün! Burnu yerde sürünsün! Burnu yerde sürünsün! **”

**”Ey Allah’ın Resulü! Kimin burnu yerde sürünsün?” diye sorulduğunda da: **

**”Yalan söyleyen ve yalan yere yemin eden kimsenin burnu yerde sürünsün!”** buyurdu. ([Müslim, Birr 103])

Bu hadiste ise yalan söyleyen ve yalan yere yemin edenlerin kınandığı ve bu davranışın onları cehenneme sürükleyeceği belirtilmektedir.

Görüldüğü üzere, “burnu sürünsün” ifadesi farklı rivayetlerde farklı anlamlarda kullanılmıştır. Bu rivayetlerden genel olarak anladığımız şey, anne babaya saygısızlık eden, kibirli ve kendini beğenmiş olan, yalan söyleyen ve yalan yere yemin eden kimselerin kınandığı ve bu davranışların onları cehenneme sürükleyeceğidir.

**Not:** Bu hadislerin yorumu ve uygulaması konusunda farklı görüşler mevcuttur. Daha detaylı bilgi için ilim sahibi kişilere danışmak tavsiye edilir.

@@@@@@@@@

Peygamberimiz kimlere beddua etmiştir?

Peygamber Efendimiz’in (s.a.s.) beddua ettiği kişiler, genel olarak İslam’a ve Müslümanlara zarar veren, zulmeden ve haksızlık yapan kişilerdir. Bu kişilerden bazıları şunlardır:

**1. Mekkeli müşrikler: **

Peygamber Efendimiz’e ve ilk Müslümanlara Mekkeli müşrikler tarafından çok büyük zulümler yapılmıştır. Bu zulümler karşısında Peygamber Efendimiz (s.a.s.) kimi zaman beddua etmiştir. Örneğin, Bedir Savaşı’nda müşriklerin yenilgisi için beddua ettiği rivayet edilir.

**2. Yahudiler: **

Bazı Yahudiler de Peygamber Efendimiz’e ve Müslümanlara karşı hainlikler yapmışlardır. Bu hainlikler karşısında Peygamber Efendimiz (s.a.s.) kimi zaman beddua etmiştir. Örneğin, Beni Kurayza Yahudilerinin hainliği karşısında beddua ettiği rivayet edilir.

**3. Münafıklar: **

Münafıklar, hem Müslüman gibi görünen hem de İslam’a ve Müslümanlara zarar veren kişilerdir. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) münafıklara karşı da kimi zaman beddua etmiştir.

**4. Zalim ve haksızlar: **

Peygamber Efendimiz (s.a.s.), genel olarak zalim ve haksız yapan kişilere de beddua etmiştir. Örneğin, mazlumlara zulmedenlere, yetim hakkı yiyenlere ve rüşvet alanlara beddua ettiği rivayet edilir.

**Peygamber Efendimiz’in bedduaları: **

Peygamber Efendimiz’in bedduaları genellikle şu şekilde olmuştur:

* “Allah’ım, onları kahret!”
* “Allah’ım, onları helak et!”
* “Allah’ım, onların lanetine uğramasını murat et!”

**Bedduanın mahiyeti:**

Beddua, bir kişiye veya gruba karşı lanetleme ve kötülük dileme anlamına gelir. Peygamber Efendimiz’in bedduaları da bu anlamda değerlendirilmelidir. Ancak, Peygamber Efendimiz’in bedduaları, kişisel bir öfke veya intikam duygusundan değil, İslam’ı ve Müslümanları korumak için yapılmış beddualardır.

**Not: ** Beddua etmek, İslam’da hoş karşılanmayan bir davranıştır. Ancak, bazı durumlarda, örneğin zulüm ve haksızlık karşısında beddua etmek caizdir. Beddua ederken de ölçülü olmak ve aşırılığa kaçmamak gerekir.

@@@@@@@@@@

Peygamberlerin ümmetlerine bedduaları.

## Peygamberlerin Ümmetlerine Bedduaları

Peygamberlerin ümmetlerine beddua ettiği rivayetleri, İslam tarihi boyunca tartışılan bir konudur. Bu rivayetlerin bazılarının zayıf ve uydurma olduğu, bazılarının ise doğru olsa bile tevil edilmesi gerektiği savunulmaktadır.

**Beddua Rivayetlerinin Değerlendirilmesi: **

Bu rivayetleri değerlendirirken dikkat edilmesi gereken bazı noktalar şunlardır:

* **Hadisin sahihliği:** Rivayetin hangi kaynakta geçtiği, hangi sahabiler tarafından nakledildiği ve hadisin sahihlik derecesi önemlidir. Zayıf veya uydurma hadisler dikkate alınmamalıdır.
* **Rivayetin bağlamı: ** Bedduanın hangi olay ve şartlar altında yapıldığı önemlidir. Beddua genel bir beddua mıdır, yoksa belirli bir gruba veya kişiye mi yöneliktir?
* **Bedduanın anlamı: ** Bedduanın tam anlamı ve maksadı nedir? Beddua, lanetleme ve kötülük dileme anlamında mı kullanılmıştır, yoksa bir uyarı ve ikaz mı amaçlanmıştır?

**Beddua Rivayetlerine Örnekler: **

Bazı peygamberlerin ümmetlerine beddua ettiği rivayet edilmektedir. Örneğin:

* **Hz. Nuh: ** Kavminin inkârcılığı ve isyanı karşısında beddua ettiği rivayet edilir. (Nuh 71)
* **Hz. Hud: ** Kavminin putlara tapınması ve peygamberleri yalanlaması karşısında beddua ettiği rivayet edilir. (Hud 59-60)
* **Hz. Salih: ** Kavminin devesini kesmesi ve peygamberleri yalanlaması karşısında beddua ettiği rivayet edilir. (A’raf 77)
* **Hz. Şuayb: ** Kavminin zulmü ve haksızlığı karşısında beddua ettiği rivayet edilir. (Hud 89)

**Bedduaların Yorumu: **

Bu rivayetler, peygamberlerin ümmetlerini ne kadar sevdiğini ve onları doğru yola iletmek için ne kadar çabaladığını göstermektedir. Beddualar, bir lanetleme ve kötülük dilemeden ziyade, bir uyarı ve ikaz olarak yorumlanmalıdır. Peygamberler, ümmetlerini Allah’ın azabından korumak için onları uyarmış ve tövbeye davet etmişlerdir.

**Sonuç: **

Peygamberlerin ümmetlerine beddua ettiği rivayetleri dikkatli bir şekilde değerlendirilmelidir. Bu rivayetlerin sahihliği, bağlamı ve anlamı göz önünde bulundurulmalıdır. Beddualar, lanetleme ve kötülük dilemeden ziyade, bir uyarı ve ikaz olarak yorumlanmalıdır.

*********

 

Loading

No ResponsesMart 7th, 2024

Hilafet. Siyaset. Ulül- emr

Hilafet. Siyaset. Ulül- emr[1]


Hadiste hilafet

Hadis, Hz. Peygamber’in sözleri, eylemleri ve takrirlerinden (onaylamasından) oluşan dini bir kaynaktır. Hilafet ile ilgili hadisler, bu kurumun dini bir dayanağı olduğunu ve Müslümanlar için önemli bir görevi yerine getirdiğini göstermektedir.

Bir hadiste Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur:

> “Hilafet benden sonra otuz senedir.” [Tirmizî, Fiten, 21]

Bu hadisten anlaşıldığı üzere, hilafetin Hz. Peygamber’in vefatından sonra en az otuz yıl sürmesi gerektiğine inanılır. Bu sürenin dolmasının ardından, halifeliğin nasıl seçileceği konusunda çeşitli görüşler ortaya çıkmıştır.

Hilafet ile ilgili diğer hadislerde, halifenin nasıl niteliklere sahip olması gerektiğine dair bilgiler yer almaktadır. Örneğin, bir hadiste Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur:

> “Halifeniz, Allah’tan korkar, insanlara adil davranır, yalan söylemez, emanete hıyanet etmez, malını israf etmez, halkını korur.” [Tirmizî, Fiten, 32]

Bu hadisten anlaşıldığı üzere, halifenin Allah’tan korkan, adil, güvenilir, dürüst, tutumlu ve halka hizmet eden bir kişi olması gerektiğine inanılır.

Hilafet ile ilgili hadisler, bu kurumun Müslümanlar için önemli bir görevi yerine getirdiğini göstermektedir. Hilafet, İslam dininin yayılmasını, Müslümanların haklarını korumayı ve İslam toplumu içinde düzeni sağlamayı amaçlayan bir kurumdur.

Hilafet ile ilgili hadislerden bazıları şunlardır:

* “Hilafet, Allah’ın kullarına bir nimettir. Onu kim hak ederse, o nimete nail olmuştur.” [İbn Mâce, Fiten, 11]
* “Hilafet, bir mümin için en şerefli makamdır.” [Tirmizî, Fiten, 32]
* “Hilafet, müminlerin emanettir. Onu, Allah’tan korkanlar ve Müslümanların işlerini en iyi şekilde yürütecekler yönetmelidir.” [İbn Mâce, Fiten, 12]

@@@@@@@@@

Halife kureyşten hadisi

**Halife Kureyşten Hadisi**, Hz. Peygamber’in halifelerin Kureyş kabilesinden olacağını haber verdiği bir hadistir. Bu hadis, hadis kitaplarında farklı rivayetlerle nakledilmiştir.

**En yaygın rivayet şu şekildedir: **

> “İmamlar Kureyş’tendir.” [Tirmizi, Fiten, 21]

Bu rivayete göre, Hz. Peygamber halifelerin Kureyş kabilesinden olacağını kesin bir şekilde bildirmiştir.

**Diğer bir rivayet ise şu şekildedir: **

> “İmamlar Kureyş’tendir. Onların sizin üzerinizde hakkı vardır; sizin de onların üzerinde hakkınız vardır. Onlardan merhametli davranılması istendiği zaman, merhametli olurlar.” [Beyhaki, Sünen, VII, 143]

Bu rivayete göre, Kureyş kabilesi, halifelik makamının gerektirdiği niteliklere sahip bir kabiledir. Bu nedenle, halifeler Kureyş kabilesinden seçilmelidir.

**Halife Kureyş’ten Hadisi**, Ehli Sünnet ve’l Cemaat’in temel inançlarından biridir. Bu hadis, hilafetin Kureyş kabilesinden seçilmesi gerektiğini savunur.

**Halife Kureyş’ten Hadis’inin yorumları:**

Halife Kureyş’ten Hadis’inin yorumları, farklı İslami ekollere göre farklılık göstermektedir.

Ehli Sünnet ve’l Cemaat’e göre, bu hadis, halifelerin Kureyş kabilesinden seçilmesinin zorunlu olduğunu göstermektedir. Bu ekolün savunucuları, Kureyş kabilesinin, İslam dininin yayılmasında ve Müslümanların haklarının korunmasında önemli bir rol oynadığını, bu nedenle halifelik makamının bu kabileden seçilmesi gerektiğini belirtirler.

Şii ve Zeydi mezheplerine göre ise, bu hadis, halifelerin Kureyş kabilesinden seçilmesinin tercih edildiğini, ancak zorunlu olmadığını göstermektedir. Bu ekollerin savunucuları, Kureyş kabilesinin İslam’ın ilk dönemlerinde önemli bir rol oynadığını, ancak bu durumun günümüzde geçerli olmadığını belirtirler.

İslam dünyasının farklı bölgelerinde, Halife Kureyşten Hadisi’nin yorumlanması farklı şekillerde olmuştur. Örneğin, Osmanlı Devleti’nde bu hadis, halifeliğin padişahlara ait olduğunun bir delili olarak kullanılmıştır.

@@@@@@##

Risale-i Nur’da hilafet konusu

“Cevap : Şeriat-ı Garra zemine nüzûl etti; ta ki, zeminin yüzünü temiz ve insanın yüzünü ak etsin, şu insaniyetten siyah lekesini izale etsin; hem de, izale etti. Fakat, vaesefa ki, muhît-i za-manî ve mekanînin tesiriyle, hilafet saltanata inkılap edip, istibdat bir parça hayatlandı. Ta Yezid zamanında, bir derece kuvvet bularak, başını kaldırdığından, İmam Hüseyin Hazretleri hürriyet-i şer’iye kılıncını çekti, başına havale eyledi. Fakat, ne çare ki, istibdadın kuvveti olan cehil ve vahşet, cevanib-i alemde zeynab gibi Yezid’in istibdadına kuvvet verdi.”

” Sual : “Şeriatın bazı ahkamı, mesela valilerin vazifelerine taallûku var.”
Cevap : Bundan sonra, bizzarûre, hilafeti temsil eden Meşihat-ı İslamiye ve Diyanet Dairesi hem alî, hem mukaddes, hem ayrı, hem nezzare olacaktır. Şimdi hakim, şahıs değil, efkar-ı amme olduğu için, onun nevinden şahs-ı manevî bir fetva emîni ister. İşte şu hakimin fetva emîni, Meşîhatta mezahib-i erbaadan kırk elli ulema-i muhakkik bir meclis-i mebusan-ı ilmiye teşkiliyle şahs-ı manevîleri, öteki şahs-ı manevîye fetva emînlik edecektir. Yoksa, hakim ve müfti bir cinsten olmazsa, birbirinin lisanını anlamazlar. Zîra şahs-ı vahid, şahs-ı manevîyi kandıramaz ve tenvir edemez.
Münâzarât, ss. 79-80.”

” Şu inkılab-ı azîmin temel taşları sağlam gerek. Şu meclis-i alinin şahsiyet-i maneviyesi-sahip olduğu kuvvet cihetiyle-mânâ-yı saltanatı deruhte etmiştir. Eğer, şeâir-i İslâmiyeyi bizzat imtisal etmek ve ettirmekle mânâ-yı hilafeti dahi vekaleten deruhte etmezse, hayat için dört şeye muhtaç, fakat an’ane-i müstemirre ile günde laakal beş defa dine muhtaç olan şu fıtratı bozulmayan ve lehviyat-ı medeniye ile ihtiyacât-ı ruhiyesini unutmayan bu milletin hacat-ı dîniyesini meclis tatmin etmezse, bilmecburiye mana-yı Hilafeti, tamamen kabul ettiğiniz isme ve lafza verecek. O manayı idame etmek için kuvveti dahi verecek. Halbuki, meclis elinde bulunmayan ve meclis tarikıyla olmayan böyle bir kuvvet inşikak-ı asaya sebebiyet verecektir. İnşikak-ı asa ise ayetine
(Allah’ın dinine ve Kur’an’a hep birlikte sım sıkı sarılın. (Âl-i İmran Sûresi: 103.) zıttır. Zaman cemaat zamanıdır. Cemaatın ruhu olan şahs-ı manevî daha metindir. Ve tenfiz-i ahkam-ı şer’iyeye daha ziyade muktedirdir. Halife-i şahsî, ancak ona istinad ile vezaifi deruhte edebilir. Cemaatın ruhu olan şahs-ı manevî eğer müstakim olsa, ziyade parlak ve kamil olur. Eğer fena olsa pekçok fena olur. Ferdin, iyiliği de fenalığı da mahduttur. Cemaatin ise gayr-i mahduttur. Harice karşı kazandığınız iyiliği, dahildeki fenalıkla bozmayınız. Bilirsiniz ki, ebedî düşmanlarınız ve zıtlarınız ve hasımlarınız İslâmın şeâirini tahrib ediyorlar. Öyle ise, zarurî vazifeniz, şeairi ihya ve muhafaza etmektir. Yoksa, şuursuz olarak şuurlu düşmana yardımdır. Şeairde tehavün, zaaf-ı milliyeti gösterir. Zaaf ise, düşmanı tevkif etmez, teşcî eder…
Mesnevî-i Nûriye, s. 87.”

” O zatın ikinci vazifesi, Şeriatı icra ve tatbik etmektedir. Birinci vazife, maddî kuvvetle değil, belki kuvvetli itikad ve ihlas ve sadakatle olduğu halde, bu ikinci vazife gayet büyük maddî bir kuvvet ve hakimiyet lazım ki, o ikinci vazife tatbik edilebilsin. O zatın üçüncü vazifesi, hilafet-i İslamiyeyi ittihad-ı İslama bina ederek, İsevî ruhanîleriyle ittifak edip, dîn-i İslama hizmet etmektir. Bu vazife, pek büyük bir saltanat ve kuvvet ve milyonlar fedakarlarla tatbik edilebilir.”

“Amma Hazret-i İmam-ı Ali’nin Vak’a-i Sıffin’de Hazret-i Muaviye’nin taraftarlarıyla muharebesi ise, hilâfet ve saltanatın muharebesidir. Yani, Hazret-i İmam-ı Ali, ahkâm-ı dini ve hakaik-i İslâmiyeyi ve âhireti esas tutup, saltanatın bir kısım kanunlarını ve siyasetin merhametsiz mukteziyatlarını onlara feda ediyordu. Hazret-i Muaviye ve taraftarları ise, hayat-ı içtimaiye-i İslâmiyeyi saltanat siyasetleriyle takviye etmek için azimeti bırakıp ruhsatı iltizam ettiler, siyaset âleminde kendilerini mecbur zannedip ruhsatı tercih ettiler, hataya düştüler.
Amma Hazret-i Hasan ve Hüseyin’in Emevîlere karşı mücadeleleri ise, din ile milliyet muharebesi idi. Yani, Emevîler, devlet-i İslâmiyeyi Arap milliyeti üzerine istinad ettirip, rabıta-i İslâmiyeti rabıta-i milliyetten geri bıraktıklarından, iki cihetle zarar verdiler.
Birisi: Milel-i saireyi rencide ederek tevhiş ettiler.
Diğeri: Unsuriyet ve milliyet esasları, adaleti ve hakkı takip etmediğinden, zulmeder, adalet üzerine gitmez. Çünkü, unsuriyetperver bir hâkim, millettaşını tercih eder, adalet edemez.”

” rivayetlerden birisi bu hadîs-i şerif, sarih bir surette Cengiz ve Hülâgû fitnesinden haber verir:

Yani, “Uzun zaman hilâfet-i Abbâsiye devam edecek, sonra o saltanat Deccal eline geçecek” diye, beş yüz seneden sonra İslâm içine bir deccal gelecek, o hilâfeti bozacak…”

” @@@@@@@@

Ulül emr.

**Ulu’l-emr**, İslam dininde “emir sahipleri” anlamına gelen bir kavramdır. Bu kavram, bir toplumun üst yöneticilerini, toplumsal sorumluluk ve otorite sahibi kimseleri içine alır.

**Ulu’l-emr** kavramı, Kur’an-ı Kerim’de Nisa Suresi’nin 59. ayetinde geçmektedir:

> **Ey iman edenler! Allah’a ve Resulüne itaat edin ve sizden olan ülü’l-emre itaat edin. Eğer bir şeyde anlaşmazlığa düşerseniz, onu Allah’a ve Resulüne arz edin. Eğer Allah’a ve ahiret gününe inanıyorsanız, bu, sizin için daha hayırlıdır ve sonuç bakımından daha güzeldir. **

Bu ayette, Allah’a ve Resulüne itaat etmenin yanı sıra, ülü’l-emre de itaat edilmesi gerektiği belirtilmektedir. Ulu’l-emre itaat, İslam toplumunda düzen ve barışın sağlanmasının önemli bir şartı olarak kabul edilir.

**Ulu’l-emr** kavramının kapsamı konusunda farklı görüşler bulunmaktadır. Bazı İslam bilginlerine göre, ülü’l-emr, sadece devlet başkanı ve onun yetki verdiği yöneticileri kapsamaktadır. Diğer bilginlere göre ise, ülü’l-emr, devlet başkanının yanı sıra, ordu komutanları, yargıçlar, din adamları gibi toplumsal sorumluluk ve otorite sahibi kimseleri de kapsamaktadır.

**Ulu’l-emr** kavramı, İslam hukukunda da önemli bir yere sahiptir. İslam hukukuna göre, ülü’l-emre itaat etmek, Müslümanlar için bir farzdır. Ancak, ülü’l-emrin emirleri, İslam’ın temel ilkelerine aykırı ise, Müslümanlar bu emirlere uymak zorunda değildirler. Bu durumda, Müslümanların, ülü’l-emri, emrini İslam’ın temel ilkelerine uygun hale getirmeye teşvik etmeleri gerekir.

**Ulu’l-emr** kavramı, İslam toplumunda düzen ve barışın sağlanmasında önemli bir rol oynamaktadır. Bu kavramın doğru anlaşılması ve uygulanması, İslam toplumunun sağlıklı bir şekilde işleyebilmesi için gereklidir.

************* 

 

Nisa Suresi’nin 59. ayetidir:

Ey iman edenler! Allah’a itaat edin, Resul’e itaat edin ve sizden olan Ulu’l-Emr’e itaat edin. Eğer bir hususta anlaşmazlığa düşerseniz -Allah’a ve âhirete gerçekten inanıyorsanız- onu Allah’a ve Resul’e götürün. Bu, elde edilecek sonuç bakımından hem hayırlıdır hem de en güzelidir.

Bu ayette “Ulu’l-Emr”den bahsedilirken, kimlerin bu gruba dahil olduğuna dair net bir açıklama yapılmamıştır. Bu nedenle, “Ulu’l-Emr”in kim olduğu farklı alimler tarafından farklı şekilde yorumlanmıştır.

 

ULU’L-EMR

   

Emir sahipleri.

Ulu’l-emr kavramı, Ey iman edenler! Allah’a itaat edin, Peygamber’e de itaat edin, sizden olan ulu’l-emre de. Sonra bir şeyde anlaşmazlığa düşerseniz, hemen onu Allah’a ve Rasûlüne arzedin, Allah’a ve ahiret gününe gerçekten inanan kimselerdenseniz…” (en-Nisa, 4/59) anlamındaki âyette geçer. Ayette geçen “ulu’lemr” (emir sahipleri)’nin kimleri kasteddiği konusunda görüş birliği yoktur. Sahabe ve tabiun ile müfessirlerin bu konudaki görüşleri beş maddede toplanabilir:

  1. a) Ulu’l-emr, raşid halifelerdir.
  2. b) Ulu’l-emr, ordu komutanlarıdır.
  3. c) Ulu’l-emr, şer’i hükümler konusunda fetva veren müctehid bilginlerdir.
  4. d) Ulu’l-emr, ehl-i hall ve’l-akd denilen müctehid bilginlerin icmalarıdır.
  5. e) Ulu’l-emr, imamlar, fazıl ve adil fakihlerdir.

Ehl-i sünnet bilginleri, âyetteki ulu’l-emri yöneticiler olarak yorumlarken buradaki itaatı da tanımlayıp sınırlandırmışlardır. İlke olarak, yöneticilere itaat farzdır. Fakat yöneticiden Allah’a isyan anlamına gelecek bir emir çıkması durumunda, müminlerden itaat yükümlülüğü düşer. Buna karşılık aynı yöneticinin Kur’an ve Sünnet’e uygun emirlerine uyulması gerekir. Fısk işlemesi halinde yöneticinin velayet yetkisi düşer. Eğer görevden alınması mümkünse, görevden alınmalıdır. Ama, mümkün değilse, toplum düzeninin bozulmaması için, zorla görevden almaya, isyan etmeye kalkışılmamalıdır.

Ahmet ÖZALP

Kuranı Kerim’de geçen Ülü’l Emr ifadesini Hamdi Yazır’ın açıklaması:

“Ey iman edenler! Allah’a itaat edin, Peygambere de itaat edin ve sizden olan emir sahibine de itaat edin. Eğer herhangi bir şeyde anlaşmazlığa düşerseniz; Allah’a ve ahiret gününe gerçekten inanıyorsanız, onu Allah ve Resulüne arz edin. Bu, daha iyidir ve sonuç bakımından da daha güzeldir.” (Nisa Suresi, 59)

Ey iman edenler! Allah’a itaat ediniz ve Allah’ın elçisine (Hz. Muhammede) itaat ediniz. Sizden olan emir sahibine (idarecilere) de itaat ediniz. Dikkat etmek gerekir ki Allah ve Resulü hakkında “İtaat ediniz” diye mutlak itaat açıkça söylendiği halde, emir sahipleri (idareciler) hakkında “Ülü’l emre itaat ediniz” buyurulmayıp bunlara itaat etmek Peygambere itaata atfedilmiş ve yalnız Peygambere itaat etmeye tabi olarak emredilmiş ve bu şekilde tabi olma altında itaat etmenin hem aynı kuvvetle kayıtsız olarak gerektiği gösterilmiş, hem de isyan edilen şeyler de bu hükmün dışında bırakılmıştır. “Allah’a isyan hususunda hiç bir mahlukata itaat edilmez”. Aynı şekilde “İyi ve faydalı şeylerde itaat edilir.” hadis-i şerifleri de bunu açıklıyor. Şu halde amirin her emri, memuru sorumluluktan kurtarmaya yetmez. Diyelim ki, bir memur amirinin emri ile rüşvet alsa veya hırsızlık yapsa sorumluluktan kurtulamaz. Bu mefhum, amirin kanuna aykırı olan emri memuru sorumluluktan kurtarmaz, diye de ifade olunur.

Dikkate değer kayıtlardan birisi de müminlere hitap edilerek “sizden” kaydıdır ki, mânâsı apaçıktır. Müminlerden olmayan idarecilere itaat etmek dinen vacib kılınmamıştır. Bu hususta itaat değil, varsa bir anlaşmaya riâyet etmek söz konusu olacaktır. Fakat itaat etmenin vacib olmamasından mutlaka isyan etmenin gerekli olduğunu anlamaya kalkışmamalıdır. İtaatin vacib olmaması, isyan etmenin vacib olmasını gerektirmeyeceğinden itaat mecburiyetinde bulunmamakla, isyan mecburiyetinde bulunmak arasında fark vardır. İsyan hakkı başka, isyan etme vazifesi yine başkadır.

Bundan dolayı buradan mümin olmayan bir çevrede (ortamda) bulunan müminlerin şuna buna karşı isyancı ve ihtilalci bir durumda kabul edilmemeleri ve belki müminlerin her nerede bulunurlarsa bulunsunlar Allah’a ve Resulüne karşı itaatsizlikten sakınmak ve aynı zamanda kendilerinden olan idarecilere itaat etmeleri ve tağutlara boyun eğmemelerinin gerekli olduğunu anlamak gerekir. Bu bakımdan Taberî tefsirinde de zikredildiği gibi şu hadisler ne kadar önemlidir: İbnü Zeydin babasından rivâyet ettiği üzere Peygamber (s.a.v.) Efendimiz buyurmuştur ki: “İtaat, itaat, itaatte imtihan da vardır. Fakat Allah dilemiş olsaydı emretmeyi hep peygamberlere verirdi.” Yani peygamberler mevcut iken bile hükümdarlara emretmeyi nasib etmiştir. Ve nitekim Yahya aleyhisselâmın öldürülmesine bile hükmetmişlerdir. Aynı şekilde Ebu Hüreyre’den rivayet olunduğu üzere Hz. Peygamber (s.a.v.) buyurmuştur: “Benden sonra size bir takım valiler valilik edecek iyi iyiliği ile velâyet edecek, günahkar da günah işlemekle velâyet edecek; hakka uygun olan her konuda bunları dinleyin ve itaat edin ve arkalarında namaz kılın, iyilik yaparlarsa hem sizin, hem onların lehinedir. Kötülük yaparlarsa sizin lehinize (menfaatinize), onların zararınadır.” Aynı şekilde Abdullah b. Ömer hazretlerinden rivâyet olunduğu üzere Hz. Peygamber buyurmuştur ki: “Müslüman olan kişinin itaat etmesi onun vecibesidir, hoşlandığında da hoşlanmadığında da. Ancak günah işlemesi emredilmiş olursa başka. Günah işlemeyi emredene itaat yok.” Şuara sûresinde: “O aşırıların emrine uymayın. Onlar yeryüzünde bozgunculuk yaparlar, ıslah etmezler.” (Şuarâ, 26/151-152) âyeti de bu hususu apaçık ifade ediyor. Ebu’s-Suûd, tefsirinde bütün bunları şu şekilde özetlemiştir. Ayette geçen “sizden olan ülü’l emr”den maksat raşid halifeler ve onlara uyan ve doğru hareket eden hakkı emreden idareciler ve adil davranan valilerdir. Zâlim idarecilere gelince, bunlar Allah’a ve Hz. Peygambere atf ile kendilerine itaat etmenin vacib olmasını hak etmekten uzaktırlar .

Âyette “ümera” buyurulmayıp “ülü’l emr” buyurulması dikkate değer bir husustur. Bu mânâ, amirleri ve hakimleri kapsamaktan başka gerçek anlamıyla (emir vermeye) sahip olmak ve işlerde başvurulacak kimse olmak mânâsını da içine alır. Buna göre sahabe ve tabiinden ilk müfessirler bu konuda bir kaç mânâ nakletmişlerdir:

1- Raşid halifeler,

2- Âyetin iniş sebebine göre küçük müfreze komutanları.

3- “Halbuki onu peygambere ve aralarında yetkili kişilere gösterselerdi, içlerinden işin içyüzünü araştırıp çıkaranlar, onun ne olduğunu (haberin neye delalet ettiğini) bilirlerdi.” (Nisâ, 4/83) âyetinin işaretiyle âyetlerden hüküm çıkarma gücüne sahip olan âlim ve fakihler olduğu zikredilmiş ve bununla emrin yalnız askerî ve sivil idarecilere ait olmayıp daha fazla kazaî (hüküm verme) ve teşriî (kanun yapma ile ilgili) yöne ait bulunduğu da gösterilmiştir. Bundan dolayı Ebû Bekr er-Râzî’nin de hatırlattığı şekilde gerek âyetin beyan uslubuna ve gerekse rivâyetlerin tamamına göre meseleyi daha geniş bir şekilde düşünmek gerekir. Bunun için Fahreddin er-Râzî bu gerçeği inceleyerek Allah ve Hz. Muhammed’den sonra toplumsal bir kural halinde kendilerine kesin olarak itaat etmek vacib kılınan emir sahiplerinden maksat, “erbab-ı hal ü akd” (işleri görüp sonuca bağlayana kimseler) denilen ve ittifakları bütün ümmeti temsil ederek Kur’ân ve Sünnetten sonra başlı başına bir şerî delil meydana getiren icma ehli olması lazım geldiğini, Allah ve Peygambere itaat etmekten sonra en mutlak itaatın ancak bu olabileceğini ve amirlere, hakimlere ve âlimlere itaatin de bunlardan biriyle ilgili olduğunu delil getirerek tafsilatlı bir şekilde açıklamıştır.

Said b. Cübeyr’den rivâyet edildiğine göre bu âyet, Abdullah b. Huzafe b. Kays dolayısıyla indirilmiştir. O sırada Hz. Peygamber onu bir müfrezeye komutan olarak göndermişti. Süddi’nin rivâyetine göre de Resulullah, Halid b. Velid kumandasında bir müfreze göndermişti ki, içlerinde Ammar b. Yasir de vardı. Gittiler, geceleyin hareket hedefleri olan kavime yakın bir yere kondular. Onlar da casuslarından aldıkları bir haber üzerine sabaha kadar kaçtılar. Yalnız içlerinden bir adam çoluk çocuğuna eşyalarının toplanmasını emretmiş ve kendisi gece karanlığında yürüyüp Halid’in askerine gelmiş ve Ammar b. Yasir’i sorup yanına varmış, “Ey Ebu Yakzan! demiş, Ben müslüman oldum diye şehadet ettim, kavmim ise sizin geldiğinizi işitince kaçtılar, ben kaldım; benim müslüman olmam yarın bir fayda verir mi, yoksa ben de kaçayım mı?” diye sormuş, Ammar da, “Hayır kaçma! Sana fayda verir.” demiş. O da kaçmamıştı. Sabahleyin Halid akın etmiş, o adamdan başka kimseyi bulamamışlar. Onu malı ile beraber tutmuşlar. Ammar, haber alınca Halid’e gelmiş, “O adamı bırak, çünkü o müslüman oldu ve ben ona eman verdim.” demiş. Halid de, “Sen kim oluyorsun da adam kurtarıyorsun.” diye çıkışmış ve bundan dolayı birbirlerine söz atmışlar. Nihayet Resulullah’a mahkeme için başvurmuşlar. Hz. Peygamber, Ammar’ın eman vermesine izin vermiş ve bir daha amire karşı böyle kendi kendine söz vermemesini de hatırlatmış, bunun üzerine peygamberin yanında da atışmışlar. Halid, “Ey Allah’ın elçisi! Bu burnu kesik kölenin bana sövmesine müsaade eder misin?” demiş. Resulullah da: “Ey Halid! Ammar’ı kötüleme, çünkü Ammar’ı kötüleyeni Allah kötüler Ammar’a karşı kin besleyenden Allah nefret eder, Ammar’a lanet edene Allah lanet eder.” buyurmuş. Ammar da öfke ile kalkmış. Bunun üzerine Halid, arkasından koşup elbisesinden tutmuş, özür dilemiş, o da razı olmuştu. İşte “Allah’a itaat edin, Peygambere de itaat edin ve sizden olan emir sahibine de itaat edin.” âyeti bunun üzerine indi, diye nakledilmiştir. Bu iki rivâyetin çözümüne göre âyet, müfreze komutanları ve askerî işler sebebiyle inmiş ve fakat itaat meselesini genel olarak esaslı bir nizama bağlamıştır.

Bundan dolayı Ey müminler! gerek genel bir şekilde birbirinizle ve gerek yetkililer ile sizin aranızda ve gerekse yetkili olanlar arasında herhangi bir şey hakkında tartışırsanız onu Allah’a ve Resulüne götürünüz. Yani yalnız kendi arzu ve isteğinizle halletmeye kalkışmayınız. Çarpışmalara düşmeyiniz. Başkalarına da gitmeyiniz de önce Allah’ı, ikinci olarak Hz. Muhammed’i kendinize başvurulacak yer biliniz, bu hükme ve bu mahkemeye müracaat ediniz. Aranızda biricik hakem ve hakim Allah ve Peygamberini tanıyınız. Değişik hükümlerinizi, fikirlerinizi Allah’ın âyetlerine ve Hz. Muhammed’in açıklamalarına tatbik ederek ve uydurarak birleştiriniz ki, Allah’a müracaat, Allah’ın birliğine inanmada samimiyetle Allah’ın âyetlerini araştırmak ve incelemekle, Resûlüne müracaat da zamanında kendisine ve ondan sonra sünnetine ve halifelerine durumu arzetmekle olur. Zâhiriyye (mezhebi âlimleri) bu âyetten hareketle ihtilafa düşülen meselelerde mutlaka Kur’ân ve Sünnete başvurmanın vacib olduğunu ve bundan dolayı kıyas ile amel etmenin caiz olamayacağını zannetmişlerse de besbellidir ki, Kur’ân ve Sünnetle açıkça anlatılmamış hususların, çekişme halinde Kur’ân ve Sünnete başvurmak için sebeplerini ve illetlerini düşünmekle benzerleriyle mukayese etmekten başka bir yol yoktur. Kıyastan maksat da zaten budur. Fıkıh ve hikmet de budur. Demek ki, İslâm da dört çeşit hüküm vardır.

Kur’ân’da açıkça belirtilen, sünnette açıkça belirtilen, yetkililerin ittifakıyla üzerinde ittifak edilen ve sahih kıyas ile nasslardan çıkarılan hükümler. Bununla beraber bu dördüncüsü ile ihtilaf azaltılabilirse de tamamen birleştirilemez. Bunda anlaşmazlık çıktığı zamanda yetkililerin şûrasına ve nihâyet sultanın emrine müracaat olunur ki, bu da “Allah’a itaat ediniz, Resul’e ve sizden olan emir sahiplerine itaat ediniz.” emri gereğince Allah’ın emrine müracaat etmektir. Ve “Emanetleri ehline vermenizi emrediyor.” (Nisâ, 4/58) bunun da kaynağıdır. Ve mutlaka müslümanlar bir olayda ihtilafa düştükleri zaman ilk önce Allah’ın birliğine inanmak, emaneti ehline vermek ve adaletle hükmetmek vazifelerini göz önünde bulundurup, kendilerini Allah’ın ve Peygamberin huzurunda toplanmış görerek ona göre düşünmeleri ve fikirlerini ve arzularını Allah Teâlâ’nın himayesi altına vermeleri ve daima hakkın birliği yolunda gitmeleri lazım gelir. Eğer Allah’a ve ahiret gününe gerçekten iman ediyorsanız böyle yaparsınız, Allah’a ve Resulüne ve yetkililere itaat eder ve şâyet bir şeyde aranızda çekişme olursa onda da Allah’ın ve Resulünün hükümlerine baş vurursanız. Bu başvurmak sizin için halen sırf iyiliktir, çekişmeyi keser. Ve sonuç açısından da daha güzeldir.

“Kendilerine güven veya korku hususunda bir haber geldiğinde onu hemen yayıverirler. Halbuki onu peygambere ve aralarında yetkili kimselere götürselerdi, onlardan sonuç çıkarmaya gücü yetenler, onu anlarlardı. Allah’ın üzerinizdeki lütfu ve rahmeti olmasaydı, pek azınız hariç, şeytana uyardınız.” (Nisa Suresi, 83)

Yukarda diye Allah’a itaat ile, Hz. Peygamber’e itaat etmek birbirinden ayrıldığı halde burada diye ikisi birleştirilerek Peygambere itaat Allah’a itaate çevrildiği sırada hem idarecilere itaatın hükmünün Peygambere itaat etmeye bağlı ve ona eklenmiş olduğunun anlatılması, hem de müslümanların siyasi yönden eğitimlerinin yükseltilmesi için buyuruluyor ki: Bir de kendilerine emniyet veya korkuya dair tatlı veya acı bir emir, bir haber, bir şey gelince hemen onu yayarlar; doğru mu, değil mi, yahut yayılmasında bir zarar var mı yok mu, kamu yararı açısından neşredilmesi caiz mi, yoksa gizlenmesi gerekir mi, düşünmeden danışmadan yayarlar Burada gazetecilerin durumuna da temas eden bir uyarı vardır. Bunlar işittikleri bu haberi Peygambere ve kendilerinden olan idarecilere, yani o işte yetkisi ve ihtisası bulunan zatlara veya amirlere götürüp onlara başvursalar, danışsalar veya havale etseler onu içlerinden bilgi ve tecrübeleri ve iyi niyet ve basiretleri sayesinde istinbat edebilecek ve hüküm çıkarabilecek olanlar mutlaka bilirler, ne yapılacağını anlar, anlatırlardı.

İSTİNBAT: Nebeta, çıkarmaktır. “Nebıt” de bir kuyu kazılırken ilk çıkan su demektir. İşte çözümü istenen bir olay, bir konu karşısında elde bulunan prensipler ve bilgileri inceleme ve etraflı bilgi edinme, araştırma ve düzeltme ve karşılaştırarak yeni bir bilgi ortaya çıkarmaya da istinbat ve istihrac denilir ki, bu bir meleke ve özel bir kudrettir. Herhangi bir işte böyle bir liyakat ve yeterlik sahibi olanlar, o işin müctehidi ve gerçek sahibi ve Allah katında yetkilileridir. Bunun için Allah’a ve Peygamberine müracaat edildiği gibi, burada da Allah’ın Peygamberine ve böyle yetkili kimselere müracaat tavsiye edilerek bunlara da itaat etmenin Peygambere itaat etmeye bağlı olduğu bir daha anlatılmıştır. Bundan dolayıdır ki icmada geçerli olan görüş bu gibi yetkili zevatın görüşüdür.

Bu âyet bize özellikle şu hükümleri anlatıyor:

1- Olaylarla ilgili hükümler içinde doğrudan doğruya âyet ile bilinmeyip istinbat ile bilinecek olanlar da vardır.

2- İstinbat da bir delildir.

3- İstinbata ehil olmayan bilgisiz kimselerin olaylarda ve bilmedikleri konularda âlimlere başvurmaları ve onlara uymaları gerekir.

4- Hz. Peygamber bile istinbat ile mükelleftir. Çünkü bu ayetin Peygamberi de kapsadığında şüphe yoktur.

İniş sebebine gelelim: Münafıklar fırsat buldukça düzmece şeyleri ve uydurdukları kötü yalanları yayarlar. Müslümanların zayıflarından bir takım halk da müfrezelerin durumlarıyla ilgili tatlı veya acı herhangi bir haber işittikleri zaman doğruluğunu, yanlışlığını araştırmadan, ne öncesini, ne de neticesini hesaba katmadan doğrudan doğruya yaymaya kalkışırlardı. Ve bu gibi saygısızlıklardan bazı fitneler meydana gelirdi. Tefsircilerin çoğu, bu âyetin bundan dolayı indiğini açıklamışlardır ki, bu şekilde âyetin iniş sebebi, savaş ve askerî durumlarla ilgili olmuş oluyor. Diğer taraftan Sahih-i Müslim’de Hz. Ömer’den, İbnü Abbas kanalıyla rivayet edildiğine göre, Resulullah’ın, kadınlarından bir süre için uzak durduğu esnada, bir gün Hz. Ömer camide insanların, Resulullah bütün hanımlarını boşamış diye üzülerek konuştuklarını görmüş ve bu haberi aklı almadığından derhal koşup izin isteyerek peygamberin huzuruna girmiş, biraz derdini anlattıktan sonra bir fırsat bulup “kadınlarını boşadın mı?” diye sormuş, “hayır (boşamadım)” cevabını alınca çıkıp “bilesiniz ki, Hz. Peygamber (s.a.v.) kadınlarını boşamadı” diye bir tellal gibi seslenmiştir. Bu âyet de bunun üzerine inmiştir ki, Hz. Ömer’in gerçeği istinbatına (ortaya çıkarmasına) işaret etmekle, onu övmeyi de kapsamaktadır. Bu rivâyete göre âyetin iniş sebebi, Nisâ sûresinin esas itibarıyla içine aldığı aile hükümleri ile bir ilgisi de vardır. Fakat terbiye ile ilgili hükmü genel olduğundan âyet daha fazla savaşla ilgili durumları ve siyasi eğitimi hedef alan bir nazım uslubuyla ifade buyurulmuştur. Çünkü bunlarda boş boğazlık daha çok yapılır ve daha fazla zararlıdır.

Ey Müslümanlar! Eğer Allah’ın bu fazileti ve rahmeti sizin üzerinizde olmasaydı, yani böyle peygamber ve istinbata gücü yeten ilim ehli yetki sahipleri ile doğru yola irşad ve hidâyeti olmasa muhakkak ki siz çoğunlukla şeytana, şeytan gibi münafıklara uyardınız, sürüklenirdiniz, uymadığınız konular veya uymayan adamlar pek az olurdu. Çünkü az çok aklı olan herhangi bir kimse her konuda şeytana aldanmaz. Kitabın sırlarını bilen ve hüküm çıkarmaya gücü yeten yetkililer, çok geniş bilgi sahibi olan âlimlerden olan zatlar da hak ve hayırlı işleri Allah’ın kuvvetiyle birbirinden ayırmaya güçleri yettiğinden bunların da şeytana aldanması pek az olur. Halbuki halk, çoğunlukla aldanır. Bununla birlikte ilim ehlinin aldanmaması da yine Allah’ın fazilet ve rahmeti sayesindedir. Bunun için diğer bir âyette: “Eğer üzerinizde Allah’ın lutfu ve merhameti olmasaydı, içinizden hiçbiri ebediyyen temize çıkmazd” (Nur, 24/21) buyurulmuştur.

Elmalılı Hamdi Yazır, Tefsir

 

[1] https://www.youtube.com/watch?v=O7zNzg_DUz8

Loading

No ResponsesMart 6th, 2024

ÖFKE VE GADAB

ÖFKE VE GADAB[1]

Öfke, insanın iradesini zayıflatarak onu her türlü olumsuz yönlendirmeye açık hale getirmektedir.

Öfke insanın hırçınlığını arttırır.
Atalarımızın “Öfke gelince akıl gider” diyerek tarif ettiği bu hâl elbette şeytanın işine gelecektir!

“Öfke baldan tatlıdır” derler. Öfkeye kapılıp ne dediğini ve ne yaptığını bilmez bir halde savrulmak insanın kolayına gelir. Oysa aklıselim sahibi yetişkin bir kimsenin, zarara dönüşecek bir öfke duyduğunda bunu en kısa sürede dindirerek sabırlı ve sağduyulu olması lazımdır.

Peygamber Efendimiz, kendisinden nasihat isteyen bir kişiye “Öfkelenme!” buyurmuş ve bunu üç defa tekrar etmiştir

https://kuranfihristi.net/fihrist/%C3%B6fkelenmek

https://hadiskitaplari.com/ara?q=%C3%96fke

Öfke ile ilgili ayetler ve hadisler.

## Öfke ile İlgili Ayetler ve Hadisler

**Ayetler:**

* **Al-i İmran Suresi, 134. ayet:** “Öfkelendiğiniz zaman da bağışlayın.”
* **A’raf Suresi, 199. ayet:** “Kötülük iyilikle defedilir. Öfkelendiğin kişi ile senin aranda sanki samimi bir dostluk varmış gibi davran. O zaman, seninle onun arasında sanki amansız bir düşman gibi bir engel varken, o, birdenbire candan bir dost oluverir.”
* **Furkan Suresi, 63. ayet:** “Kullarım sana beni soracak olursa, ben onlara çok yakınım. Bana dua ettiği zaman dua edenin duasını kabul ederim. O halde, onlar da benim çağrıma cevap versinler ve bana inansınlar ki doğru yolu bulsunlar.”
* **Haşr Suresi, 10. ayet:** “Ey iman edenler! Allah’tan ve ahiret gününden korkanlar için sadaka vermek, Allah’a güzel bir borçtur. Kim Allah’a borç verirse, Allah onun borcunu kat kat artırır. Allah daraltır ve genişletir. Hepiniz O’na döndürüleceksiniz.”

**Hadisler:**

* **Hz. Muhammed (s.a.v.) buyuruyor:** “Öfke şeytandandır. Şeytan ise ateşten yaratılmıştır. Ateş ise suyla söndürülür. Öyleyse sizden bir öfkelendiği zaman abdest alsın.” (Ebu Davud, Edeb 4, (4784).)
* **Hz. Muhammed (s.a.v.) buyuruyor:** “Biriniz ayakta iken öfkelenirse hemen otursun. Yine de öfkesi geçmezse yatsın.” (Ebu Davud, Edeb 4, (4782).)
* **Hz. Muhammed (s.a.v.) buyuruyor:** “Güçlü kişi, güreşte gücünü gösteren değil, öfke anında kendine hakim olandır.” (Buhari, Müslim)
* **Hz. Ali (r.a.) buyuruyor:** “Öfke geldiğinde, susmak.”

**Öfke ile ilgili diğer bilgiler:**

* Öfke, insanoğlunun fıtratında var olan bir duygudur.
* Öfke, yerinde ve zamanında kullanıldığında faydalı olabilir.
* Öfke, kontrol altına alınamadığında zarar verici olabilir.
* Öfkeyi kontrol altına almak için çeşitli yöntemler vardır.
* Öfke ile ilgili ayetler ve hadisler, öfkeyi kontrol altına almak için bize yol gösterir.

**Öfke ile ilgili ayet ve hadisleri okumanın ve uygulamanın faydaları:**

* Öfkeyi kontrol altına almamıza yardımcı olur.
* Daha sakin ve huzurlu bir hayat yaşamamızı sağlar.
* İlişkilerimizi daha iyi hale getirir.
* Allah’ın rızasını kazanmamıza yardımcı olur.

**Öfke ile ilgili ayet ve hadisleri okurken ve uygularken dikkat edilmesi gerekenler:**

* Ayet ve hadisleri doğru şekilde anlamak için tefsirlere ve hadis şerhlerine bakmak gerekir.
* Ayet ve hadisleri kendi hayatımıza uyarlarken zorlamamak gerekir.
* Ayet ve hadisleri uygulamak için sabırlı olmak gerekir.

**Öfke ile ilgili ayet ve hadisleri okumak ve uygulamak, öfkeyi kontrol altına almak ve daha sakin ve huzurlu bir hayat yaşamak için önemlidir.**

@@@@@@@

## Öfke ile İlgili Özlü Sözler

**Öfke ile ilgili bazı özlü sözler:**

* “Öfke, bir anlık çılgınlık, pişmanlık ise ömür boyu bir azaptır.” – Hz. Ali (r.a.)
* “Öfke, aklın kör, dilin tutuk ve ruhun sağır olduğu bir haldir.” – Seneca
* “Öfke, bir rüzgardır. Rüzgar gemiyi batırmadan önce yelkenleri şişirir.” – Hz. Mevlana
* “Öfke ile kalkan zarar ile oturur.” – Atasözü
* “Öfkeli iken karar vermeyin.” – Hadis-i Şerif
* “En kuvvetliniz öfkeli anında kendisine hâkim olanınızdır.” – Hadis-i Şerif
* “Hiçbir şey öfke kadar insan düşüncesini sapıtamaz.” – Montaigne
* “Öfkenin ateşi önce sahibini yakar.” – Sadi Şirazi
* “Öfke gelince, akıl uçup gider.” – G.E. Lessing
* “Öfke aklın alevini söndüren büyük bir rüzgardır.” – Andre Gide
* “Öfkenin bașlangıcı çılgınlık sonu piĢmanlıktır.” – Thomas Carlyle
* “Bir anlık öfke her Ģeyi yok eder.” – Atasözü
* “Öfke, cehennemin bir kıvılcımdır.” – Hz. Muhammed (s.a.v.)
* “Öfke, insanı aptallaştırır.” – Hz. Ömer (r.a.)
* “Öfke, şeytanın silahıdır.” – Hz. İsa (a.s.)

**Öfke ile ilgili diğer özlü sözler:**

* “Öfke, bir nehir gibidir. Yatağından çıkarsa her şeyi tahrip eder.”
* “Öfke, bir baltaya benzer. Ya ağacı kesersiniz ya da kendinizi yaralarsınız.”
* “Öfke, bir zehir gibidir. Önce sizi zehirler, sonra etrafınızdakileri.”
* “Öfke, bir ateş gibidir. Kontrol altına almazsanız sizi yakar.”
* “Öfke, bir fırtına gibidir. Geçer ama arkasında yıkım bırakır.”

**Öfke ile ilgili özlü sözleri okumanın faydaları:**

* Öfkenin zararlarını hatırlatır.
* Öfkeyi kontrol altına almamıza yardımcı olur.
* Daha sakin ve huzurlu bir hayat yaşamamızı sağlar.

**Öfke ile ilgili özlü sözleri okurken dikkat edilmesi gerekenler:**

* Sözlerin anlamını doğru şekilde anlamak gerekir.
* Sözleri kendi hayatımıza uyarlarken zorlamamak gerekir.
* Sözleri uygulamak için sabırlı olmak gerekir.

**Öfke ile ilgili özlü sözler, öfkeyi kontrol altına almak ve daha sakin ve huzurlu bir hayat yaşamak için önemli bir araçtır.**

@@@@@@@@

Öfke ile ilgili ibretlik olaylar

## Öfke ile İlgili İbretlik Olaylar

**Tarih boyunca öfkenin yol açtığı birçok ibretlik olay yaşanmıştır. Bunlardan birkaçı:**

**1. Hz. Musa’nın (a.s.) öfkesi:**

Hz. Musa (a.s.), Tur Dağı’nda Allah (c.c.) ile konuşurken kavmine dönüp altın buzağıya taptıklarını görünce öfkelenir ve öfkesine yenik düşerek levhaları yere atar. Bu olay, öfkenin kontrol altına alınmazsa ne kadar büyük zararlara yol açabileceğini gösteren bir örnektir.

**2. Hz. Ömer’in (r.a.) öfkesi:**

Hz. Ömer (r.a.), bir gün öfkesine yenik düşerek bir adamı tokatlar. Daha sonra yaptığından pişman olur ve adamdan özür diler. Bu olay, öfkenin insanı pişman edebilecek bir duygu olduğunu gösteren bir örnektir.

**3. Haman’ın öfkesi:**

Firavun’un vezir olan Haman, Hz. Musa’ya (a.s.) ve iman edenlere karşı büyük bir öfke duyar. Bu öfkesi onu kibirli ve zalim bir adam yapar. Sonunda da bu öfkesi onu helak eder.

**4. Cahit Sıtkı Tarancı’nın öfkesi:**

Şair Cahit Sıtkı Tarancı, bir gün öfkesine yenik düşerek bir adamı bıçaklar. Bu olay, öfkenin insanı ne kadar kötü işlere sürükleyebileceğini gösteren bir örnektir.

**5. Bir trafik kazası:**

Yoğun trafikte seyir halinde olan bir sürücü, önündeki aracın yavaş gitmesinden dolayı öfkelenir. Hızlı bir şekilde aracı sollamaya çalışırken kaza yapar ve hem kendisini hem de diğer sürücüyü yaralar. Bu olay, öfkenin trafikte ne kadar tehlikeli olabileceğini gösteren bir örnektir.

**Öfke ile ilgili ibretlik olaylardan çıkarılacak dersler:**

* Öfke kontrol altına alınması gereken bir duygudur.
* Öfke, insanı pişman edebilecek ve kötü işlere sürükleyebilecek bir duygudur.
* Öfke, trafikte ve diğer alanlarda tehlikeli sonuçlara yol açabilir.
* Öfkeyi kontrol altına almak için çeşitli yöntemler vardır.
* Öfke ile ilgili ayetler ve hadisler öfkeyi kontrol altına almak için bize yol gösterir.

**Öfke ile ilgili ibretlik olayları okumak ve anlamak, öfkeyi kontrol altına almak ve daha sakin ve huzurlu bir hayat yaşamak için önemlidir.**

**Öfke ile ilgili diğer ibretlik olaylar:**

* Hz. Yusuf’un (a.s.) kardeşlerinin ona olan öfkesi
* Hz. Eyyüb’ün (a.s.) yaşadığı sabır sınavı
* Karun’un kibri ve öfkesi
* Nemrut’un Hz. İbrahim’e (a.s.) olan öfkesi
* Firavun’un Hz. Musa’ya (a.s.) olan öfkesi

**Bu ibretlik olayları okumak ve anlamak, öfkenin zararlarını ve kontrol altına alınmasının önemini daha iyi kavramamıza yardımcı olacaktır.**

@@@@@@@

[1] https://www.youtube.com/watch?v=eJ4j39gdfRU&t=88s

Loading

No ResponsesMart 6th, 2024

KUR’AN NE ANLATIR?

KUR’AN NE ANLATIR?

 

Duha Suresinden Nâs Suresine kadar kuran ne anlatır?

Duha Suresi’nden Nas Suresi’ne kadar Kur’an-ı Kerim’in birçok önemli teması işlenir. Bu temaların bazılarını şu şekilde sıralayabiliriz:

**Temel İnançlar:**

* **Tevhid:** Allah’ın birliği ve tek ilah olduğu vurgulanır.
* **Resullük:** Hz. Muhammed’in son peygamber olduğu ve Allah’ın elçisi olduğu belirtilir.
* **Ahiret:** Ahiret hayatının gerçekliği ve hesap gününün varlığı anlatılır.
* **Melekler:** Meleklerin varlığı ve görevleri hakkında bilgiler verilir.
* **Kitaplar:** Kutsal kitapların vahyedildiği ve Allah’ın kelamı olduğu ifade edilir.

**Ahlaki İlkeler:**

* **İyilik ve doğruluk:** İyilik yapmanın, dürüst davranmanın ve adaleti gözetmenin önemi vurgulanır.
* **Sabır ve tahammül:** Zorluklar karşısında sabırlı ve tahammüllü olmanın önemi belirtilir.
* **Affetme ve hoşgörü:** Affedici ve hoşgörülü olmanın faziletleri anlatılır.
* **Cömertlik ve yardımseverlik:** Cömert davranmanın ve ihtiyaç sahiplerine yardım etmenin önemi vurgulanır.

**Toplumsal Düzen:**

* **Aile ve aile içi ilişkiler:** Ailenin önemi, aile bireyleri arasındaki hak ve sorumluluklar hakkında bilgiler verilir.
* **Ekonominin adil olması:** Zekat ve sadaka gibi kurumlar aracılığıyla adil bir ekonomik düzenin sağlanması teşvik edilir.
* **Sosyal adalet:** Toplumda adalet ve eşitliğin sağlanması vurgulanır.
* **Savaş ve barış:** Savaşın sadece çaresizlik durumunda mübah olduğu ve barışın önemi belirtilir.

**Kişisel Gelişim:**

* **Allah’a tevekkül:** Allah’a güvenmenin ve dayanmanın önemi vurgulanır.
* **Dua ve zikir:** Dua etmenin ve Allah’ı zikretmenin faziletleri anlatılır.
* **Günahlardan kaçınmak:** Günahlardan kaçınmanın ve tövbe etmenin önemi belirtilir.
* **Allah’a şükür etmek:** Allah’ın nimetlerine karşı şükredici olmanın önemi vurgulanır.

Duha Suresi’nden Nas Suresi’ne kadar Kur’an-ı Kerim’de işlenen bu temalar, insan hayatının her alanını kapsar ve Müslümanların nasıl bir hayat yaşamaları gerektiği konusunda rehberlik sunar.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@

Duha suresinde Kuran ne anlatır?

Duha Suresi, 11 ayetten oluşan ve Mekke’de indirilen bir suredir. Sure, Hz. Muhammed’e Allah’ın rahmetini ve nimetlerini hatırlatarak onu teselli etmektedir.

Surenin ana temaları şunlardır:

* **Allah’ın rahmeti ve nimetleri:** Sure, Hz. Muhammed’e Allah’ın onu yetim ve yoksulken nasıl koruduğunu ve ona nasıl nimetler verdiğini hatırlatır.
* **Sabır ve tahammül:** Sure, Hz. Muhammed’e müşriklerin eziyetlerine karşı sabırlı ve tahammüllü olması gerektiğini öğütler.
* **Şükür:** Sure, Hz. Muhammed’e Allah’ın nimetlerine karşı şükretmesi gerektiğini öğütler.
* **Yetime ve yoksula yardım:** Sure, Hz. Muhammed’e yetime ve yoksula yardım etmesi gerektiğini öğütler.

Duha Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:

* Allah her zaman kullarının yanındadır ve onları korur.
* Zorluklar karşısında sabırlı ve tahammüllü olmalıyız.
* Allah’ın nimetlerine karşı şükretmeliyiz.
* Yetime ve yoksula yardım etmeliyiz.

Duha Suresi, Hz. Muhammed’e ve tüm Müslümanlara Allah’ın rahmetinin ve nimetlerinin sonsuz olduğunu hatırlatan bir suredir. Sure, zorluklar karşısında sabırlı ve tahammüllü olmanın ve Allah’ın nimetlerine karşı şükretmenin önemini vurgulamaktadır.

**Duha Suresi’nin faziletleri:**

* Duha Suresi’ni okuyanın Allah’ın rahmetine ve nimetlerine mazhar olacağına inanılır.
* Duha Suresi’ni okuyanın günahlarının affedileceğine inanılır.
* Duha Suresi’ni okuyanın maddi ve manevi sıkıntılarının giderileceğine inanılır.

**Duha Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Güneşin kuşluk vaktine yemin ederim.
2. Karanlığın çökmesine de yemin ederim.
3. Doğrusu, bu Kur’an, şerefli bir elçinin sözüdür.
4. Güçlü ve kudretli olan, Arş’ın sahibi katında itibarlı bir elçinin sözüdür.
5. O, sizin içinizden bir adam değildir. O, apaçık bir uyarıcıdır.
6. Allah, her şeyi bilir.
7. Muhammed, sana Rabbinin nimetlerini hatırlatmıyor mu?
8. Seni yetim bulup barındırmadı mı?
9. Seni yol bilmez bulup yola iletmedi mi?
10. Seni yoksul bulup zengin etmedi mi?
11. Öyleyse, yetimi sakın horlama.
12. Dilenciyi de azarlama.
13. Rabbinin nimetini de anbean zikret.

@@@@@@@@

İnşirah suresinde Kuran ne anlatır?

İnşirah Suresi, 8 ayetten oluşan ve Mekke’de indirilen bir suredir. Sure, Hz. Muhammed’e Allah’ın rahmetini ve nimetlerini hatırlatarak onu teselli etmektedir.

Surenin ana temaları şunlardır:

* **Allah’ın rahmeti ve nimetleri:** Sure, Hz. Muhammed’e Allah’ın onu nasıl rahatlattığını ve ona nasıl nimetler verdiğini hatırlatır.
* **Peygamberlik görevinin kolaylaştırılması:** Sure, Hz. Muhammed’e peygamberlik görevinin zorluklarının hafifletileceğini müjdeler.
* **Sabır ve tahammül:** Sure, Hz. Muhammed’e sabırlı ve tahammüllü olması gerektiğini öğütler.
* **Şükür:** Sure, Hz. Muhammed’e Allah’ın nimetlerine karşı şükretmesi gerektiğini öğütler.

İnşirah Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:

* Allah her zaman kullarının yanındadır ve onları korur.
* Zorluklar karşısında sabırlı ve tahammüllü olmalıyız.
* Allah’ın nimetlerine karşı şükretmeliyiz.

**İnşirah Suresi’nin faziletleri:**

* İnşirah Suresi’ni okuyanın Allah’ın rahmetine ve nimetlerine mazhar olacağına inanılır.
* İnşirah Suresi’ni okuyanın günahlarının affedileceğine inanılır.
* İnşirah Suresi’ni okuyanın maddi ve manevi sıkıntılarının giderileceğine inanılır.

**İnşirah Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Senin göğsünü açmadık mı?
2. Senden belini büken yükünü indirmedik mi?
3. O yük ki, senin sırtını bükmüştü.
4. Rabbinin ismini yücelt.
5. Namazda sadece Rabbine yalvar.
6. Doğrusu, O, her şeyi yaratan ve yok edendir.
7. O, gaybı da, şehâdeti de bilir. O, mutlak güç sahibidir, esirgeyicidir.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@

Tin suresinde Kuran ne anlatır?

Tin Suresi, 8 ayetten oluşan ve Mekke’de indirilen bir suredir. Sure, insanın yaratılışının yüceliğini ve ahirette hesap vereceğini anlatmaktadır.

Surenin ana temaları şunlardır:

* **İnsanın yüce yaratılışı:** Sure, insanın en güzel şekilde yaratıldığını ve Allah’ın ona birçok nimet verdiğini vurgular.
* **Ahiret ve hesap günü:** Sure, ahiretin gerçek olduğunu ve insanların yaptıklarının hesabını vereceğini hatırlatır.
* **İyilik ve kötülük:** Sure, insanların iyilik yapmaları ve kötülüklerden kaçınmaları gerektiğini öğütler.

Tin Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:

* Allah her şeye kadirdir ve insanı en güzel şekilde yaratmıştır.
* İnsanlar yaptıklarının hesabını verecektir.
* İyilik yapmalı ve kötülüklerden kaçınmalıyız.

**Tin Suresi’nin faziletleri:**

* Tin Suresi’ni okuyanın Allah’ın rahmetine ve nimetlerine mazhar olacağına inanılır.
* Tin Suresi’ni okuyanın günahlarının affedileceğine inanılır.
* Tin Suresi’ni okuyanın maddi ve manevi sıkıntılarının giderileceğine inanılır.

**Tin Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. İncire, zeytine,
2. Sina Dağı’na,
3. Bu emin şehre (Mekke’ye) yemin ederim ki,
4. Biz insanı en güzel bir biçimde yarattık.
5. Sonra onu aşağıların aşağısına (cehenneme) çevirdik.
6. Ancak iman edip salih ameller işleyenler başka. Onlar için kesintisiz bir mükafat vardır.
7. O halde seni Rabbinin hangi yalanıyla yalanlıyorlar?
8. O, hükümranlık ve azap sahibi değil midir?

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@@

Alak suresinde Kuran ne anlatır?

Alak Suresi, 19 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Bu sure, Kur’an-ı Kerim’in ilk nazil olan ayetlerini içerir. Sure, okuma ve öğrenmenin önemini vurgulamaktadır.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Okuma ve öğrenmenin önemi:** Sure, insanlara okumayı ve öğrenmeyi emreder.
* **Allah’ın yaratması:** Sure, Allah’ın insanı alak (asılıp tutunan zigot) dan yarattığını vurgular.
* **İlim ve irfan:** Sure, ilmin ve irfanın önemini vurgular.
* **Kalemin rolü:** Sure, kalemin bilgi ve ilim aktarımındaki rolünü vurgular.

**Alak Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Okuma ve öğrenme, Allah’ın emridir ve hayatımızda önemli bir yere sahip olmalıdır.
* Allah, her şeyin yaratıcısıdır ve insan da onun en mükemmel eseridir.
* İlim ve irfan, insan için en değerli hazinelerdir.
* Kalem, bilgi ve ilim aktarımında önemli bir araçtır.

**Alak Suresi’nin faziletleri:**

* Alak Suresi’ni okuyanın Allah’ın rahmetine ve nimetlerine mazhar olacağına inanılır.
* Alak Suresi’ni okuyanın günahlarının affedileceğine inanılır.
* Alak Suresi’ni okuyanın hafızasının güçleneceğine ve ilminin artacağına inanılır.

**Alak Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Yaratan Rabbinin adıyla oku!
2. O, insanı alak’tan (asılıp tutunan zigottan) yarattı.
3. Oku! Rabbin sonsuz kerem sahibidir.
4. O, kalemle (yazmayı) öğretendir.
5. İnsana bilmediğini öğretendir.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@

Kadir suresinde Kuran ne anlatır?

Kadir Suresi, 5 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, Kadir Gecesi’nin faziletini anlatmaktadır.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Kadir Gecesi:** Sure, Kadir Gecesi’nin bin aydan daha hayırlı olduğunu vurgular.
* **Meleklerin inmesi:** Sure, Kadir Gecesi’nde meleklerin ve Cebrail’in yeryüzüne indiğini belirtir.
* **Rahmet ve bereket:** Sure, Kadir Gecesi’nin rahmet ve bereket dolu bir gece olduğunu vurgular.
* **Dua ve namaz:** Sure, Kadir Gecesi’nin dua ve namaz kılmak için en faziletli gece olduğunu belirtir.

**Kadir Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Kadir Gecesi, çok faziletli bir gecedir ve bu geceyi en iyi şekilde değerlendirmeliyiz.
* Bu gecede dua ve namaz kılmak, Allah’ın rahmetine ve mağfiretine erişmek için büyük bir fırsattır.
* Kadir Gecesi’ni, tefekkür ve muhasebe yapmak için de değerlendirmeliyiz.

**Kadir Suresi’nin faziletleri:**

* Kadir Suresi’ni okuyanın Kadir Gecesi’ni ihya etmiş gibi sevap alacağına inanılır.
* Bu sureyi okuyanın günahlarının affedileceğine ve Allah’ın rahmetine mazhar olacağına inanılır.
* Kadir Suresi’ni okuyanın maddi ve manevi sıkıntılarının giderileceğine inanılır.

**Kadir Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Gerçekten, biz onu (Kur’an’ı) Kadir Gecesi’nde indirdik.
2. Kadir Gecesi’nin ne olduğunu bilir misin?
3. Kadir Gecesi, bin aydan daha hayırlıdır.
4. O gece, melekler ve Ruh (Cebrail), Rabbinin izniyle her bir iş için inerler.
5. O gece, fecrin doğuşuna kadar esenliktir.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@@

Beyyine suresinde Kuran ne anlatır?

## Beyyine Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Beyyine Suresi, 8 ayetten oluşan ve Medine’de inen bir suredir. Sure, inkarcıların durumundan ve Allah’a inanıp kulluk görevini yerine getirenlerin ebedi cennette kalacaklarından bahseder.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **İman ve inkar:** Sure, inkarcıların tutumlarını eleştirir ve onların sonunun hüsran olacağını vurgular.
* **Allah’a teslimiyet:** Sure, Allah’a inanmanın ve ona teslim olmanın önemini vurgular.
* **Ebedi cennet:** Sure, Allah’a inanan ve ona kulluk edenlerin ebedi cennette kalacaklarını müjdeler.
* **Peygamberlik mührü:** Sure, Hz. Muhammed’in son peygamber olduğunu ve ondan sonra peygamber gelmeyeceğini belirtir.

**Beyyine Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Allah’a inanmak ve ona teslim olmak, insan hayatının en önemli gayesidir.
* İnkarcıların tutumlarından ibret almalı ve Allah’ın yolundan ayrılmamalıyız.
* Allah’a inanan ve ona kulluk edenler, ebedi cennet ile müjdelenmiştir.
* Hz. Muhammed, Allah’ın son peygamberidir ve ondan sonra peygamber gelmeyecektir.

**Beyyine Suresi’nin faziletleri:**

* Beyyine Suresi’ni okuyanın Allah’ın rahmetine ve nimetlerine mazhar olacağına inanılır.
* Bu sureyi okuyanın günahlarının affedileceğine ve Allah’ın rızasını kazanacağına inanılır.
* Beyyine Suresi’ni okuyanın maddi ve manevi sıkıntılarının giderileceğine inanılır.

**Beyyine Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Ehl-i kitap ve müşriklerden hakkı inkâr edenler, kendilerine açık bir belge ve Allah tarafından gönderilen, tertemiz sayfaları okuyan bir elçi gelinceye kadar (inkârcılıktan) ayrılacak değillerdir.
2. O elçi, Allah’ın emriyle onlara, içinde hikmetli âyetler bulunan, tertemiz sahifeler getirir.
3. Ehl-i kitap ve müşriklerden bir kısmı, Rabbinin izni olmadan, sırf hevâ ve heveslerine uyarak o elçiden yüz çevirmediler mi? Onların vay haline!
4. Allah, zulmeden bir kavmi asla hidayete erdirmez.
5. Onlar, Allah’ın azabından kurtulacaklarını mı umuyorlar? Halbuki, bizden önceki geçmiş ümmetlere de peygamberlerimiz gelmişti. Onlar da Allah’ın azabını tattılar. Andolsun ki Allah, sözünden dönmez.
6. Sen, onların şehirlerinde dolaşmadın mı? Kendilerinden öncekilerin nasıl bir sonuca uğradıklarını görmedin mi? Onları helak ettik ve arkalarından başka nesiller getirdik.
7. İşte bunlar, yaptıkları şeyler yüzünden cezalandırıldılar. Allah’ın azabı çok çetin ve elemlidir.
8. Bu, Allah’ın, peygamberlerine indirdiği âyetleri inkar edenleri uyarmak ve kalplerinde iman bulunanları pekiştirmek içindir. Allah, alim ve hakimdir.
9. Allah, inkar edenlerin ve Allah’ın yolundan saptıranların amellerini boşa çıkaracaktır.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@@

Zilzal suresinde Kuran ne anlatır?

## Zilzal Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Zilzal Suresi, 8 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, kıyamet gününün dehşetini ve insanların o günkü durumunu anlatmaktadır.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Kıyamet günü:** Sure, kıyamet gününün yaklaştığını ve o günün çok dehşetli olacağını vurgular.
* **Hesap günü:** Sure, kıyamet gününün insanların yaptıklarının hesabını verecekleri bir gün olduğunu belirtir.
* **Amel defterleri:** Sure, insanların dünyada yaptıklarının yazılı olduğu amel defterlerinin o gün açılacağını ve herkesin yaptıklarının karşılığını göreceğini vurgular.
* **Cennet ve cehennem:** Sure, Allah’a inanan ve ona kulluk edenlerin cennete, inkarcıların ise cehenneme gideceğini belirtir.

**Zilzal Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Kıyamet günü bir gerçektir ve o güne hazır olmalıyız.
* Dünyada yaptığımız her şeyin hesabını vereceğimizi unutmamalıyız.
* Allah’a inanmalı ve ona kulluk etmeliyiz ki cennete girebilelim.

**Zilzal Suresi’nin faziletleri:**

* Zilzal Suresi’ni okuyanın kıyamet gününün dehşetinden emin olacağına inanılır.
* Bu sureyi okuyanın günahlarının affedileceğine ve Allah’ın rahmetine mazhar olacağına inanılır.
* Zilzal Suresi’ni okuyanın maddi ve manevi sıkıntılarının giderileceğine inanılır.

**Zilzal Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Yer, zelzelesiyle sarsıldığı zaman.
2. Yer, ağırlıklarını (içindekileri) dışarı attığı zaman.
3. İnsan, “Ne oluyor buna?” diyeceği zaman.
4. O gün, yer, haberlerini verecektir.
5. Rabbinin ona vahyettiği gibi.
6. O gün, insanlar amellerini tek tek görmek için bölük bölük gelirler.
7. Kim zerre kadar bir hayır işlemişse onu görür.
8. Kim zerre kadar bir şer işlemişse onu da görür.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@@@

Adiyat suresinde Kuran ne anlatır?

## Adiyat Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Adiyat Suresi, 11 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, savaş atlarının koşuşturmasından ve cihadın öneminde bahseder.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Cihad:** Sure, cihadın önemini ve Allah yolunda savaşanların mükafatını vurgular.
* **Savaş atları:** Sure, savaş atlarının koşuşturmasından ve savaştaki rolünden bahseder.
* **Cömertlik:** Sure, cömertliğin önemini ve cömertlerin Allah katındaki değerini vurgular.
* **Allah’ın kudreti:** Sure, Allah’ın kudretinin ve azabının büyüklüğünü hatırlatır.

**Adiyat Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Cihad, Allah yolunda yapılan bir mücadeledir ve mücahitler Allah katında çok yücedir.
* Cömert olmak, Allah’ın hoşuna giden bir davranıştır ve cömertler Allah katında mükafatlandırılacaktır.
* Allah’ın kudreti sonsuzdur ve ona karşı gelmek tehlikelidir.

**Adiyat Suresi’nin faziletleri:**

* Adiyat Suresi’ni okuyanın Allah’ın rahmetine ve nimetlerine mazhar olacağına inanılır.
* Bu sureyi okuyanın günahlarının affedileceğine ve Allah’ın rızasını kazanacağına inanılır.
* Adiyat Suresi’ni okuyanın maddi ve manevi sıkıntılarının giderileceğine inanılır.

**Adiyat Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Sabaha yemin ederim.
2. Hızla soluyan atlara yemin ederim.
3. Kıvılcımlar saçarak atılanlara yemin ederim.
4. Sabahleyin akın edenlere yemin ederim.
5. Böylece toz dumanı çıkararak kalabalık bir topluluk oluştururlar.
6. Sonra o gün, zor bir gün olacaktır.
7. İnsanlar için birbiriyle çekişme günü olacaktır.
8. Yüzler o gün kapkara olacaktır.
9. Çalışmalar boşa gitmiş olacaktır.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@@

Karia suresinde Kuran ne anlatır?

## Karia Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Karia Suresi, 11 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, kıyamet gününün dehşetini ve o günkü insanların durumunu anlatmaktadır.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Kıyamet günü:** Sure, kıyamet gününün yaklaştığını ve o günün çok dehşetli olacağını vurgular.
* **Hesap günü:** Sure, kıyamet gününün insanların yaptıklarının hesabını verecekleri bir gün olduğunu belirtir.
* **Amel defterleri:** Sure, insanların dünyada yaptıklarının yazılı olduğu amel defterlerinin o gün açılacağına ve herkesin yaptıklarının karşılığını göreceğini vurgular.
* **Cennet ve cehennem:** Sure, Allah’a inanan ve ona kulluk edenlerin cennete, inkarcıların ise cehenneme gideceğini belirtir.

**Karia Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Kıyamet günü bir gerçektir ve o güne hazır olmalıyız.
* Dünyada yaptığımız her şeyin hesabını vereceğimizi unutmamalıyız.
* Allah’a inanmalı ve ona kulluk etmeliyiz ki cennete girebilelim.

**Karia Suresi’nin faziletleri:**

* Karia Suresi’ni okuyanın kıyamet gününün dehşetinden emin olacağına inanılır.
* Bu sureyi okuyanın günahlarının affedileceğine ve Allah’ın rahmetine mazhar olacağına inanılır.
* Karia Suresi’ni okuyanın maddi ve manevi sıkıntılarının giderileceğine inanılır.

**Karia Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. O vurucudan (kıyametten) soruyorlar.
2. Nedir o vurucu?
3. Rabbinin azabı hafif değildir.
4. O gün insanlar, dağılmış çekirgeler gibi.
5. O gün, gökyüzü erimiş maden gibi.
6. Dağlar, atılmış renkli yün gibi.
7. Kim iyilik yaparsa, ona ondan daha iyisi vardır.
8. Kim kötülük yaparsa, onun için bir misli vardır.
9. O gün, hiçbir insan zulme uğramaz.
10. Andolsun ki, cehennem apaçık bir gerçektir.
11. Allah’a karşı gelmekten sakınanlar için, içinde zemin altlarından ırmaklar akan cennetler vardır.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@@

Tekasür suresinde Kuran ne anlatır?

## Tekasür Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Tekasür Suresi, 8 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, dünya malına ve çoğalmaya olan düşkünlüğün tehlikelerini anlatmaktadır.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Dünya malına düşkünlük:** Sure, insanların dünya malına ve çoğalmaya olan düşkünlüğünü eleştirir.
* **Hesap günü:** Sure, insanların dünyada yaptıklarının hesabını verecekleri bir gün olduğunu belirtir.
* **Ahiretin önemi:** Sure, ahiretin önemini ve dünya malının geçiciliğini vurgular.
* **Allah’a tevekkül:** Sure, insanların Allah’a tevekkül etmesi gerektiğini ve dünya malına güvenmemesi gerektiğini öğütler.

**Tekasür Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Dünya malı geçicidir ve ona çok fazla önem vermemeliyiz.
* Asıl önemli olan ahiret hayatımızdır ve ona göre hazırlıklı olmalıyız.
* Allah’a tevekkül etmeli ve dünya malına güvenmemeliyiz.

**Tekasür Suresi’nin faziletleri:**

* Tekasür Suresi’ni okuyanın dünya malına ve çoğalmaya olan düşkünlüğünün azalacağına inanılır.
* Bu sureyi okuyanın ahiret için çalışmaya teşvik edileceğine inanılır.
* Tekasür Suresi’ni okuyanın Allah’ın rahmetine ve nimetlerine mazhar olacağına inanılır.

**Tekasür Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Birbirinizle övünmek için mal ve evlat çoğaltmakla meşgul oldunuz.
2. Ta ki kabirlere varıncaya kadar.
3. Hayır, öyle değil! Yakında bileceksiniz.
4. Hayır, tekrar hayır! Yakında bileceksiniz.
5. Andolsun ki, o cehennem, apaçık bir gerçektir.
6. O gün, insan, işlediklerini ve yapmadıklarını hatırlar.
7. Hayır, insan, bencildir.
8. Kendisine bir sıkıntı dokunduğunda yalvarır.
9. Fakat ona bir nimet verdiğimizde, “Bu bana ancak bilgimden dolayı verildi” der.
10. Hayır, o bir imtihandır, fakat çoğu bunu bilmez.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@@@

Asr suresinde Kuran ne anlatır?

## Asr Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Asr Suresi, 3 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, zamana yemin ederek insanların ziyanda olduğunun, ancak iman eden, salih amel işleyen, birbirlerine hakkı ve sabrı tavsiye edenlerin bu ziyandan kurtulacağının mesajını verir.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Zamanın önemi:** Sure, zamana yemin ederek zamanın ne kadar değerli olduğunu ve onu iyi değerlendirmenin önemini vurgular.
* **İnsanın ziyanda olması:** Sure, insanların çoğu zamanını boşa harcadığını ve ahiret için çalışmadığını, bu nedenle ziyanda olduğunu belirtir.
* **Kurtuluşun yolu:** Sure, kurtuluşun iman etmek, salih amel işlemek ve birbirlerine hakkı ve sabrı tavsiye etmek olduğunu vurgular.

**Asr Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Zaman çok değerlidir ve onu iyi değerlendirmeliyiz.
* Ahiret için çalışmalı ve dünya hayatına aldanmamalıyız.
* Birbirimize hakkı ve sabrı tavsiye etmeliyiz.

**Asr Suresi’nin faziletleri:**

* Asr Suresi’nin her gün okunmasının faziletli olduğuna inanılır.
* Bu surenin okunmasının ömrü uzatacağına, günahları affedileceğine ve Allah’ın rahmetine mazhar olunacağına inanılır.
* Asr Suresi’nin zorlukları ve sıkıntıları gidermeye vesile olduğuna da inanılır.

**Asr Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Asra yemin ederim ki,
2. İnsan gerçekten ziyandadır.
3. Ancak iman edip salih amel işleyenler, birbirlerine hakkı ve sabrı tavsiye edenler müstesna.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@

Hümeze suresinde Kuran ne anlatır?

## Hümeze Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Hümeze Suresi, 9 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, insanlara karşı kibirli ve aşağılayıcı davranan kişileri eleştirir ve onları Allah’ın azabıyla uyarır.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Kibir ve aşağılama:** Sure, insanlara karşı kibirli ve aşağılayıcı davranmanın çirkin bir davranış olduğunu ve Allah’ın hoşuna gitmediğini vurgular.
* **Mal ve evlatla övünme:** Sure, mal ve evlatla övünmenin de bir kibir göstergesi olduğunu ve Allah’ın razı olmadığını belirtir.
* **Allah’ın azabı:** Sure, kibirli ve aşağılayıcı davranan kişilerin Allah’ın azabıyla cezalandırılacağını belirtir.

**Hümeze Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Kibirli ve aşağılayıcı davranmaktan kaçınmalıyız.
* İnsanlara karşı nazik ve saygılı davranmalıyız.
* Mal ve evlatla övünmemeliyiz.

**Hümeze Suresi’nin faziletleri:**

* Hümeze Suresi’nin her gün okunmasının faziletli olduğuna inanılır.
* Bu surenin okunmasının kibirli ve aşağılayıcı davranışlardan uzaklaşmaya yardımcı olacağına inanılır.
* Hümeze Suresi’nin Allah’ın rahmetine ve nimetlerine mazhar olunacağına da inanılır.

**Hümeze Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. De ki: “Mal ve evlatlarıyla övünen o adamın vay haline!”
2. O, insanların gıybetini yapar ve ayıplarını açığa vurur.
3. O, malını çok cimridir.
4. Kendisinin çok yüce olduğunu sanır.
5. Hayır, andolsun ki o, Hutame’ye atılacaktır.
6. Hutame nedir bilir misin?
7. O, alevli bir ateştir.
8. Kalplerin üzerine kapanacaktır.
9. O, uzatılmış bir zincirdir.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@@

Fil suresinde Kuran ne anlatır?

## Fil Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Fil Suresi, 5 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, Kabe’yi yıkmak için Yemen valisi Ebrehe’nin fil ordusuyla Mekke’ye yaptığı saldırıyı ve bu saldırının Allah tarafından nasıl engellendiğini anlatmaktadır.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Allah’ın kudreti:** Sure, Allah’ın kudretinin sonsuz olduğunu ve her şeye gücü yettiğini gösteren bir olayı anlatmaktadır.
* **Kabe’nin korunması:** Sure, Allah’ın Kabe’yi koruduğunu ve onu yıkmak isteyenlerin planlarını boşa çıkardığını göstermektedir.
* **İman ve tevekkül:** Sure, müminlerin Allah’a inanmaları ve ona tevekkül etmeleri gerektiği mesajını vermektedir.

**Fil Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Allah’ın kudreti her şeyin üzerindedir ve ona karşı gelmek imkansızdır.
* Allah, Kabe’yi ve müminleri korumaktadır.
* Müminler, Allah’a inanmalı ve ona tevekkül etmelidir.

**Fil Suresi’nin faziletleri:**

* Fil Suresi’nin her gün okunmasının faziletli olduğuna inanılır.
* Bu surenin okunmasının Allah’ın kudretini ve korumasını hatırlatacağına inanılır.
* Fil Suresi’nin zorlukları ve sıkıntıları gidermeye vesile olduğuna da inanılır.

**Fil Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Fil sahiplerinin fil ile neler yaptıklarını görmedin mi?
2. Onları (Kabe’yi) yıkmak için plan yapmamışlar mıydı?
3. Rabbin, onların tuzağını boşa çıkarmadı mı?
4. Üzerlerine ebabil kuşları sürükledi.
5. Onlara pişmiş kilden taşlar fırlattı.
6. Onları, yenmiş ekin yaprağına benzetti.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@@

Kureyş suresinde Kuran ne anlatır?

## Kureyş Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Kureyş Suresi, 4 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, Kureyş kabilesinin ticaret için kışın Yemen’e, yazın ise Şam’a yaptıkları seyahatleri ve bu seyahatlerin onlara Allah’ın bir nimeti olduğunu anlatmaktadır.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Allah’ın nimetleri:** Sure, Allah’ın Kureyş kabilesine verdiği nimetleri hatırlatmaktadır.
* **Ticaretin önemi:** Sure, ticaretin önemini ve insanların geçimini sağlamada oynadığı rolü vurgulamaktadır.
* **Şükür:** Sure, Allah’ın nimetlerine şükretmenin önemini vurgular.

**Kureyş Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Allah’ın nimetlerine karşı şükretmeliyiz.
* Ticaret, insanların geçimini sağlamada önemli bir rol oynar.
* Allah’ın rızasını kazanmak için çalışmalıyız.

**Kureyş Suresi’nin faziletleri:**

* Kureyş Suresi’nin her gün okunmasının faziletli olduğuna inanılır.
* Bu surenin okunmasının Allah’ın nimetlerini hatırlatacağına ve şükretmeye teşvik edeceğine inanılır.
* Kureyş Suresi’nin rızık ve bereketi artıracağına da inanılır.

**Kureyş Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Kureyş’in Kış ve Yaz seferlerinden dolayı emniyette olmalarını sağlayan Rabbine kulluk etsinler.
2. Onları doyuran ve korkudan emin kılan Rabbine kulluk etsinler.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@

Maun suresinde Kuran ne anlatır?

## Maun Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Maun Suresi, 7 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, dilenciyi azarlayan ve yetim hakkını yiyen kişileri eleştirir ve onları Allah’ın azabıyla uyarır.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Yetim hakkı:** Sure, yetim hakkının yenmemesi gerektiğini ve yetim gözetilmesi gerektiğini vurgular.
* **Dilenciyi azarlama:** Sure, dilenciyi azarlayan ve ona yardım etmeyen kişileri eleştirir.
* **Hesap günü:** Sure, insanların yaptıklarının hesabını verecekleri bir gün olduğunu belirtir.

**Maun Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Yetimlere karşı merhametli ve şefkatli olmalıyız.
* Dilencilere yardım etmeli ve onları azarlamamalıyız.
* Allah’ın rızasını kazanmak için çalışmalıyız.

**Maun Suresi’nin faziletleri:**

* Maun Suresi’nin her gün okunmasının faziletli olduğuna inanılır.
* Bu surenin okunmasının yetim hakkını gözetmeye ve dilencilere yardım etmeye teşvik edeceğine inanılır.
* Maun Suresi’nin Allah’ın rahmetine ve nimetlerine mazhar olunacağına da inanılır.

**Maun Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Dini yalanlayanı gördün mü?
2. İşte o, yetimi iterek kazar.
3. Yoksula da yedirmeye teşvik etmez.
4. Yazıklar olsun o namaz kılanlara!
5. Ki onlar namazlarında gaflet içindedirler.
6. Gösteriş yaparlar.
7. Yoksulun ihtiyacını da reddederler.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@

Kevser suresinde Kuran ne anlatır?

## Kevser Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Kevser Suresi, 3 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, Hz. Muhammed’e Kevser denilen bir cennet nehri ve bol nimetler vadedilmektedir.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Kevser:** Sure, Hz. Muhammed’e verilecek olan Kevser adında bir cennet nehri ve bol nimetler vadedilmektedir.
* **Namaz ve şükür:** Sure, Hz. Muhammed’e namaz kılması ve Allah’a şükretmesi emredilmektedir.
* **Düşmanlara karşı zafer:** Sure, Hz. Muhammed’in ve onun ümmetinin düşmanlarına karşı zafer kazanacağına dair bir müjdedir.

**Kevser Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Allah’a şükretmeli ve namaz kılmalıyız.
* Allah’ın bize verdiği nimetlerin kıymetini bilmeliyiz.
* Düşmanlara karşı Allah’a tevekkül etmeliyiz.

**Kevser Suresi’nin faziletleri:**

* Kevser Suresi’nin her gün okunmasının faziletli olduğuna inanılır.
* Bu surenin okunmasının Allah’ın rahmetine ve nimetlerine mazhar olunacağına inanılır.
* Kevser Suresi’nin şefaate vesile olacağına da inanılır.

**Kevser Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Andolsun ki, sana Kevser’i verdik.
2. Öyleyse Rabbin için namaz kıl ve kurban kes.
3. Gerçekten, seni sevmeyen, en alçak olanın ta kendisidir.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@@@

Kafirun suresinde Kuran ne anlatır?

## Kafirun Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Kafirun Suresi, 6 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, Hz. Muhammed’e ve müminlere müşriklerle din konusunda uzlaşmaya girmemelerini ve Allah’tan başka tanrı olmadığını açıkça ilan etmelerini emreder.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Tevhid:** Sure, Allah’tan başka tanrı olmadığını ve O’na ortak koşulmaması gerektiğini vurgular.
* **Din ve vicdan özgürlüğü:** Sure, herkesin istediği dine inanma özgürlüğü olduğunu ve din konusunda kimseye zorlama yapılmaması gerektiğini belirtir.
* **Müminlerin tavrı:** Sure, müminlerin müşriklerle din konusunda uzlaşmaya girmemeleri ve Allah’tan başka tanrı olmadığını açıkça ilan etmeleri gerektiğini emreder.

**Kafirun Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Allah’tan başka tanrı olmadığını ve O’na ortak koşulmaması gerektiğini bilmeliyiz.
* Herkesin istediği dine inanma özgürlüğüne saygı duymalıyız.
* Din konusunda kimseye zorlama yapmamalıyız.
* Allah’ın rızasını kazanmak için her zaman doğruyu ve dürüstlüğü savunmalıyız.

**Kafirun Suresi’nin faziletleri:**

* Kafirun Suresi’nin her gün okunmasının faziletli olduğuna inanılır.
* Bu surenin okunmasının Allah’ın birliğini ve tevhid inancını pekiştireceğine inanılır.
* Kafirun Suresi’nin din ve vicdan özgürlüğünü savunan bir sure olduğuna da inanılır.

**Kafirun Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. De ki: “Ey kafirler!”
2. “Ben sizin taptıklarınıza tapmam.”
3. “Siz de benim taptığıma tapmazsınız.”
4. “Ben sizin taptıklarınıza asla tapacak değilim.”
5. “Siz de benim taptığıma tapacak değilsiniz.”
6. “Sizin dininiz size, benim dinim bana.”

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@

Nasr suresinde Kuran ne anlatır?

## Nasr Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Nasr Suresi, 3 ayetten oluşan ve Medine’de inen bir suredir. Sure, Hz. Muhammed’in vefatına yakın bir zamanda fetihlerin ve zaferlerin müjdesini vermektedir.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Fetihler ve zaferler:** Sure, Hz. Muhammed’in vefatına yakın bir zamanda fetihlerin ve zaferlerin müjdesini vermektedir.
* **Allah’ın yardımı:** Sure, Allah’ın müminlere yardım edeceğini ve onları zafere ulaştıracağını vurgular.
* **Şükür:** Sure, Allah’ın nimetlerine şükretmenin önemini vurgular.

**Nasr Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Allah’a güvenmeli ve onun yardımına inanmalıyız.
* Allah’ın nimetlerine şükretmeliyiz.
* Allah’ın rızasını kazanmak için çalışmalıyız.

**Nasr Suresi’nin faziletleri:**

* Nasr Suresi’nin her gün okunmasının faziletli olduğuna inanılır.
* Bu surenin okunmasının Allah’ın yardımına ve fethine nail olunacağına inanılır.
* Nasr Suresi’nin şükür ve hamd duasına vesile olacağına da inanılır.

**Nasr Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Allah’ın yardımı ve fetih geldiğinde,
2. Ve insanların Allah’ın dinine dalga dalga girdiklerini gördüğünde,
3. Rabbini hamd ile tesbih et ve O’ndan bağışlanma dile. Şüphesiz O, tövbeleri çok kabul edendir.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@@

Tebbet suresinde Kuran ne anlatır?

## Tebbet Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Tebbet Suresi, 5 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, Hz. Muhammed’e karşı çıkan ve ona eziyet eden amcası Ebu Leheb ve karısı Ümmü Cemil’i lanetlemektedir.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Lanet:** Sure, Ebu Leheb ve karısını Allah’ın lanetine uğrattığını ve cehennemde azap göreceklerini bildirmektedir.
* **Küfür ve inkar:** Sure, Ebu Leheb ve karısının küfür ve inkar içinde olduklarını ve Allah’ın azabına layık olduklarını vurgular.
* **Müminlere uyarı:** Sure, müminleri Ebu Leheb ve karısı gibi küfür ve inkar içinde olan kişilerden uzak durmaya ve Allah’ın azabından sakınmaya uyarır.

**Tebbet Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Allah’ın azabından sakınmak için küfür ve inkarın her türlüsünden uzak durmalıyız.
* Müminlere karşı eziyet ve zulüm yapanlar Allah’ın lanetine uğrayacaklardır.
* Allah’a ve peygamberine iman edenler her zaman Allah’ın koruması altındadır.

**Tebbet Suresi’nin faziletleri:**

* Tebbet Suresi’nin her gün okunmasının faziletli olduğuna inanılır.
* Bu surenin okunmasının Allah’ın azabından korunmaya ve imanımızı güçlendirmeye vesile olacağına inanılır.
* Tebbet Suresi’nin düşmanlara karşı korunmaya da vesile olacağına inanılır.

**Tebbet Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Ebu Leheb’in elleri kurusun ve kurudu da.
2. Malı ve kazandıkları ona fayda vermedi.
3. O, alevli bir ateşe girecek.
4. Karısı da odun hamalı olacak.
5. Boynunda bükülmüş bir ip olacak.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@

İhlas suresinde Kuran ne anlatır?

## İhlas Suresi’nin Konusu ve Mesajı

İhlas Suresi, 4 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, Allah’ın birliğini ve tekliğini en özlü şekilde ifade etmektedir. Bu nedenle “Tevhid Suresi” olarak da bilinmektedir.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Tevhid:** Sure, Allah’ın birliğini ve tekliğini en özlü şekilde ifade etmektedir.
* **Allah’ın sıfatları:** Sure, Allah’ın bazı sıfatlarını, eşi ve benzeri olmadığını ve her şeyden müstağni olduğunu açıklamaktadır.
* **İbadetin asıl gayesi:** Sure, ibadetin asıl gayesinin Allah’a kulluk etmek olduğunu ve Allah’tan başka tanrı olmadığını vurgulamaktadır.

**İhlas Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Allah’ın birliğini ve tekliğini bilmeli ve ona göre iman etmeliyiz.
* Allah’a ibadet etmeli ve O’ndan başka tanrı olmadığını kabul etmeliyiz.
* Allah’ın sıfatlarını bilmeli ve O’na layık şekilde kulluk etmeliyiz.

**İhlas Suresi’nin faziletleri:**

* İhlas Suresi’nin her gün okunmasının faziletli olduğuna inanılır.
* Bu surenin okunmasının Allah’ın birliğini ve tevhid inancını pekiştireceğine inanılır.
* İhlas Suresi’nin şifa ve berekete vesile olacağına da inanılır.

**İhlas Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. De ki: “O, Allah’tır, birdir.”
2. “Allah, Samed’dir.”
3. “Doğurmadı ve doğurulmadı.”
4. “O’na denk hiçbir şey yoktur.”

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

**İhlas Suresi’nin önemi:**

İhlas Suresi, Kur’an-ı Kerim’in en kısa surelerinden biri olmasına rağmen, tevhid inancını en özlü şekilde ifade etmesi bakımından çok önemlidir. Bu sure, Hz. Muhammed tarafından “Kur’an’ın üçte biri” olarak nitelendirilmiştir.

**İhlas Suresi’nin faziletleri hakkında bazı rivayetler:**

* Hz. Muhammed’in (s.a.v.) “Kulhuvallahü ehad’ı okuyan kişi, Kur’an’ın üçte birini okumuş gibidir.” buyurduğu rivayet edilmiştir.
* Hz. Ali’nin (r.a.) “Her namazda bir kere Kulhuvallahü ehad’ı okuyan kişiye, Allah Teala yetmiş meleği görevlendirir. Onlar o kişiyi, yatsı namazından sonra sabaha kadar dua ederler.” buyurduğu rivayet edilmiştir.
* Hz. Osman’ın (r.a.) “Kulhuvallahü ehad’ı okuyan kişiye, Allah Teala cennetin anahtarlarını verir.” buyurduğu rivayet edilmiştir.

**İhlas Suresi’nin tefsiri:**

İhlas Suresi’nin birçok tefsiri bulunmaktadır. Bu tefsirlerden bazıları şunlardır:

* İmam-ı Azam Ebu Hanife’nin “Tefsir-i Azam”ı
* İmam-ı Mâlik’in “Muvatta”sı
* İmam-ı Şafii’nin “Muhtasar”ı
* İmam-ı Ahmed bin Hanbel’in “Müsned”i
* Taberî’nin “Câmi’ul-Beyân”ı
* İbn Kesir’in “Tefsir-u’l-Kur’ân’ı’l-Azîm”i
* Fahreddin er-Râzî’nin “Mefâtîhu’l-Gayb”ı
* Kurtubî’nin “el-Câmi’ li-Ahkâmi’l-Kur’ân”ı
* İbn Hacer el-Askalânî’nin “Fethu’l-Bârî”si

@@@@@@@@@

Felak suresinde Kuran ne anlatır?

## Felak Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Felak Suresi, 5 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, insanoğlunun Allah’a sığınması gereken bazı tehlikelerden bahsetmektedir. Bu tehlikeler şunlardır:

* **Karanlığın şerrinden:** Sure, karanlığın ve onunla birlikte gelen korku ve endişelerden Allah’a sığınmayı emretmektedir.
* **Ağaran sabahtan:** Sure, şafak vaktinin karanlığı ve onunla birlikte gelen bela ve musibetlerden Allah’a sığınmayı emretmektedir.
* **Kötülükleri üfleyenlerden:** Sure, düğümlere üfleyerek büyü yapan ve şeytani vesveseler verenlerden Allah’a sığınmayı emretmektedir.
* **Haşetli bir günden:** Sure, kıyamet gününün dehşetinden Allah’a sığınmayı emretmektedir.

**Felak Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Allah’a her zaman sığınmalı ve O’ndan yardım dilemeliyiz.
* Dünyadaki her türlü tehlikeye karşı Allah’ın korumasına ihtiyacımız var.
* Allah’a tevekkül etmeli ve her şeyin O’nun kontrolünde olduğunu bilmeliyiz.

**Felak Suresi’nin faziletleri:**

* Felak Suresi’nin her gün okunmasının faziletli olduğuna inanılır.
* Bu surenin okunmasının Allah’ın korumasına ve rahmetine nail olunacağına inanılır.
* Felak Suresi’nin nazardan ve beladan korunmaya da vesile olacağına inanılır.

**Felak Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. De ki: “Sabahın Rabbine sığınırım.”
2. “Yarattıklarının şerrinden.”
3. “Karanlığın çökmesinden.”
4. “Düğümlere üfleyenlerin şerrinden.”
5. “Ve haset ettiği zaman hasedçinin şerrinden.”

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

**Felak Suresi’nin önemi:**

Felak Suresi, insanoğlunun günlük hayatında karşılaşabileceği birçok tehlikeye karşı Allah’a sığınmasını emreden bir suredir. Bu sure, müminlerin Allah’a olan güvenini ve tevekkülünü artırır.

**Felak Suresi’nin faziletleri hakkında bazı rivayetler:**

* Hz. Muhammed’in (s.a.v.) “Felak ve Nas surelerini her gece üç defa okuyan kişiye, Allah Teala yetmiş meleği görevlendirir. Onlar o kişiyi, yatsı namazından sonra sabaha kadar dua ederler.” buyurduğu rivayet edilmiştir.
* Hz. Ali’nin (r.a.) “Felak ve Nas surelerini okuyan kişiye, Allah Teala cennetin sekiz kapısını açar.” buyurduğu rivayet edilmiştir.

**Felak Suresi’nin tefsiri:**

Felak Suresi’nin birçok tefsiri bulunmaktadır. Bu tefsirlerden bazıları şunlardır:

* İmam-ı Azam Ebu Hanife’nin “Tefsir-i Azam”ı
* İmam-ı Mâlik’in “Muvatta”sı
* İmam-ı Şafii’nin “Muhtasar”ı
* İmam-ı Ahmed bin Hanbel’in “Müsned”i
* Taberî’nin “Câmi’ul-Beyân”ı
* İbn Kesir’in “Tefsir-u’l-Kur’ân’ı’l-Azîm”i
* Fahreddin er-Râzî’nin “Mefâtîhu’l-Gayb”ı
* Kurtubî’nin “el-Câmi’ li-Ahkâmi’l-Kur’ân”ı
* İbn Hacer el-Askalânî’nin “Fethu’l-Bârî”si

@@@@@@@@

Nâs suresinde Kuran ne anlatır?

## Nas Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Nas Suresi, 6 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, insanoğlunun Allah’a sığınması gereken bazı tehlikelerden bahsetmektedir. Bu tehlikeler şunlardır:

* **İnsanların şerrinden:** Sure, insanoğlunun zulmünden ve kötülüklerinden Allah’a sığınmayı emretmektedir.
* **Cinlerin şerrinden:** Sure, cinlerin vesveselerinden ve zararlarından Allah’a sığınmayı emretmektedir.
* **Vesvese veren şeytandan:** Sure, vesvese vererek insanları günaha saptırmaya çalışan şeytandan Allah’a sığınmayı emretmektedir.

**Nas Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Allah’a her zaman sığınmalı ve O’ndan yardım dilemeliyiz.
* Dünyadaki her türlü tehlikeye karşı Allah’ın korumasına ihtiyacımız var.
* Allah’a tevekkül etmeli ve her şeyin O’nun kontrolünde olduğunu bilmeliyiz.

**Nas Suresi’nin faziletleri:**

* Nas Suresi’nin her gün okunmasının faziletli olduğuna inanılır.
* Bu surenin okunmasının Allah’ın korumasına ve rahmetine nail olunacağına inanılır.
* Nas Suresi’nin nazardan ve beladan korunmaya da vesile olacağına inanılır.

**Nas Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. De ki: “İnsanların Rabbine sığınırım.”
2. “İnsanların hükümdarına.”
3. “İnsanların İlahına.”
4. “Vesvese verip duran, sinelerde gizlenen şeytanın şerrinden.”
5. “O ki, cinlerden de insanlardan da vesvese verir.”

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

**Nas Suresi’nin önemi:**

Nas Suresi, insanoğlunun günlük hayatında karşılaşabileceği birçok tehlikeye karşı Allah’a sığınmasını emreden bir suredir. Bu sure, müminlerin Allah’a olan güvenini ve tevekkülünü artırır.

**Nas Suresi’nin faziletleri hakkında bazı rivayetler:**

* Hz. Muhammed’in (s.a.v.) “Felak ve Nas surelerini her gece üç defa okuyan kişiye, Allah Teala yetmiş meleği görevlendirir. Onlar o kişiyi, yatsı namazından sonra sabaha kadar dua ederler.” buyurduğu rivayet edilmiştir.
* Hz. Ali’nin (r.a.) “Felak ve Nas surelerini okuyan kişiye, Allah Teala cennetin sekiz kapısını açar.” buyurduğu rivayet edilmiştir.

**Nas Suresi’nin tefsiri:**

Nas Suresi’nin birçok tefsiri bulunmaktadır. Bu tefsirlerden bazıları şunlardır:

* İmam-ı Azam Ebu Hanife’nin “Tefsir-i Azam”ı
* İmam-ı Mâlik’in “Muvatta”sı
* İmam-ı Şafii’nin “Muhtasar”ı
* İmam-ı Ahmed bin Hanbel’in “Müsned”i
* Taberî’nin “Câmi’ul-Beyân”ı
* İbn Kesir’in “Tefsir-u’l-Kur’ân’ı’l-Azîm”i
* Fahreddin er-Râzî’nin “Mefâtîhu’l-Gayb”ı
* Kurtubî’nin “el-Câmi’ li-Ahkâmi’l-Kur’ân”ı
* İbn Hacer el-Askalânî’nin “Fethu’l-Bârî”si

@@@@@@@@@

Duha suresinden Nâs Suresine kadar surelerin adlarının anlamları nedir.

Duha suresinin adının anlamı nedir?
Duha suresinin adı, surenin ilk ayetinde geçen “duha” kelimesinden türemiştir. **Duha**, Arapçada **kuşluk vakti**, yani güneşin doğuşundan yaklaşık 45 dakika sonra öğle vaktine kadar olan zaman dilimini ifade eder.
Surenin ismi, bu surenin kuşluk vakti nazil olmasıyla ilişkilendirilmiştir. Bu vakit, aydınlık ve ferahlığın hakim olduğu bir vakittir. Bu nedenle surenin ismi, Hz. Muhammed’e (s.a.v.) gelen vahiy ve risaletinin getirdiği aydınlık ve ferahlık ile de ilişkilendirilebilir.
**Duha suresinin isminin anlamı:**
* **Kuşluk vakti:** Bu anlam, surenin bu vakitte nazil olmasıyla ilgilidir.
* **Aydınlık, ferahlık:** Bu anlam, vahiy ile birlikte Hz. Muhammed’e (s.a.v.) gelen huzur ve ferahlık ile ilgilidir.
* **Umut, yeni bir başlangıç:** Bu anlam, surenin Hz. Muhammed’e (s.a.v.) gelen vahiy ile birlikte yeni bir başlangıç ve ümit ışığı olmasıyla ilgilidir.
**Sonuç olarak:** Duha suresi ismi, surenin nazil olduğu vakit ve vahiy ile birlikte Hz. Muhammed’e (s.a.v.) gelen aydınlık, ferahlık ve ümit ile ilişkilendirilmiştir.
@@@@@@@@@@
İnşirah suresinin adının anlamı nedir?
İnşirah suresinin adı, surenin ilk ayetinde geçen “elem neşrah” (açmak, genişletmek) fiilinden türemiştir. Bu nedenle sure, **Şerh Suresi** olarak da bilinir.
Surenin ismi, Hz. Muhammed’e (s.a.v.) gelen vahiy ve risaletinin getirdiği ferahlık ve genişlik ile ilişkilendirilmiştir. Bu vahiy ile birlikte Hz. Muhammed’in (s.a.v.) göğsü manevi açıdan genişlemiş ve risaletinin yükünü taşımaya hazır hale gelmiştir.
**İnşirah suresinin isminin anlamı:**
* **Genişletmek, açmak:** Bu anlam, Hz. Muhammed’in (s.a.v.) göğsünün manevi açıdan genişlemesi ve risaletinin yükünü taşımaya hazır hale gelmesi ile ilgilidir.
* **Ferahlık, rahatlama:** Bu anlam, vahiy ile birlikte Hz. Muhammed’e (s.a.v.) gelen huzur ve ferahlık ile ilgilidir.
* **Kolaylık, genişlik:** Bu anlam, risaletin getirdiği kolaylık ve zorlukların aşılması ile ilgilidir.
**Sonuç olarak:** İnşirah suresi ismi, Hz. Muhammed’e (s.a.v.) gelen vahiy ve risaletinin getirdiği manevi genişleme, ferahlık ve kolaylık ile ilişkilendirilmiştir.
@@@@@@@@@
Tin suresinin adının anlamı nedir?
Tin suresinin adı, surenin ilk ayetinde geçen “tîn” kelimesinden türemiştir. **Tîn**, Arapçada **incir** anlamına gelir.
Surenin ismi, bu surenin ilk ayetinde incir ve zeytine yemin edilmesiyle ilişkilendirilmiştir. Bu meyveler, kutsallık ve bereket simgesi olarak kabul edilir. Bu nedenle surenin ismi, Allah’ın kudretinin ve nimetlerinin yüceliği ile de ilişkilendirilebilir.
**Tin suresinin isminin anlamı:**
* **Incir:** Bu anlam, surenin ilk ayetinde incir meyvesine yemin edilmesiyle ilgilidir.
* **Kutsallık, bereket:** Bu anlam, incir meyvesinin kutsallık ve bereket simgesi olmasıyla ilgilidir.
* **Allah’ın kudreti ve nimetleri:** Bu anlam, surenin Allah’ın kudretinin ve nimetlerinin yüceliğini vurgulamasıyla ilgilidir.
**Sonuç olarak:** Tin suresi ismi, surenin ilk ayetinde geçen incir meyvesi ve Allah’ın kudretinin ve nimetlerinin yüceliği ile ilişkilendirilmiştir.
@@@@@@@@
Alak suresinin adının anlamı nedir?
Alak suresinin adı, surenin ikinci ayetinde geçen “alak” kelimesinden türemiştir. **Alak**, Arapçada **kan pıhtısı, embriyo** anlamlarına gelir.
Surenin ismi, bu surenin ilk insanın (Hz. Adem) embriyo halindeyken yaratılışıyla ilgili ayetler içermesiyle ilişkilendirilmiştir. Bu ayetler, Allah’ın kudretinin ve yaratıcılığının bir göstergesi olarak kabul edilir.
**Alak suresinin isminin anlamı:**
* **Kan pıhtısı, embriyo:** Bu anlam, surenin ilk insanın embriyo halindeyken yaratılışıyla ilgili ayetler içermesiyle ilgilidir.
* **Allah’ın kudreti ve yaratıcılığı:** Bu anlam, surenin Allah’ın kudretinin ve yaratıcılığının bir göstergesi olarak kabul edilmesiyle ilgilidir.
* **Yaradılışın ilk aşaması:** Bu anlam, surenin insanın yaratılışının ilk aşaması olan embriyo halini konu almasıyla ilgilidir.
**Sonuç olarak:** Alak suresi ismi, surenin ilk insanın embriyo halindeyken yaratılışıyla ilgili ayetler ve Allah’ın kudretinin ve yaratıcılığının bir göstergesi olmasıyla ilişkilendirilmiştir.
@@@@@@@
Kadir suresinin adının anlamı nedir?
Kadir suresinin adı, surenin ilk ayetinde geçen “kadr” kelimesinden türemiştir. **Kadr**, Arapçada **değer, kıymet, şeref** anlamlarına gelir.
Surenin ismi, bu surenin Kadir Gecesi’nin faziletini ve yüceliğini anlatmasıyla ilişkilendirilmiştir. Kadir Gecesi, bin aydan daha hayırlı bir gece olarak kabul edilir ve bu gecede Allah’ın rahmeti ve mağfireti bolca tecelli eder.
**Kadir suresinin isminin anlamı:**
* **Değer, kıymet:** Bu anlam, Kadir Gecesi’nin yüceliği ve değerini ifade eder.
* **Şeref:** Bu anlam, Kadir Gecesi’nin Allah’ın rahmeti ve mağfiretiyle şereflendirilmiş bir gece olduğunu ifade eder.
* **Bin aydan daha hayırlı:** Bu anlam, Kadir Gecesi’nin faziletini ve bin aydan daha hayırlı bir gece olduğunu ifade eder.
**Sonuç olarak:** Kadir suresi ismi, surenin Kadir Gecesi’nin faziletini ve yüceliğini anlatan bir isimdir.
@@@@@@@@
Beyyine suresinin adının anlamı nedir?
Beyyine suresinin adı, surenin ilk ayetinde geçen “beyyine” kelimesinden türemiştir. **Beyyine**, Arapçada **açık delil, kesin belge** anlamlarına gelir.
Surenin ismi, bu surenin inkarcılar için apaçık bir delil ve Allah’ın birliğinin ispatı olmasıyla ilişkilendirilmiştir. Surede Allah’ın birliğine dair deliller sunulmuş ve inkarcıların bu delillere karşı koyamayacağı vurgulanmıştır.
**Beyyine suresinin isminin anlamı:**
* **Açık delil, kesin belge:** Bu anlam, surenin inkarcılar için apaçık bir delil ve Allah’ın birliğinin ispatı olmasıyla ilgilidir.
* **Allah’ın birliği:** Bu anlam, surenin Allah’ın birliğine dair deliller sunmasıyla ilgilidir.
* **İnkarcıların acizliği:** Bu anlam, surenin inkarcıların Allah’ın delilleri karşısında aciz kalacağını vurgulamasıyla ilgilidir.
**Sonuç olarak:** Beyyine suresi ismi, surenin inkarcılar için apaçık bir delil ve Allah’ın birliğinin ispatı olduğunu vurgulayan bir isimdir.
@@@@@@@@
Zilzal suresinin adının anlamı nedir?
Zilzal suresinin adı, surenin ilk ayetinde geçen “zilzal” kelimesinden türemiştir. **Zilzal**, Arapçada **deprem, sarsıntı** anlamlarına gelir.
Surenin ismi, bu surenin kıyamet gününde yerin sarsılacağı ve içindekilerin açığa çıkacağıyla ilgili ayetler içermesiyle ilişkilendirilmiştir. Bu ayetler, Allah’ın kudretinin ve hesap gününün bir göstergesi olarak kabul edilir.
**Zilzal suresinin isminin anlamı:**
* **Deprem, sarsıntı:** Bu anlam, surenin kıyamet gününde yerin sarsılacağıyla ilgili ayetler içermesiyle ilgilidir.
* **Allah’ın kudreti:** Bu anlam, surenin Allah’ın kudretinin ve hesap gününün bir göstergesi olarak kabul edilmesiyle ilgilidir.
* **Hesap günü:** Bu anlam, surenin kıyamet gününde insanların yaptıklarının hesabını vereceğini hatırlatmasıyla ilgilidir.
**Sonuç olarak:** Zilzal suresi ismi, surenin kıyamet gününde yerin sarsılacağı ve Allah’ın kudretinin ve hesap gününün bir göstergesi olduğunu vurgulayan bir isimdir.
@@@@@@@@@
Adiyat suresinin adının anlamı nedir?
Adiyat suresinin adı, surenin ilk ayetinde geçen “adiyat” kelimesinden türemiştir. **Adiyat**, Arapçada **hızlı koşan atlar** anlamına gelir.
Surenin ismi, bu surenin ilk ayette atlara yemin edilmesiyle ilişkilendirilmiştir. Atlar, savaşlarda ve diğer alanlarda önemli bir yere sahip olan ve cesaret, güç ve hız simgesi olarak kabul edilen hayvanlardır. Bu nedenle surenin ismi, Allah’ın kudretinin ve nimetlerinin yüceliği ile de ilişkilendirilebilir.
**Adiyat suresinin isminin anlamı:**
* **Hızlı koşan atlar:** Bu anlam, surenin ilk ayette atlara yemin edilmesiyle ilgilidir.
* **Cesaret, güç ve hız:** Bu anlam, atların cesaret, güç ve hız simgesi olmasıyla ilgilidir.
* **Allah’ın kudreti ve nimetleri:** Bu anlam, surenin Allah’ın kudretinin ve nimetlerinin yüceliğini vurgulamasıyla ilgilidir.
**Sonuç olarak:** Adiyat suresi ismi, surenin ilk ayette atlara yemin edilmesi ve Allah’ın kudretinin ve nimetlerinin yüceliğini vurgulamasıyla ilişkilendirilmiştir.
@@@@@@@
Karia suresinin adının anlamı nedir?
Karia suresinin adı, surenin ilk ayetinde geçen “karia” kelimesinden türemiştir. **Karia**, Arapçada **”yıkıcı ses”, “dehşet verici olay”, “kıyamet”** anlamlarına gelir.
Surenin ismi, bu surenin kıyamet gününün dehşetini ve yıkıcılığını anlatan ayetler içermesiyle ilişkilendirilmiştir. Kıyamet günü, tüm canlıların yok olacağı ve hesap gününün geleceği bir gündür. Bu nedenle surenin ismi, Allah’ın kudretinin ve azabının bir göstergesi olarak da kabul edilir.
**Karia suresinin isminin anlamı:**
* **Yıkıcı ses:** Bu anlam, kıyamet gününde kopacak olan dehşet verici sesle ilgilidir.
* **Dehşet verici olay:** Bu anlam, kıyamet gününün dehşet verici bir olay olacağını ifade eder.
* **Kıyamet:** Bu anlam, surenin kıyamet gününü anlatan ayetler içermesiyle ilgilidir.
* **Allah’ın kudreti ve azabı:** Bu anlam, surenin Allah’ın kudretinin ve azabının bir göstergesi olarak kabul edilmesiyle ilgilidir.
**Sonuç olarak:** Karia suresi ismi, surenin kıyamet gününün dehşetini ve yıkıcılığını anlatan ve Allah’ın kudretinin ve azabının bir göstergesi olduğunu vurgulayan bir isimdir.
@@@@@@@@
Tekasür suresinin adının anlamı nedir?
Tekasür suresinin adı, surenin ilk ayetinde geçen “tekâsür” kelimesinden türemiştir. **Tekâsür**, Arapçada **”çokluk yarışı”, “çoklukla övünme”** anlamlarına gelir.
Surenin ismi, bu surenin mal, mülk, evlat ve nüfus gibi dünya nimetleriyle övünmenin anlamsızlığını ve ahiret azabını anlatan ayetler içermesiyle ilişkilendirilmiştir. Bu ayetler, insanların dünya malına ve servetine aldanmamaları ve ahiret için çalışmaları gerektiğini öğütler.
**Tekasür suresinin isminin anlamı:**
* **Çokluk yarışı:** Bu anlam, insanların dünya nimetleri için birbirleriyle yarışmasını ifade eder.
* **Çoklukla övünme:** Bu anlam, insanların mal, mülk, evlat ve nüfus gibi dünya nimetleriyle övünmelerini ifade eder.
* **Dünya nimetlerinin geçiciliği:** Bu anlam, surenin dünya nimetlerinin geçici ve ahiret nimetlerinin sonsuz olduğunu vurgulamasıyla ilgilidir.
* **Ahiret azabı:** Bu anlam, surenin ahiret azabının gerçek olduğunu ve dünya malına aldananların bu azaptan kurtulamayacaklarını vurgulamasıyla ilgilidir.
**Sonuç olarak:** Tekasür suresi ismi, surenin dünya nimetleriyle övünmenin anlamsızlığını ve ahiret için çalışmanın önemini vurgulayan bir isimdir.
@@@@@@
Asr suresinin adının anlamı nedir?
Asr suresinin adı, surenin ilk ayetinde geçen “asr” kelimesinden türemiştir. **Asr**, Arapçada **”zaman”, “çağ”, “ikindi vakti”** anlamlarına gelir.
Surenin ismi, bu surenin zamanın değerini ve insanın zamanını iyi değerlendirmesi gerektiğini anlatan ayetler içermesiyle ilişkilendirilmiştir. Zaman, insan için en değerli nimetlerden biridir ve insan bu nimeti boşa harcamamalıdır. Sure, insanları zamanlarını Allah’a kulluk ve iyilik yapmaya harcamaya teşvik eder.
**Asr suresinin isminin anlamı:**
* **Zaman:** Bu anlam, surenin zamanın değerini ve insanın zamanını iyi değerlendirmesi gerektiğini vurgulamasıyla ilgilidir.
* **Çağ:** Bu anlam, surenin içinde bulunduğumuz çağın ve bu çağın getirdiği imkan ve zorlukların farkında olmamız gerektiğini vurgulamasıyla ilgilidir.
* **İkindi vakti:** Bu anlam, surenin ikindi vaktinin önemini ve bu vakitte Allah’a dua etmenin faziletini vurgulamasıyla ilgilidir.
**Sonuç olarak:** Asr suresi ismi, surenin zamanın değerini ve insanın zamanını iyi değerlendirmesi gerektiğini vurgulayan bir isimdir. Sure, insanları Allah’a kulluk ve iyilik yapmaya teşvik eder.
@@@@@@@@@
Hümeze suresinin adının anlamı nedir?
Hümeze suresinin adı, surenin ilk ayetinde geçen “hümze” kelimesinden türemiştir. **Hümze**, Arapçada **”arkadan çekiştiren, ayıplayan, malıyla övünen”** anlamlarına gelir.
Surenin ismi, bu surenin malıyla övünen, insanları ayıplayan ve gıybet edenlerin kınanması ve ahirette azap görecekleri ile ilgili ayetler içermesiyle ilişkilendirilmiştir.
**Hümeze suresinin isminin anlamı:**
* **Arkadan çekiştiren:** Bu anlam, insanların arkasından konuşan ve onları çekiştirmeyi huy edinen kimse anlamına gelir.
* **Ayıplayan:** Bu anlam, insanların kusurlarını arayan ve onları aşağılayan kimse anlamına gelir.
* **Malıyla övünen:** Bu anlam, sahip olduğu mal ve mülkle övünen ve başkalarını küçümseyen kimse anlamına gelir.
**Sonuç olarak:** Hümeze suresi ismi, surenin gıybet, ayıplama ve mal ile övünme gibi kötü huyları kınadığını ve bu huylara sahip olanların ahirette azap göreceğini vurgulayan bir isimdir.
@@@@@@@
Fil suresinin adının anlamı nedir?
Fil suresinin adı, surenin ilk ayetinde geçen “fil” kelimesinden türemiştir. **Fil**, Arapçada **”fil”** anlamına gelir.
Surenin ismi, bu surenin Kâbe’yi yıkmak için Yemen valisi Ebrehe’nin fil ordusuyla yaptığı saldırıyı ve Allah’ın bu orduyu nasıl helak ettiğini anlatan ayetler içermesiyle ilişkilendirilmiştir.
**Fil suresinin isminin anlamı:**
* **Fil:** Bu anlam, surenin Kâbe’ye saldırmak için gelen fil ordusunu konu edinmesiyle ilgilidir.
* **Allah’ın kudreti:** Bu anlam, Allah’ın Ebrehe’nin ordusunu nasıl helak ettiğini göstermesi ve Allah’ın kudretinin her şeyin üzerinde olduğunu vurgulamasıyla ilgilidir.
* **Kâbe’nin korunması:** Bu anlam, Allah’ın Kâbe’yi korumak için nasıl müdahale ettiğini göstermesi ve Kâbe’nin Allah’ın himayesinde olduğunu vurgulamasıyla ilgilidir.
**Sonuç olarak:** Fil suresi ismi, surenin Kâbe’ye saldırmak için gelen fil ordusunun Allah tarafından nasıl helak edildiğini anlatan ve Allah’ın kudretinin ve Kâbe’nin korunmasının bir göstergesi olduğunu vurgulayan bir isimdir.
@@@@@@@@
Kureyş suresinin adının anlamı nedir?
Kureyş suresinin adı, surenin ilk ayetinde geçen “Kureyş” kelimesinden türemiştir. **Kureyş**, Mekke’de yaşayan ve Hz. Muhammed’in de mensup olduğu Arap kabilesinin adıdır.
Surenin ismi, bu surenin Kureyş kabilesine Allah’ın verdiği nimetleri ve bu kabilenin bu nimetlerin şükrünü nasıl eda etmesi gerektiğini anlatan ayetler içermesiyle ilişkilendirilmiştir.
**Kureyş suresinin isminin anlamı:**
* **Kureyş kabilesi:** Bu anlam, surenin Kureyş kabilesine hitap etmesi ve bu kabilenin Allah’a şükretmesi gerektiğini vurgulamasıyla ilgilidir.
* **Allah’ın nimetleri:** Bu anlam, Allah’ın Kureyş kabilesine ticaret ve hac yoluyla verdiği nimetleri anlatan ayetler içermesiyle ilgilidir.
* **Şükür:** Bu anlam, Kureyş kabilesinin Allah’ın nimetlerine şükretmesi ve bu nimetleri iyilik yapmak için kullanması gerektiğini vurgulamasıyla ilgilidir.
**Sonuç olarak:** Kureyş suresi ismi, surenin Kureyş kabilesine Allah’ın nimetlerini hatırlatarak şükretmesi gerektiğini vurgulayan bir isimdir.
@@@@@@@
Maun suresinin adının anlamı nedir?
Maun suresinin adı, son ayetinde geçen “maun” kelimesinden türemiştir. **Maun**, Arapçada **”yardım”, “zekat”, “ihtiyaç sahiplerine verilen yardımlar”** anlamlarına gelir.
Surenin ismi, bu surenin zekat ve sadaka gibi yardımların önemini ve bu yardımları vermeyenlerin ahirette azap görecekleri ile ilgili ayetler içermesiyle ilişkilendirilmiştir.
**Maun suresinin isminin anlamı:**
* **Yardım:** Bu anlam, surenin ihtiyaç sahiplerine yardım etmenin önemini vurgulamasıyla ilgilidir.
* **Zekat:** Bu anlam, zekatın farziyetini ve zekat vermeyenlerin ahirette azap göreceklerini vurgulamasıyla ilgilidir.
* **Sadaka:** Bu anlam, sadaka vermenin faziletini ve sadaka verenlerin Allah’ın rahmetine ereceklerini vurgulamasıyla ilgilidir.
**Sonuç olarak:** Maun suresi ismi, surenin zekat ve sadaka gibi yardımların önemini vurgulayan ve bu yardımları vermeyenlerin ahirette azap göreceğini hatırlatan bir isimdir.
@@@@@@@@
Kevser suresinin adının anlamı nedir?
Kevser suresinin adı, surenin ilk ayetinde geçen “kevser” kelimesinden türemiştir. **Kevser**, Arapçada **”çok hayır ve bereket”, “cennette var olduğuna inanılan bir nehir”, “bolluk”, “çokluk”** anlamlarına gelir.
Surenin ismi, bu surenin Hz. Muhammed’e verilen kevserin ne olduğunu ve bu kevserin Hz. Muhammed’e ve ümmetine nasıl bir fayda sağlayacağını anlatan ayetler içermesiyle ilişkilendirilmiştir.
**Kevser suresinin isminin anlamı:**
* **Çok hayır ve bereket:** Bu anlam, Allah’ın Hz. Muhammed’e cennette bir nehir ve dünyada da birçok nimet verdiğini vurgulamasıyla ilgilidir.
* **Cennetteki nehir:** Bu anlam, kevserin cennette var olduğuna inanılan ve Hz. Muhammed’in ümmetine şefaat edeceğine inanılan bir nehir olduğunu vurgulamasıyla ilgilidir.
* **Bolluk ve çokluk:** Bu anlam, Allah’ın Hz. Muhammed’e ve ümmetine bolca nimet ve bereket vereceğini vurgulamasıyla ilgilidir.
**Sonuç olarak:** Kevser suresi ismi, surenin Hz. Muhammed’e verilen kevserin ne olduğunu ve bu kevserin Hz. Muhammed’e ve ümmetine nasıl bir fayda sağlayacağını anlatan bir isimdir.
@@@@@@@@
Kafirun suresinin adının anlamı nedir?
Kafirun suresinin adı, surenin ilk ayetinde geçen “kafirun” kelimesinden türemiştir. **Kafirun**, Arapçada **”inkarcılar”, “kafirler”** anlamına gelir.
Surenin ismi, bu surenin inkarcıların ve kafirlerin durumunu anlatan ve onlarla Müslümanların ilişkisini açıklayan ayetler içermesiyle ilişkilendirilmiştir.
**Kafirun suresinin isminin anlamı:**
* **İnkarcılar:** Bu anlam, surenin inkarcıların inançlarını ve Allah’ı inkar etmelerini anlatan ayetler içermesiyle ilgilidir.
* **Kafirler:** Bu anlam, kafirlerin ahirette azap göreceklerini ve Allah’ın rahmetinden uzak olacaklarını vurgulamasıyla ilgilidir.
* **Müslümanların ve inkarcıların ilişkisi:** Bu anlam, surenin Müslümanların inkarcılarla olan ilişkilerinde nasıl davranmaları gerektiğini anlatan ayetler içermesiyle ilgilidir.
**Sonuç olarak:** Kafirun suresi ismi, surenin inkarcıların ve kafirlerin durumunu anlatan ve onlarla Müslümanların ilişkisini açıklayan bir isimdir.
**Surenin diğer isimleri:**
* **Mukaşkışe:** Bu isim, surenin ilk ayetinde geçen “kul” (de ki) emrinden türemiştir.
* **İhlas:** Bu isim, surenin Allah’a ihlâsla iman etmenin önemini vurgulamasından dolayı verilmiştir.
* **Berâe:** Bu isim, surenin inkarcılardan ve şirkten uzak durmayı emretmesinden dolayı verilmiştir.
**Ayrıca:**
* Kafirun suresi, Mekke’de inmiştir.
* Altı ayetten oluşmaktadır.
* Fatiha suresinden sonra namazda her rek’atte okunan surelerden biridir.
@@@@@@@@
Nasr suresinin adının anlamı nedir?
Nasr suresinin adı, surenin ilk ayetinde geçen “nasr” kelimesinden türemiştir. **Nasr**, Arapçada **”yardım”, “zafer”, “galibiyet”** anlamlarına gelir.
Surenin ismi, bu surenin Hz. Muhammed’e ve Müslümanlara Allah’ın yardımı ve zaferinin müjdesini vermesiyle ilişkilendirilmiştir.
**Nasr suresinin isminin anlamı:**
* **Yardım:** Bu anlam, Allah’ın Hz. Muhammed’e ve Müslümanlara her zaman yardım edeceğini ve onları zafere ulaştıracağını vurgulamasıyla ilgilidir.
* **Zafer:** Bu anlam, Hz. Muhammed’in ve Müslümanların Mekke’nin fethi gibi birçok zafer kazandığını ve Allah’ın dininin yeryüzünde yayıldığını vurgulamasıyla ilgilidir.
* **Galibiyet:** Bu anlam, Allah’ın inananların her zaman galip geleceğini ve kafirlerin yenileceğini vurgulamasıyla ilgilidir.
**Sonuç olarak:** Nasr suresi ismi, surenin Hz. Muhammed’e ve Müslümanlara Allah’ın yardımı ve zaferinin müjdesini veren bir isimdir.
**Surenin diğer isimleri:**
* **Fetih:** Bu isim, surenin Mekke’nin fethinin ardından inmesi nedeniyle verilmiştir.
* **Vedâ:** Bu isim, surenin Hz. Muhammed’in vefatından kısa bir süre önce inmesi nedeniyle verilmiştir.
**Ayrıca:**
* Nasr suresi, Medine’de inmiştir.
* Üç ayetten oluşmaktadır.
* Kur’an-ı Kerim’in son suresidir.
@@@@@@@@
Tebbet suresinin adının anlamı nedir?
Tebbet suresinin adı, surenin ilk ayetinde geçen “tebbet” kelimesinden türemiştir. **Tebbet**, Arapçada **”kurusun”, “kahrolsun”** anlamlarına gelir.
Surenin ismi, bu surenin Hz. Muhammed’in amcası Ebu Leheb ve karısına beddua etmesiyle ilişkilendirilmiştir.
**Tebbet suresinin isminin anlamı:**
* **Kurusun:** Bu anlam, Ebu Leheb ve karısının ellerinin kuruması ve cehennemde azap çekmeleri için yapılan beddua ile ilgilidir.
* **Kahrolsun:** Bu anlam, Ebu Leheb ve karısının Allah’ın rahmetinden uzak ve cehennemde sonsuza kadar kalmaları için yapılan beddua ile ilgilidir.
**Sonuç olarak:** Tebbet suresi ismi, surenin Hz. Muhammed’in amcası Ebu Leheb ve karısına beddua ettiği bir isimdir.
**Surenin diğer isimleri:**
* **Leheb:** Bu isim, surenin Ebu Leheb’in ismini zikretmesi nedeniyle verilmiştir.
* **Mesed:** Bu isim, surenin Ebu Leheb’in ellerinin “mesed” (ateşten bir ip) gibi olacağını belirtmesi nedeniyle verilmiştir.
**Ayrıca:**
* Tebbet suresi, Mekke’de inmiştir.
* Beş ayetten oluşmaktadır.
* Kur’an-ı Kerim’in 111. suresidir.
@@@@@@@##
İhlâs suresinin adının anlamı nedir?
İhlâs suresinin adı, surenin **ikinci ayetinde** geçen **”ihlâs”** kelimesinden türemiştir. **İhlâs**, Arapçada **”samimi olmak”, “saf ve temiz olmak”, “Allah’a ve dinine içtenlikle bağlanmak”** anlamlarına gelir.
Surenin ismi, bu surenin **tevhid**, yani **Allah’ın birliği** inancını özlü bir şekilde ifade etmesiyle ilişkilendirilmiştir. Surede Allah’ın sıfatları ve birliği, herhangi bir şeye benzemediği ve ortağı olmadığı açıkça belirtilmiştir.
**İhlâs suresinin isminin anlamı:**
* **Samimi olmak:** Bu anlam, Allah’a ve dinine samimi bir şekilde inanmak ve ibadet etmek ile ilgilidir.
* **Saf ve temiz olmak:** Bu anlam, Allah’a ve dinine dair inanç ve amellerde şirkten ve riyadan uzak olmak ile ilgilidir.
* **Allah’a ve dinine içtenlikle bağlanmak:** Bu anlam, Allah’ı her şeyden çok sevmek ve ona itaat etmek ile ilgilidir.
**Sonuç olarak:** İhlâs suresi ismi, surenin tevhid inancını özlü bir şekilde ifade eden ve samimi bir şekilde Allah’a iman etmenin önemini vurgulayan bir isimdir.
**Surenin diğer isimleri:**
* **Esma-i Hüsna:** Bu isim, surenin Allah’ın güzel isimlerini zikretmesi nedeniyle verilmiştir.
* **Tevhid:** Bu isim, surenin tevhid inancını ana tema olarak ele alması nedeniyle verilmiştir.
* **Necat:** Bu isim, surenin tevhid inancına sarılanların cehennemden kurtulacağını ifade etmesi nedeniyle verilmiştir.
**Ayrıca:**
* İhlâs suresi, Mekke’de inmiştir.
* Dört ayetten oluşmaktadır.
* Kur’an-ı Kerim’in 112. suresidir.
* **Kul hüvallahü ehad** olarak başlayan ilk ayeti, **Kur’an-ı Kerim’in en önemli ayetlerinden biri** olarak kabul edilir.
@@@@@@@@@
Felak suresinin adının anlamı nedir?
Felak suresinin adı, surenin ilk ayetinde geçen **”felâk”** kelimesinden türemiştir. **Felâk**, Arapçada **”sabah aydınlığı”, “yarılmak”, “yarmak”, “parçalamak”, “felaket”, “musibet”** anlamlarına gelir.
Surenin ismi, **ilk ayette geçen “felâk” kelimesinin “sabah aydınlığı” anlamına gelmesiyle** ilişkilendirilmiştir. Bu anlamda sure, **insanların sabah aydınlığında Allah’a sığınması** gerektiğini öğütler.
**Felak suresinin isminin anlamı:**
* **Sabah aydınlığı:** Bu anlam, insanların sabah aydınlığında Allah’a sığınması gerektiğini ve Allah’ın her türlü şerden koruduğunu ifade eder.
* **Yarılmak:** Bu anlam, karanlığın yarılması ve sabah aydınlığının ortaya çıkması gibi, Allah’ın her türlü zorluğu ve sıkıntıyı giderebileceğini ifade eder.
* **Yarmak:** Bu anlam, Allah’ın her türlü gücü ve kudretiyle her şeyi yarattığını ve her şeye kadir olduğunu ifade eder.
* **Parçalamak:** Bu anlam, Allah’ın kafirlerin ve zalimlerin planlarını bozacağını ve onları cezalandıracağını ifade eder.
* **Felaket:** Bu anlam, Allah’ın insanları her türlü felaketten ve musibetten koruduğunu ifade eder.
* **Musibet:** Bu anlam, Allah’ın insanlara bela ve musibetler gönderse de, bunların birer imtihan olduğunu ve Allah’ın rahmetinin gazabından önce olduğunu ifade eder.
**Sonuç olarak:** Felak suresi ismi, surenin **insanların sabah aydınlığında Allah’a sığınması gerektiğini ve Allah’ın her türlü şerden koruduğunu** öğütleyen bir isimdir.
**Surenin diğer isimleri:**
* **Muavvizeteyn:** Bu isim, Felak ve Nas surelerinin birlikte okunması nedeniyle verilmiştir.
* **Cevşen:** Bu isim, surenin Allah’ın koruması ve zırhı gibi olduğunu ifade etmesi nedeniyle verilmiştir.
**Ayrıca:**
* Felak suresi, Mekke’de inmiştir.
* Beş ayetten oluşmaktadır.
* Kur’an-ı Kerim’in 113. suresidir.
* Nas suresi ile birlikte **Muavvizeteyn** olarak bilinir ve her namazın sonunda okunması tavsiye edilir.
@@@@@@@@
Nâs suresinin adının anlamı nedir?
Nâs suresinin adı, surenin her ayetinin sonunda yer alan **”nâs”** kelimesinden türemiştir. **Nâs**, Arapçada **”insanlar”** anlamına gelir.
Surenin ismi, **insanların Allah’a sığınması** gerektiğini ve Allah’ın insanları her türlü şerden koruduğunu öğütlemesiyle ilişkilendirilmiştir.
**Nâs suresinin isminin anlamı:**
* **İnsanlar:** Bu anlam, surenin insanoğlunun maruz kaldığı tehlikelere ve bu tehlikelerden korunmak için Allah’a sığınma ihtiyacına dikkat çekmesiyle ilgilidir.
* **Allah’a sığınmak:** Bu anlam, insanların her türlü zorluk ve sıkıntıda Allah’a sığınması gerektiğini ve Allah’ın her zaman yardım edeceğini ifade eder.
* **Allah’ın koruması:** Bu anlam, Allah’ın insanları her türlü şerden ve kötülükten koruduğunu ve onlara huzur ve güven verdiğini ifade eder.
**Sonuç olarak:** Nâs suresi ismi, **insanların Allah’a sığınması gerektiğini ve Allah’ın insanları her türlü şerden koruduğunu** öğütleyen bir isimdir.
**Surenin diğer isimleri:**
* **Muavvizeteyn:** Bu isim, Felak ve Nas surelerinin birlikte okunması nedeniyle verilmiştir.
* **Cevşen:** Bu isim, surenin Allah’ın koruması ve zırhı gibi olduğunu ifade etmesi nedeniyle verilmiştir.
**Ayrıca:**
* Nâs suresi, Mekke’de inmiştir.
* Altı ayetten oluşmaktadır.
* Kur’an-ı Kerim’in 114. ve son suresidir.
* Felak suresi ile birlikte **Muavvizeteyn** olarak bilinir ve her namazın sonunda okunması tavsiye edilir.

Loading

No ResponsesMart 5th, 2024

Duha Suresinden Nâs Suresine kadar kuran ne anlatır?

Duha Suresinden Nâs Suresine kadar kuran ne anlatır?
Duha Suresi’nden Nas Suresi’ne kadar Kur’an-ı Kerim’in birçok önemli teması işlenir. Bu temaların bazılarını şu şekilde sıralayabiliriz:

**Temel İnançlar:**

* **Tevhid:** Allah’ın birliği ve tek ilah olduğu vurgulanır.
* **Resullük:** Hz. Muhammed’in son peygamber olduğu ve Allah’ın elçisi olduğu belirtilir.
* **Ahiret:** Ahiret hayatının gerçekliği ve hesap gününün varlığı anlatılır.
* **Melekler:** Meleklerin varlığı ve görevleri hakkında bilgiler verilir.
* **Kitaplar:** Kutsal kitapların vahyedildiği ve Allah’ın kelamı olduğu ifade edilir.

**Ahlaki İlkeler:**

* **İyilik ve doğruluk:** İyilik yapmanın, dürüst davranmanın ve adaleti gözetmenin önemi vurgulanır.
* **Sabır ve tahammül:** Zorluklar karşısında sabırlı ve tahammüllü olmanın önemi belirtilir.
* **Affetme ve hoşgörü:** Affedici ve hoşgörülü olmanın faziletleri anlatılır.
* **Cömertlik ve yardımseverlik:** Cömert davranmanın ve ihtiyaç sahiplerine yardım etmenin önemi vurgulanır.

**Toplumsal Düzen:**

* **Aile ve aile içi ilişkiler:** Ailenin önemi, aile bireyleri arasındaki hak ve sorumluluklar hakkında bilgiler verilir.
* **Ekonominin adil olması:** Zekat ve sadaka gibi kurumlar aracılığıyla adil bir ekonomik düzenin sağlanması teşvik edilir.
* **Sosyal adalet:** Toplumda adalet ve eşitliğin sağlanması vurgulanır.
* **Savaş ve barış:** Savaşın sadece çaresizlik durumunda mübah olduğu ve barışın önemi belirtilir.

**Kişisel Gelişim:**

* **Allah’a tevekkül:** Allah’a güvenmenin ve dayanmanın önemi vurgulanır.
* **Dua ve zikir:** Dua etmenin ve Allah’ı zikretmenin faziletleri anlatılır.
* **Günahlardan kaçınmak:** Günahlardan kaçınmanın ve tövbe etmenin önemi belirtilir.
* **Allah’a şükür etmek:** Allah’ın nimetlerine karşı şükredici olmanın önemi vurgulanır.

Duha Suresi’nden Nas Suresi’ne kadar Kur’an-ı Kerim’de işlenen bu temalar, insan hayatının her alanını kapsar ve Müslümanların nasıl bir hayat yaşamaları gerektiği konusunda rehberlik sunar.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@

Duha suresinde Kuran ne anlatır?

Duha Suresi, 11 ayetten oluşan ve Mekke’de indirilen bir suredir. Sure, Hz. Muhammed’e Allah’ın rahmetini ve nimetlerini hatırlatarak onu teselli etmektedir.

Surenin ana temaları şunlardır:

* **Allah’ın rahmeti ve nimetleri:** Sure, Hz. Muhammed’e Allah’ın onu yetim ve yoksulken nasıl koruduğunu ve ona nasıl nimetler verdiğini hatırlatır.
* **Sabır ve tahammül:** Sure, Hz. Muhammed’e müşriklerin eziyetlerine karşı sabırlı ve tahammüllü olması gerektiğini öğütler.
* **Şükür:** Sure, Hz. Muhammed’e Allah’ın nimetlerine karşı şükretmesi gerektiğini öğütler.
* **Yetime ve yoksula yardım:** Sure, Hz. Muhammed’e yetime ve yoksula yardım etmesi gerektiğini öğütler.

Duha Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:

* Allah her zaman kullarının yanındadır ve onları korur.
* Zorluklar karşısında sabırlı ve tahammüllü olmalıyız.
* Allah’ın nimetlerine karşı şükretmeliyiz.
* Yetime ve yoksula yardım etmeliyiz.

Duha Suresi, Hz. Muhammed’e ve tüm Müslümanlara Allah’ın rahmetinin ve nimetlerinin sonsuz olduğunu hatırlatan bir suredir. Sure, zorluklar karşısında sabırlı ve tahammüllü olmanın ve Allah’ın nimetlerine karşı şükretmenin önemini vurgulamaktadır.

**Duha Suresi’nin faziletleri:**

* Duha Suresi’ni okuyanın Allah’ın rahmetine ve nimetlerine mazhar olacağına inanılır.
* Duha Suresi’ni okuyanın günahlarının affedileceğine inanılır.
* Duha Suresi’ni okuyanın maddi ve manevi sıkıntılarının giderileceğine inanılır.

**Duha Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Güneşin kuşluk vaktine yemin ederim.
2. Karanlığın çökmesine de yemin ederim.
3. Doğrusu, bu Kur’an, şerefli bir elçinin sözüdür.
4. Güçlü ve kudretli olan, Arş’ın sahibi katında itibarlı bir elçinin sözüdür.
5. O, sizin içinizden bir adam değildir. O, apaçık bir uyarıcıdır.
6. Allah, her şeyi bilir.
7. Muhammed, sana Rabbinin nimetlerini hatırlatmıyor mu?
8. Seni yetim bulup barındırmadı mı?
9. Seni yol bilmez bulup yola iletmedi mi?
10. Seni yoksul bulup zengin etmedi mi?
11. Öyleyse, yetimi sakın horlama.
12. Dilenciyi de azarlama.
13. Rabbinin nimetini de anbean zikret.

@@@@@@@@

İnşirah suresinde Kuran ne anlatır?

İnşirah Suresi, 8 ayetten oluşan ve Mekke’de indirilen bir suredir. Sure, Hz. Muhammed’e Allah’ın rahmetini ve nimetlerini hatırlatarak onu teselli etmektedir.

Surenin ana temaları şunlardır:

* **Allah’ın rahmeti ve nimetleri:** Sure, Hz. Muhammed’e Allah’ın onu nasıl rahatlattığını ve ona nasıl nimetler verdiğini hatırlatır.
* **Peygamberlik görevinin kolaylaştırılması:** Sure, Hz. Muhammed’e peygamberlik görevinin zorluklarının hafifletileceğini müjdeler.
* **Sabır ve tahammül:** Sure, Hz. Muhammed’e sabırlı ve tahammüllü olması gerektiğini öğütler.
* **Şükür:** Sure, Hz. Muhammed’e Allah’ın nimetlerine karşı şükretmesi gerektiğini öğütler.

İnşirah Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:

* Allah her zaman kullarının yanındadır ve onları korur.
* Zorluklar karşısında sabırlı ve tahammüllü olmalıyız.
* Allah’ın nimetlerine karşı şükretmeliyiz.

**İnşirah Suresi’nin faziletleri:**

* İnşirah Suresi’ni okuyanın Allah’ın rahmetine ve nimetlerine mazhar olacağına inanılır.
* İnşirah Suresi’ni okuyanın günahlarının affedileceğine inanılır.
* İnşirah Suresi’ni okuyanın maddi ve manevi sıkıntılarının giderileceğine inanılır.

**İnşirah Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Senin göğsünü açmadık mı?
2. Senden belini büken yükünü indirmedik mi?
3. O yük ki, senin sırtını bükmüştü.
4. Rabbinin ismini yücelt.
5. Namazda sadece Rabbine yalvar.
6. Doğrusu, O, her şeyi yaratan ve yok edendir.
7. O, gaybı da, şehâdeti de bilir. O, mutlak güç sahibidir, esirgeyicidir.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@

Tin suresinde Kuran ne anlatır?

Tin Suresi, 8 ayetten oluşan ve Mekke’de indirilen bir suredir. Sure, insanın yaratılışının yüceliğini ve ahirette hesap vereceğini anlatmaktadır.

Surenin ana temaları şunlardır:

* **İnsanın yüce yaratılışı:** Sure, insanın en güzel şekilde yaratıldığını ve Allah’ın ona birçok nimet verdiğini vurgular.
* **Ahiret ve hesap günü:** Sure, ahiretin gerçek olduğunu ve insanların yaptıklarının hesabını vereceğini hatırlatır.
* **İyilik ve kötülük:** Sure, insanların iyilik yapmaları ve kötülüklerden kaçınmaları gerektiğini öğütler.

Tin Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:

* Allah her şeye kadirdir ve insanı en güzel şekilde yaratmıştır.
* İnsanlar yaptıklarının hesabını verecektir.
* İyilik yapmalı ve kötülüklerden kaçınmalıyız.

**Tin Suresi’nin faziletleri:**

* Tin Suresi’ni okuyanın Allah’ın rahmetine ve nimetlerine mazhar olacağına inanılır.
* Tin Suresi’ni okuyanın günahlarının affedileceğine inanılır.
* Tin Suresi’ni okuyanın maddi ve manevi sıkıntılarının giderileceğine inanılır.

**Tin Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. İncire, zeytine,
2. Sina Dağı’na,
3. Bu emin şehre (Mekke’ye) yemin ederim ki,
4. Biz insanı en güzel bir biçimde yarattık.
5. Sonra onu aşağıların aşağısına (cehenneme) çevirdik.
6. Ancak iman edip salih ameller işleyenler başka. Onlar için kesintisiz bir mükafat vardır.
7. O halde seni Rabbinin hangi yalanıyla yalanlıyorlar?
8. O, hükümranlık ve azap sahibi değil midir?

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@@

Alak suresinde Kuran ne anlatır?

Alak Suresi, 19 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Bu sure, Kur’an-ı Kerim’in ilk nazil olan ayetlerini içerir. Sure, okuma ve öğrenmenin önemini vurgulamaktadır.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Okuma ve öğrenmenin önemi:** Sure, insanlara okumayı ve öğrenmeyi emreder.
* **Allah’ın yaratması:** Sure, Allah’ın insanı alak (asılıp tutunan zigot) dan yarattığını vurgular.
* **İlim ve irfan:** Sure, ilmin ve irfanın önemini vurgular.
* **Kalemin rolü:** Sure, kalemin bilgi ve ilim aktarımındaki rolünü vurgular.

**Alak Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Okuma ve öğrenme, Allah’ın emridir ve hayatımızda önemli bir yere sahip olmalıdır.
* Allah, her şeyin yaratıcısıdır ve insan da onun en mükemmel eseridir.
* İlim ve irfan, insan için en değerli hazinelerdir.
* Kalem, bilgi ve ilim aktarımında önemli bir araçtır.

**Alak Suresi’nin faziletleri:**

* Alak Suresi’ni okuyanın Allah’ın rahmetine ve nimetlerine mazhar olacağına inanılır.
* Alak Suresi’ni okuyanın günahlarının affedileceğine inanılır.
* Alak Suresi’ni okuyanın hafızasının güçleneceğine ve ilminin artacağına inanılır.

**Alak Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Yaratan Rabbinin adıyla oku!
2. O, insanı alak’tan (asılıp tutunan zigottan) yarattı.
3. Oku! Rabbin sonsuz kerem sahibidir.
4. O, kalemle (yazmayı) öğretendir.
5. İnsana bilmediğini öğretendir.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@

Kadir suresinde Kuran ne anlatır?

Kadir Suresi, 5 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, Kadir Gecesi’nin faziletini anlatmaktadır.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Kadir Gecesi:** Sure, Kadir Gecesi’nin bin aydan daha hayırlı olduğunu vurgular.
* **Meleklerin inmesi:** Sure, Kadir Gecesi’nde meleklerin ve Cebrail’in yeryüzüne indiğini belirtir.
* **Rahmet ve bereket:** Sure, Kadir Gecesi’nin rahmet ve bereket dolu bir gece olduğunu vurgular.
* **Dua ve namaz:** Sure, Kadir Gecesi’nin dua ve namaz kılmak için en faziletli gece olduğunu belirtir.

**Kadir Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Kadir Gecesi, çok faziletli bir gecedir ve bu geceyi en iyi şekilde değerlendirmeliyiz.
* Bu gecede dua ve namaz kılmak, Allah’ın rahmetine ve mağfiretine erişmek için büyük bir fırsattır.
* Kadir Gecesi’ni, tefekkür ve muhasebe yapmak için de değerlendirmeliyiz.

**Kadir Suresi’nin faziletleri:**

* Kadir Suresi’ni okuyanın Kadir Gecesi’ni ihya etmiş gibi sevap alacağına inanılır.
* Bu sureyi okuyanın günahlarının affedileceğine ve Allah’ın rahmetine mazhar olacağına inanılır.
* Kadir Suresi’ni okuyanın maddi ve manevi sıkıntılarının giderileceğine inanılır.

**Kadir Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Gerçekten, biz onu (Kur’an’ı) Kadir Gecesi’nde indirdik.
2. Kadir Gecesi’nin ne olduğunu bilir misin?
3. Kadir Gecesi, bin aydan daha hayırlıdır.
4. O gece, melekler ve Ruh (Cebrail), Rabbinin izniyle her bir iş için inerler.
5. O gece, fecrin doğuşuna kadar esenliktir.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@@

Beyyine suresinde Kuran ne anlatır?

## Beyyine Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Beyyine Suresi, 8 ayetten oluşan ve Medine’de inen bir suredir. Sure, inkarcıların durumundan ve Allah’a inanıp kulluk görevini yerine getirenlerin ebedi cennette kalacaklarından bahseder.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **İman ve inkar:** Sure, inkarcıların tutumlarını eleştirir ve onların sonunun hüsran olacağını vurgular.
* **Allah’a teslimiyet:** Sure, Allah’a inanmanın ve ona teslim olmanın önemini vurgular.
* **Ebedi cennet:** Sure, Allah’a inanan ve ona kulluk edenlerin ebedi cennette kalacaklarını müjdeler.
* **Peygamberlik mührü:** Sure, Hz. Muhammed’in son peygamber olduğunu ve ondan sonra peygamber gelmeyeceğini belirtir.

**Beyyine Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Allah’a inanmak ve ona teslim olmak, insan hayatının en önemli gayesidir.
* İnkarcıların tutumlarından ibret almalı ve Allah’ın yolundan ayrılmamalıyız.
* Allah’a inanan ve ona kulluk edenler, ebedi cennet ile müjdelenmiştir.
* Hz. Muhammed, Allah’ın son peygamberidir ve ondan sonra peygamber gelmeyecektir.

**Beyyine Suresi’nin faziletleri:**

* Beyyine Suresi’ni okuyanın Allah’ın rahmetine ve nimetlerine mazhar olacağına inanılır.
* Bu sureyi okuyanın günahlarının affedileceğine ve Allah’ın rızasını kazanacağına inanılır.
* Beyyine Suresi’ni okuyanın maddi ve manevi sıkıntılarının giderileceğine inanılır.

**Beyyine Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Ehl-i kitap ve müşriklerden hakkı inkâr edenler, kendilerine açık bir belge ve Allah tarafından gönderilen, tertemiz sayfaları okuyan bir elçi gelinceye kadar (inkârcılıktan) ayrılacak değillerdir.
2. O elçi, Allah’ın emriyle onlara, içinde hikmetli âyetler bulunan, tertemiz sahifeler getirir.
3. Ehl-i kitap ve müşriklerden bir kısmı, Rabbinin izni olmadan, sırf hevâ ve heveslerine uyarak o elçiden yüz çevirmediler mi? Onların vay haline!
4. Allah, zulmeden bir kavmi asla hidayete erdirmez.
5. Onlar, Allah’ın azabından kurtulacaklarını mı umuyorlar? Halbuki, bizden önceki geçmiş ümmetlere de peygamberlerimiz gelmişti. Onlar da Allah’ın azabını tattılar. Andolsun ki Allah, sözünden dönmez.
6. Sen, onların şehirlerinde dolaşmadın mı? Kendilerinden öncekilerin nasıl bir sonuca uğradıklarını görmedin mi? Onları helak ettik ve arkalarından başka nesiller getirdik.
7. İşte bunlar, yaptıkları şeyler yüzünden cezalandırıldılar. Allah’ın azabı çok çetin ve elemlidir.
8. Bu, Allah’ın, peygamberlerine indirdiği âyetleri inkar edenleri uyarmak ve kalplerinde iman bulunanları pekiştirmek içindir. Allah, alim ve hakimdir.
9. Allah, inkar edenlerin ve Allah’ın yolundan saptıranların amellerini boşa çıkaracaktır.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@@

Zilzal suresinde Kuran ne anlatır?

## Zilzal Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Zilzal Suresi, 8 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, kıyamet gününün dehşetini ve insanların o günkü durumunu anlatmaktadır.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Kıyamet günü:** Sure, kıyamet gününün yaklaştığını ve o günün çok dehşetli olacağını vurgular.
* **Hesap günü:** Sure, kıyamet gününün insanların yaptıklarının hesabını verecekleri bir gün olduğunu belirtir.
* **Amel defterleri:** Sure, insanların dünyada yaptıklarının yazılı olduğu amel defterlerinin o gün açılacağını ve herkesin yaptıklarının karşılığını göreceğini vurgular.
* **Cennet ve cehennem:** Sure, Allah’a inanan ve ona kulluk edenlerin cennete, inkarcıların ise cehenneme gideceğini belirtir.

**Zilzal Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Kıyamet günü bir gerçektir ve o güne hazır olmalıyız.
* Dünyada yaptığımız her şeyin hesabını vereceğimizi unutmamalıyız.
* Allah’a inanmalı ve ona kulluk etmeliyiz ki cennete girebilelim.

**Zilzal Suresi’nin faziletleri:**

* Zilzal Suresi’ni okuyanın kıyamet gününün dehşetinden emin olacağına inanılır.
* Bu sureyi okuyanın günahlarının affedileceğine ve Allah’ın rahmetine mazhar olacağına inanılır.
* Zilzal Suresi’ni okuyanın maddi ve manevi sıkıntılarının giderileceğine inanılır.

**Zilzal Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Yer, zelzelesiyle sarsıldığı zaman.
2. Yer, ağırlıklarını (içindekileri) dışarı attığı zaman.
3. İnsan, “Ne oluyor buna?” diyeceği zaman.
4. O gün, yer, haberlerini verecektir.
5. Rabbinin ona vahyettiği gibi.
6. O gün, insanlar amellerini tek tek görmek için bölük bölük gelirler.
7. Kim zerre kadar bir hayır işlemişse onu görür.
8. Kim zerre kadar bir şer işlemişse onu da görür.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@@@

Adiyat suresinde Kuran ne anlatır?

## Adiyat Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Adiyat Suresi, 11 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, savaş atlarının koşuşturmasından ve cihadın öneminde bahseder.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Cihad:** Sure, cihadın önemini ve Allah yolunda savaşanların mükafatını vurgular.
* **Savaş atları:** Sure, savaş atlarının koşuşturmasından ve savaştaki rolünden bahseder.
* **Cömertlik:** Sure, cömertliğin önemini ve cömertlerin Allah katındaki değerini vurgular.
* **Allah’ın kudreti:** Sure, Allah’ın kudretinin ve azabının büyüklüğünü hatırlatır.

**Adiyat Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Cihad, Allah yolunda yapılan bir mücadeledir ve mücahitler Allah katında çok yücedir.
* Cömert olmak, Allah’ın hoşuna giden bir davranıştır ve cömertler Allah katında mükafatlandırılacaktır.
* Allah’ın kudreti sonsuzdur ve ona karşı gelmek tehlikelidir.

**Adiyat Suresi’nin faziletleri:**

* Adiyat Suresi’ni okuyanın Allah’ın rahmetine ve nimetlerine mazhar olacağına inanılır.
* Bu sureyi okuyanın günahlarının affedileceğine ve Allah’ın rızasını kazanacağına inanılır.
* Adiyat Suresi’ni okuyanın maddi ve manevi sıkıntılarının giderileceğine inanılır.

**Adiyat Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Sabaha yemin ederim.
2. Hızla soluyan atlara yemin ederim.
3. Kıvılcımlar saçarak atılanlara yemin ederim.
4. Sabahleyin akın edenlere yemin ederim.
5. Böylece toz dumanı çıkararak kalabalık bir topluluk oluştururlar.
6. Sonra o gün, zor bir gün olacaktır.
7. İnsanlar için birbiriyle çekişme günü olacaktır.
8. Yüzler o gün kapkara olacaktır.
9. Çalışmalar boşa gitmiş olacaktır.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@@

Karia suresinde Kuran ne anlatır?

## Karia Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Karia Suresi, 11 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, kıyamet gününün dehşetini ve o günkü insanların durumunu anlatmaktadır.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Kıyamet günü:** Sure, kıyamet gününün yaklaştığını ve o günün çok dehşetli olacağını vurgular.
* **Hesap günü:** Sure, kıyamet gününün insanların yaptıklarının hesabını verecekleri bir gün olduğunu belirtir.
* **Amel defterleri:** Sure, insanların dünyada yaptıklarının yazılı olduğu amel defterlerinin o gün açılacağına ve herkesin yaptıklarının karşılığını göreceğini vurgular.
* **Cennet ve cehennem:** Sure, Allah’a inanan ve ona kulluk edenlerin cennete, inkarcıların ise cehenneme gideceğini belirtir.

**Karia Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Kıyamet günü bir gerçektir ve o güne hazır olmalıyız.
* Dünyada yaptığımız her şeyin hesabını vereceğimizi unutmamalıyız.
* Allah’a inanmalı ve ona kulluk etmeliyiz ki cennete girebilelim.

**Karia Suresi’nin faziletleri:**

* Karia Suresi’ni okuyanın kıyamet gününün dehşetinden emin olacağına inanılır.
* Bu sureyi okuyanın günahlarının affedileceğine ve Allah’ın rahmetine mazhar olacağına inanılır.
* Karia Suresi’ni okuyanın maddi ve manevi sıkıntılarının giderileceğine inanılır.

**Karia Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. O vurucudan (kıyametten) soruyorlar.
2. Nedir o vurucu?
3. Rabbinin azabı hafif değildir.
4. O gün insanlar, dağılmış çekirgeler gibi.
5. O gün, gökyüzü erimiş maden gibi.
6. Dağlar, atılmış renkli yün gibi.
7. Kim iyilik yaparsa, ona ondan daha iyisi vardır.
8. Kim kötülük yaparsa, onun için bir misli vardır.
9. O gün, hiçbir insan zulme uğramaz.
10. Andolsun ki, cehennem apaçık bir gerçektir.
11. Allah’a karşı gelmekten sakınanlar için, içinde zemin altlarından ırmaklar akan cennetler vardır.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@@

Tekasür suresinde Kuran ne anlatır?

## Tekasür Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Tekasür Suresi, 8 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, dünya malına ve çoğalmaya olan düşkünlüğün tehlikelerini anlatmaktadır.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Dünya malına düşkünlük:** Sure, insanların dünya malına ve çoğalmaya olan düşkünlüğünü eleştirir.
* **Hesap günü:** Sure, insanların dünyada yaptıklarının hesabını verecekleri bir gün olduğunu belirtir.
* **Ahiretin önemi:** Sure, ahiretin önemini ve dünya malının geçiciliğini vurgular.
* **Allah’a tevekkül:** Sure, insanların Allah’a tevekkül etmesi gerektiğini ve dünya malına güvenmemesi gerektiğini öğütler.

**Tekasür Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Dünya malı geçicidir ve ona çok fazla önem vermemeliyiz.
* Asıl önemli olan ahiret hayatımızdır ve ona göre hazırlıklı olmalıyız.
* Allah’a tevekkül etmeli ve dünya malına güvenmemeliyiz.

**Tekasür Suresi’nin faziletleri:**

* Tekasür Suresi’ni okuyanın dünya malına ve çoğalmaya olan düşkünlüğünün azalacağına inanılır.
* Bu sureyi okuyanın ahiret için çalışmaya teşvik edileceğine inanılır.
* Tekasür Suresi’ni okuyanın Allah’ın rahmetine ve nimetlerine mazhar olacağına inanılır.

**Tekasür Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Birbirinizle övünmek için mal ve evlat çoğaltmakla meşgul oldunuz.
2. Ta ki kabirlere varıncaya kadar.
3. Hayır, öyle değil! Yakında bileceksiniz.
4. Hayır, tekrar hayır! Yakında bileceksiniz.
5. Andolsun ki, o cehennem, apaçık bir gerçektir.
6. O gün, insan, işlediklerini ve yapmadıklarını hatırlar.
7. Hayır, insan, bencildir.
8. Kendisine bir sıkıntı dokunduğunda yalvarır.
9. Fakat ona bir nimet verdiğimizde, “Bu bana ancak bilgimden dolayı verildi” der.
10. Hayır, o bir imtihandır, fakat çoğu bunu bilmez.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@@@

Asr suresinde Kuran ne anlatır?

## Asr Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Asr Suresi, 3 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, zamana yemin ederek insanların ziyanda olduğunun, ancak iman eden, salih amel işleyen, birbirlerine hakkı ve sabrı tavsiye edenlerin bu ziyandan kurtulacağının mesajını verir.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Zamanın önemi:** Sure, zamana yemin ederek zamanın ne kadar değerli olduğunu ve onu iyi değerlendirmenin önemini vurgular.
* **İnsanın ziyanda olması:** Sure, insanların çoğu zamanını boşa harcadığını ve ahiret için çalışmadığını, bu nedenle ziyanda olduğunu belirtir.
* **Kurtuluşun yolu:** Sure, kurtuluşun iman etmek, salih amel işlemek ve birbirlerine hakkı ve sabrı tavsiye etmek olduğunu vurgular.

**Asr Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Zaman çok değerlidir ve onu iyi değerlendirmeliyiz.
* Ahiret için çalışmalı ve dünya hayatına aldanmamalıyız.
* Birbirimize hakkı ve sabrı tavsiye etmeliyiz.

**Asr Suresi’nin faziletleri:**

* Asr Suresi’nin her gün okunmasının faziletli olduğuna inanılır.
* Bu surenin okunmasının ömrü uzatacağına, günahları affedileceğine ve Allah’ın rahmetine mazhar olunacağına inanılır.
* Asr Suresi’nin zorlukları ve sıkıntıları gidermeye vesile olduğuna da inanılır.

**Asr Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Asra yemin ederim ki,
2. İnsan gerçekten ziyandadır.
3. Ancak iman edip salih amel işleyenler, birbirlerine hakkı ve sabrı tavsiye edenler müstesna.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@

Hümeze suresinde Kuran ne anlatır?

## Hümeze Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Hümeze Suresi, 9 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, insanlara karşı kibirli ve aşağılayıcı davranan kişileri eleştirir ve onları Allah’ın azabıyla uyarır.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Kibir ve aşağılama:** Sure, insanlara karşı kibirli ve aşağılayıcı davranmanın çirkin bir davranış olduğunu ve Allah’ın hoşuna gitmediğini vurgular.
* **Mal ve evlatla övünme:** Sure, mal ve evlatla övünmenin de bir kibir göstergesi olduğunu ve Allah’ın razı olmadığını belirtir.
* **Allah’ın azabı:** Sure, kibirli ve aşağılayıcı davranan kişilerin Allah’ın azabıyla cezalandırılacağını belirtir.

**Hümeze Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Kibirli ve aşağılayıcı davranmaktan kaçınmalıyız.
* İnsanlara karşı nazik ve saygılı davranmalıyız.
* Mal ve evlatla övünmemeliyiz.

**Hümeze Suresi’nin faziletleri:**

* Hümeze Suresi’nin her gün okunmasının faziletli olduğuna inanılır.
* Bu surenin okunmasının kibirli ve aşağılayıcı davranışlardan uzaklaşmaya yardımcı olacağına inanılır.
* Hümeze Suresi’nin Allah’ın rahmetine ve nimetlerine mazhar olunacağına da inanılır.

**Hümeze Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. De ki: “Mal ve evlatlarıyla övünen o adamın vay haline!”
2. O, insanların gıybetini yapar ve ayıplarını açığa vurur.
3. O, malını çok cimridir.
4. Kendisinin çok yüce olduğunu sanır.
5. Hayır, andolsun ki o, Hutame’ye atılacaktır.
6. Hutame nedir bilir misin?
7. O, alevli bir ateştir.
8. Kalplerin üzerine kapanacaktır.
9. O, uzatılmış bir zincirdir.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@@

Fil suresinde Kuran ne anlatır?

## Fil Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Fil Suresi, 5 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, Kabe’yi yıkmak için Yemen valisi Ebrehe’nin fil ordusuyla Mekke’ye yaptığı saldırıyı ve bu saldırının Allah tarafından nasıl engellendiğini anlatmaktadır.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Allah’ın kudreti:** Sure, Allah’ın kudretinin sonsuz olduğunu ve her şeye gücü yettiğini gösteren bir olayı anlatmaktadır.
* **Kabe’nin korunması:** Sure, Allah’ın Kabe’yi koruduğunu ve onu yıkmak isteyenlerin planlarını boşa çıkardığını göstermektedir.
* **İman ve tevekkül:** Sure, müminlerin Allah’a inanmaları ve ona tevekkül etmeleri gerektiği mesajını vermektedir.

**Fil Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Allah’ın kudreti her şeyin üzerindedir ve ona karşı gelmek imkansızdır.
* Allah, Kabe’yi ve müminleri korumaktadır.
* Müminler, Allah’a inanmalı ve ona tevekkül etmelidir.

**Fil Suresi’nin faziletleri:**

* Fil Suresi’nin her gün okunmasının faziletli olduğuna inanılır.
* Bu surenin okunmasının Allah’ın kudretini ve korumasını hatırlatacağına inanılır.
* Fil Suresi’nin zorlukları ve sıkıntıları gidermeye vesile olduğuna da inanılır.

**Fil Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Fil sahiplerinin fil ile neler yaptıklarını görmedin mi?
2. Onları (Kabe’yi) yıkmak için plan yapmamışlar mıydı?
3. Rabbin, onların tuzağını boşa çıkarmadı mı?
4. Üzerlerine ebabil kuşları sürükledi.
5. Onlara pişmiş kilden taşlar fırlattı.
6. Onları, yenmiş ekin yaprağına benzetti.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@@

Kureyş suresinde Kuran ne anlatır?

## Kureyş Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Kureyş Suresi, 4 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, Kureyş kabilesinin ticaret için kışın Yemen’e, yazın ise Şam’a yaptıkları seyahatleri ve bu seyahatlerin onlara Allah’ın bir nimeti olduğunu anlatmaktadır.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Allah’ın nimetleri:** Sure, Allah’ın Kureyş kabilesine verdiği nimetleri hatırlatmaktadır.
* **Ticaretin önemi:** Sure, ticaretin önemini ve insanların geçimini sağlamada oynadığı rolü vurgulamaktadır.
* **Şükür:** Sure, Allah’ın nimetlerine şükretmenin önemini vurgular.

**Kureyş Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Allah’ın nimetlerine karşı şükretmeliyiz.
* Ticaret, insanların geçimini sağlamada önemli bir rol oynar.
* Allah’ın rızasını kazanmak için çalışmalıyız.

**Kureyş Suresi’nin faziletleri:**

* Kureyş Suresi’nin her gün okunmasının faziletli olduğuna inanılır.
* Bu surenin okunmasının Allah’ın nimetlerini hatırlatacağına ve şükretmeye teşvik edeceğine inanılır.
* Kureyş Suresi’nin rızık ve bereketi artıracağına da inanılır.

**Kureyş Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Kureyş’in Kış ve Yaz seferlerinden dolayı emniyette olmalarını sağlayan Rabbine kulluk etsinler.
2. Onları doyuran ve korkudan emin kılan Rabbine kulluk etsinler.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@

Maun suresinde Kuran ne anlatır?

## Maun Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Maun Suresi, 7 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, dilenciyi azarlayan ve yetim hakkını yiyen kişileri eleştirir ve onları Allah’ın azabıyla uyarır.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Yetim hakkı:** Sure, yetim hakkının yenmemesi gerektiğini ve yetim gözetilmesi gerektiğini vurgular.
* **Dilenciyi azarlama:** Sure, dilenciyi azarlayan ve ona yardım etmeyen kişileri eleştirir.
* **Hesap günü:** Sure, insanların yaptıklarının hesabını verecekleri bir gün olduğunu belirtir.

**Maun Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Yetimlere karşı merhametli ve şefkatli olmalıyız.
* Dilencilere yardım etmeli ve onları azarlamamalıyız.
* Allah’ın rızasını kazanmak için çalışmalıyız.

**Maun Suresi’nin faziletleri:**

* Maun Suresi’nin her gün okunmasının faziletli olduğuna inanılır.
* Bu surenin okunmasının yetim hakkını gözetmeye ve dilencilere yardım etmeye teşvik edeceğine inanılır.
* Maun Suresi’nin Allah’ın rahmetine ve nimetlerine mazhar olunacağına da inanılır.

**Maun Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Dini yalanlayanı gördün mü?
2. İşte o, yetimi iterek kazar.
3. Yoksula da yedirmeye teşvik etmez.
4. Yazıklar olsun o namaz kılanlara!
5. Ki onlar namazlarında gaflet içindedirler.
6. Gösteriş yaparlar.
7. Yoksulun ihtiyacını da reddederler.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@

Kevser suresinde Kuran ne anlatır?

## Kevser Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Kevser Suresi, 3 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, Hz. Muhammed’e Kevser denilen bir cennet nehri ve bol nimetler vadedilmektedir.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Kevser:** Sure, Hz. Muhammed’e verilecek olan Kevser adında bir cennet nehri ve bol nimetler vadedilmektedir.
* **Namaz ve şükür:** Sure, Hz. Muhammed’e namaz kılması ve Allah’a şükretmesi emredilmektedir.
* **Düşmanlara karşı zafer:** Sure, Hz. Muhammed’in ve onun ümmetinin düşmanlarına karşı zafer kazanacağına dair bir müjdedir.

**Kevser Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Allah’a şükretmeli ve namaz kılmalıyız.
* Allah’ın bize verdiği nimetlerin kıymetini bilmeliyiz.
* Düşmanlara karşı Allah’a tevekkül etmeliyiz.

**Kevser Suresi’nin faziletleri:**

* Kevser Suresi’nin her gün okunmasının faziletli olduğuna inanılır.
* Bu surenin okunmasının Allah’ın rahmetine ve nimetlerine mazhar olunacağına inanılır.
* Kevser Suresi’nin şefaate vesile olacağına da inanılır.

**Kevser Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Andolsun ki, sana Kevser’i verdik.
2. Öyleyse Rabbin için namaz kıl ve kurban kes.
3. Gerçekten, seni sevmeyen, en alçak olanın ta kendisidir.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@@@

Kafirun suresinde Kuran ne anlatır?

## Kafirun Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Kafirun Suresi, 6 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, Hz. Muhammed’e ve müminlere müşriklerle din konusunda uzlaşmaya girmemelerini ve Allah’tan başka tanrı olmadığını açıkça ilan etmelerini emreder.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Tevhid:** Sure, Allah’tan başka tanrı olmadığını ve O’na ortak koşulmaması gerektiğini vurgular.
* **Din ve vicdan özgürlüğü:** Sure, herkesin istediği dine inanma özgürlüğü olduğunu ve din konusunda kimseye zorlama yapılmaması gerektiğini belirtir.
* **Müminlerin tavrı:** Sure, müminlerin müşriklerle din konusunda uzlaşmaya girmemeleri ve Allah’tan başka tanrı olmadığını açıkça ilan etmeleri gerektiğini emreder.

**Kafirun Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Allah’tan başka tanrı olmadığını ve O’na ortak koşulmaması gerektiğini bilmeliyiz.
* Herkesin istediği dine inanma özgürlüğüne saygı duymalıyız.
* Din konusunda kimseye zorlama yapmamalıyız.
* Allah’ın rızasını kazanmak için her zaman doğruyu ve dürüstlüğü savunmalıyız.

**Kafirun Suresi’nin faziletleri:**

* Kafirun Suresi’nin her gün okunmasının faziletli olduğuna inanılır.
* Bu surenin okunmasının Allah’ın birliğini ve tevhid inancını pekiştireceğine inanılır.
* Kafirun Suresi’nin din ve vicdan özgürlüğünü savunan bir sure olduğuna da inanılır.

**Kafirun Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. De ki: “Ey kafirler!”
2. “Ben sizin taptıklarınıza tapmam.”
3. “Siz de benim taptığıma tapmazsınız.”
4. “Ben sizin taptıklarınıza asla tapacak değilim.”
5. “Siz de benim taptığıma tapacak değilsiniz.”
6. “Sizin dininiz size, benim dinim bana.”

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@

Nasr suresinde Kuran ne anlatır?

## Nasr Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Nasr Suresi, 3 ayetten oluşan ve Medine’de inen bir suredir. Sure, Hz. Muhammed’in vefatına yakın bir zamanda fetihlerin ve zaferlerin müjdesini vermektedir.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Fetihler ve zaferler:** Sure, Hz. Muhammed’in vefatına yakın bir zamanda fetihlerin ve zaferlerin müjdesini vermektedir.
* **Allah’ın yardımı:** Sure, Allah’ın müminlere yardım edeceğini ve onları zafere ulaştıracağını vurgular.
* **Şükür:** Sure, Allah’ın nimetlerine şükretmenin önemini vurgular.

**Nasr Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Allah’a güvenmeli ve onun yardımına inanmalıyız.
* Allah’ın nimetlerine şükretmeliyiz.
* Allah’ın rızasını kazanmak için çalışmalıyız.

**Nasr Suresi’nin faziletleri:**

* Nasr Suresi’nin her gün okunmasının faziletli olduğuna inanılır.
* Bu surenin okunmasının Allah’ın yardımına ve fethine nail olunacağına inanılır.
* Nasr Suresi’nin şükür ve hamd duasına vesile olacağına da inanılır.

**Nasr Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Allah’ın yardımı ve fetih geldiğinde,
2. Ve insanların Allah’ın dinine dalga dalga girdiklerini gördüğünde,
3. Rabbini hamd ile tesbih et ve O’ndan bağışlanma dile. Şüphesiz O, tövbeleri çok kabul edendir.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@@@

Tebbet suresinde Kuran ne anlatır?

## Tebbet Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Tebbet Suresi, 5 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, Hz. Muhammed’e karşı çıkan ve ona eziyet eden amcası Ebu Leheb ve karısı Ümmü Cemil’i lanetlemektedir.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Lanet:** Sure, Ebu Leheb ve karısını Allah’ın lanetine uğrattığını ve cehennemde azap göreceklerini bildirmektedir.
* **Küfür ve inkar:** Sure, Ebu Leheb ve karısının küfür ve inkar içinde olduklarını ve Allah’ın azabına layık olduklarını vurgular.
* **Müminlere uyarı:** Sure, müminleri Ebu Leheb ve karısı gibi küfür ve inkar içinde olan kişilerden uzak durmaya ve Allah’ın azabından sakınmaya uyarır.

**Tebbet Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Allah’ın azabından sakınmak için küfür ve inkarın her türlüsünden uzak durmalıyız.
* Müminlere karşı eziyet ve zulüm yapanlar Allah’ın lanetine uğrayacaklardır.
* Allah’a ve peygamberine iman edenler her zaman Allah’ın koruması altındadır.

**Tebbet Suresi’nin faziletleri:**

* Tebbet Suresi’nin her gün okunmasının faziletli olduğuna inanılır.
* Bu surenin okunmasının Allah’ın azabından korunmaya ve imanımızı güçlendirmeye vesile olacağına inanılır.
* Tebbet Suresi’nin düşmanlara karşı korunmaya da vesile olacağına inanılır.

**Tebbet Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. Ebu Leheb’in elleri kurusun ve kurudu da.
2. Malı ve kazandıkları ona fayda vermedi.
3. O, alevli bir ateşe girecek.
4. Karısı da odun hamalı olacak.
5. Boynunda bükülmüş bir ip olacak.

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

@@@@@@@

İhlas suresinde Kuran ne anlatır?

## İhlas Suresi’nin Konusu ve Mesajı

İhlas Suresi, 4 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, Allah’ın birliğini ve tekliğini en özlü şekilde ifade etmektedir. Bu nedenle “Tevhid Suresi” olarak da bilinmektedir.

**Surenin ana temaları şunlardır:**

* **Tevhid:** Sure, Allah’ın birliğini ve tekliğini en özlü şekilde ifade etmektedir.
* **Allah’ın sıfatları:** Sure, Allah’ın bazı sıfatlarını, eşi ve benzeri olmadığını ve her şeyden müstağni olduğunu açıklamaktadır.
* **İbadetin asıl gayesi:** Sure, ibadetin asıl gayesinin Allah’a kulluk etmek olduğunu ve Allah’tan başka tanrı olmadığını vurgulamaktadır.

**İhlas Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Allah’ın birliğini ve tekliğini bilmeli ve ona göre iman etmeliyiz.
* Allah’a ibadet etmeli ve O’ndan başka tanrı olmadığını kabul etmeliyiz.
* Allah’ın sıfatlarını bilmeli ve O’na layık şekilde kulluk etmeliyiz.

**İhlas Suresi’nin faziletleri:**

* İhlas Suresi’nin her gün okunmasının faziletli olduğuna inanılır.
* Bu surenin okunmasının Allah’ın birliğini ve tevhid inancını pekiştireceğine inanılır.
* İhlas Suresi’nin şifa ve berekete vesile olacağına da inanılır.

**İhlas Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. De ki: “O, Allah’tır, birdir.”
2. “Allah, Samed’dir.”
3. “Doğurmadı ve doğurulmadı.”
4. “O’na denk hiçbir şey yoktur.”

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

**İhlas Suresi’nin önemi:**

İhlas Suresi, Kur’an-ı Kerim’in en kısa surelerinden biri olmasına rağmen, tevhid inancını en özlü şekilde ifade etmesi bakımından çok önemlidir. Bu sure, Hz. Muhammed tarafından “Kur’an’ın üçte biri” olarak nitelendirilmiştir.

**İhlas Suresi’nin faziletleri hakkında bazı rivayetler:**

* Hz. Muhammed’in (s.a.v.) “Kulhuvallahü ehad’ı okuyan kişi, Kur’an’ın üçte birini okumuş gibidir.” buyurduğu rivayet edilmiştir.
* Hz. Ali’nin (r.a.) “Her namazda bir kere Kulhuvallahü ehad’ı okuyan kişiye, Allah Teala yetmiş meleği görevlendirir. Onlar o kişiyi, yatsı namazından sonra sabaha kadar dua ederler.” buyurduğu rivayet edilmiştir.
* Hz. Osman’ın (r.a.) “Kulhuvallahü ehad’ı okuyan kişiye, Allah Teala cennetin anahtarlarını verir.” buyurduğu rivayet edilmiştir.

**İhlas Suresi’nin tefsiri:**

İhlas Suresi’nin birçok tefsiri bulunmaktadır. Bu tefsirlerden bazıları şunlardır:

* İmam-ı Azam Ebu Hanife’nin “Tefsir-i Azam”ı
* İmam-ı Mâlik’in “Muvatta”sı
* İmam-ı Şafii’nin “Muhtasar”ı
* İmam-ı Ahmed bin Hanbel’in “Müsned”i
* Taberî’nin “Câmi’ul-Beyân”ı
* İbn Kesir’in “Tefsir-u’l-Kur’ân’ı’l-Azîm”i
* Fahreddin er-Râzî’nin “Mefâtîhu’l-Gayb”ı
* Kurtubî’nin “el-Câmi’ li-Ahkâmi’l-Kur’ân”ı
* İbn Hacer el-Askalânî’nin “Fethu’l-Bârî”si

@@@@@@@@@

Felak suresinde Kuran ne anlatır?

## Felak Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Felak Suresi, 5 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, insanoğlunun Allah’a sığınması gereken bazı tehlikelerden bahsetmektedir. Bu tehlikeler şunlardır:

* **Karanlığın şerrinden:** Sure, karanlığın ve onunla birlikte gelen korku ve endişelerden Allah’a sığınmayı emretmektedir.
* **Ağaran sabahtan:** Sure, şafak vaktinin karanlığı ve onunla birlikte gelen bela ve musibetlerden Allah’a sığınmayı emretmektedir.
* **Kötülükleri üfleyenlerden:** Sure, düğümlere üfleyerek büyü yapan ve şeytani vesveseler verenlerden Allah’a sığınmayı emretmektedir.
* **Haşetli bir günden:** Sure, kıyamet gününün dehşetinden Allah’a sığınmayı emretmektedir.

**Felak Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Allah’a her zaman sığınmalı ve O’ndan yardım dilemeliyiz.
* Dünyadaki her türlü tehlikeye karşı Allah’ın korumasına ihtiyacımız var.
* Allah’a tevekkül etmeli ve her şeyin O’nun kontrolünde olduğunu bilmeliyiz.

**Felak Suresi’nin faziletleri:**

* Felak Suresi’nin her gün okunmasının faziletli olduğuna inanılır.
* Bu surenin okunmasının Allah’ın korumasına ve rahmetine nail olunacağına inanılır.
* Felak Suresi’nin nazardan ve beladan korunmaya da vesile olacağına inanılır.

**Felak Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. De ki: “Sabahın Rabbine sığınırım.”
2. “Yarattıklarının şerrinden.”
3. “Karanlığın çökmesinden.”
4. “Düğümlere üfleyenlerin şerrinden.”
5. “Ve haset ettiği zaman hasedçinin şerrinden.”

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

**Felak Suresi’nin önemi:**

Felak Suresi, insanoğlunun günlük hayatında karşılaşabileceği birçok tehlikeye karşı Allah’a sığınmasını emreden bir suredir. Bu sure, müminlerin Allah’a olan güvenini ve tevekkülünü artırır.

**Felak Suresi’nin faziletleri hakkında bazı rivayetler:**

* Hz. Muhammed’in (s.a.v.) “Felak ve Nas surelerini her gece üç defa okuyan kişiye, Allah Teala yetmiş meleği görevlendirir. Onlar o kişiyi, yatsı namazından sonra sabaha kadar dua ederler.” buyurduğu rivayet edilmiştir.
* Hz. Ali’nin (r.a.) “Felak ve Nas surelerini okuyan kişiye, Allah Teala cennetin sekiz kapısını açar.” buyurduğu rivayet edilmiştir.

**Felak Suresi’nin tefsiri:**

Felak Suresi’nin birçok tefsiri bulunmaktadır. Bu tefsirlerden bazıları şunlardır:

* İmam-ı Azam Ebu Hanife’nin “Tefsir-i Azam”ı
* İmam-ı Mâlik’in “Muvatta”sı
* İmam-ı Şafii’nin “Muhtasar”ı
* İmam-ı Ahmed bin Hanbel’in “Müsned”i
* Taberî’nin “Câmi’ul-Beyân”ı
* İbn Kesir’in “Tefsir-u’l-Kur’ân’ı’l-Azîm”i
* Fahreddin er-Râzî’nin “Mefâtîhu’l-Gayb”ı
* Kurtubî’nin “el-Câmi’ li-Ahkâmi’l-Kur’ân”ı
* İbn Hacer el-Askalânî’nin “Fethu’l-Bârî”si

@@@@@@@@

Nâs suresinde Kuran ne anlatır?

## Nas Suresi’nin Konusu ve Mesajı

Nas Suresi, 6 ayetten oluşan ve Mekke’de inen bir suredir. Sure, insanoğlunun Allah’a sığınması gereken bazı tehlikelerden bahsetmektedir. Bu tehlikeler şunlardır:

* **İnsanların şerrinden:** Sure, insanoğlunun zulmünden ve kötülüklerinden Allah’a sığınmayı emretmektedir.
* **Cinlerin şerrinden:** Sure, cinlerin vesveselerinden ve zararlarından Allah’a sığınmayı emretmektedir.
* **Vesvese veren şeytandan:** Sure, vesvese vererek insanları günaha saptırmaya çalışan şeytandan Allah’a sığınmayı emretmektedir.

**Nas Suresi’nden çıkarabileceğimiz bazı dersler şunlardır:**

* Allah’a her zaman sığınmalı ve O’ndan yardım dilemeliyiz.
* Dünyadaki her türlü tehlikeye karşı Allah’ın korumasına ihtiyacımız var.
* Allah’a tevekkül etmeli ve her şeyin O’nun kontrolünde olduğunu bilmeliyiz.

**Nas Suresi’nin faziletleri:**

* Nas Suresi’nin her gün okunmasının faziletli olduğuna inanılır.
* Bu surenin okunmasının Allah’ın korumasına ve rahmetine nail olunacağına inanılır.
* Nas Suresi’nin nazardan ve beladan korunmaya da vesile olacağına inanılır.

**Nas Suresi’nin Türkçe meali:**

**Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla.**

1. De ki: “İnsanların Rabbine sığınırım.”
2. “İnsanların hükümdarına.”
3. “İnsanların İlahına.”
4. “Vesvese verip duran, sinelerde gizlenen şeytanın şerrinden.”
5. “O ki, cinlerden de insanlardan da vesvese verir.”

**Not:** Bu sadece genel bir özettir. Her surenin kendine özgü bir konusu ve mesajı vardır. Daha detaylı bilgi için tefsir kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.

**Nas Suresi’nin önemi:**

Nas Suresi, insanoğlunun günlük hayatında karşılaşabileceği birçok tehlikeye karşı Allah’a sığınmasını emreden bir suredir. Bu sure, müminlerin Allah’a olan güvenini ve tevekkülünü artırır.

**Nas Suresi’nin faziletleri hakkında bazı rivayetler:**

* Hz. Muhammed’in (s.a.v.) “Felak ve Nas surelerini her gece üç defa okuyan kişiye, Allah Teala yetmiş meleği görevlendirir. Onlar o kişiyi, yatsı namazından sonra sabaha kadar dua ederler.” buyurduğu rivayet edilmiştir.
* Hz. Ali’nin (r.a.) “Felak ve Nas surelerini okuyan kişiye, Allah Teala cennetin sekiz kapısını açar.” buyurduğu rivayet edilmiştir.

**Nas Suresi’nin tefsiri:**

Nas Suresi’nin birçok tefsiri bulunmaktadır. Bu tefsirlerden bazıları şunlardır:

* İmam-ı Azam Ebu Hanife’nin “Tefsir-i Azam”ı
* İmam-ı Mâlik’in “Muvatta”sı
* İmam-ı Şafii’nin “Muhtasar”ı
* İmam-ı Ahmed bin Hanbel’in “Müsned”i
* Taberî’nin “Câmi’ul-Beyân”ı
* İbn Kesir’in “Tefsir-u’l-Kur’ân’ı’l-Azîm”i
* Fahreddin er-Râzî’nin “Mefâtîhu’l-Gayb”ı
* Kurtubî’nin “el-Câmi’ li-Ahkâmi’l-Kur’ân”ı
* İbn Hacer el-Askalânî’nin “Fethu’l-Bârî”si

@@@@@@@@@

Loading

No ResponsesMart 3rd, 2024

TARİHİ HATALAR TEKERRÜR EDİYOR

TARİHİ HATALAR TEKERRÜR EDİYOR

 

1970 ve öncesinde komünist mensup ve hayranları vardı.
Onlarla İttifak yapılıyordu.
Bunlar Türk solu idi.
Bugün ise Komünizm ve sosyalizmin temsilciliğini yapan PKK’yı temsil eden Kürt solu bulunmaktadır.
Dünkü oyun ve hüküm bugünde geçerlidir.
O gün sağı temsil eden Demokrat Partisi vardı.
Ancak bilinçsizce sağı bölüp solun gelmesine sebep olan sağın bölücüleri de sağı bölerek, solun ekmeğine yağ sürüyorlardı.
Aynı tarihi hata bugünde tekerrür etmektedir.[1]
Özellikle geçen İstanbul belediye seçimlerinde oynanan oyun, bugünde oynamaktadır.
Buna en isabetli ve basiretli cevabı Bediüzzaman vermiştir.
Şöyle ki,
“Üstadımızdan, niçin Demokrat Partiyi muhafazaya çalıştığını sorduk.

Cevaben: “Eğer Demokrat Parti düşse, ya Halk Partisi veya Millet Partisi iktidara gelecek. Halbuki, Halk Partisi İttihatçıların bozuk kısmının cinayetleri ve hem Cumhuriyetin birinci reisinin Sevr Muahedesiyle ve çok siyasî desiselerin icbarıyla on beş senede yaptığı icraatının kısm-ı âzamı tamamıyla eski partiye yüklendiği için, bu asil Türk milleti ihtiyarıyla o partiyi kat’iyen iktidara getirmeyecek.

Çünkü Halk Partisi iktidara gelecek olursa, komünist kuvveti aynı partinin altında bu vatana hâkim olacaktır. Halbuki, bir Müslüman kat’iyen komünist olamaz, anarşist olur. Bir Müslüman hiçbir zaman ecnebîlerle mukayese edilemez. İşte bunun için, hayat-ı içtimaiye ve vatanımıza dehşetli bir tehlike teşkil eden bu partinin iktidara gelmemesi için, Demokrat Parti’yi, Kur’ân ve vatan ve İslâmiyet namına muhafazaya çalışıyorum” dedi.”[2]

******************** 

 

PKK çeşitli ad, nam ve yaftalarla meşrulaştırılmaya çalışılıyor.

Her ne kadar meşrulaştırmaya çalışanların meşruluğu tartışılsa da.

 

-Dün PKK’yı ve temsilcilerini meclise taşıyanlar, Belli ki onlardan tam verimi yeterli derecede elde edemediklerinden veya onların üzerinden pazarlık yaparak dağdaki eşkıyayı büyük şehirlere taşıma gayreti, ortaklığı ve pazarlığı içerisine girilmiştir.

 

” KAAN’ı uçuran TUSAŞ’a CHP takozu! Bakın neler yapmışlar neler!

CHP medyası tarafından ‘kalorifer peteği’ diye karalanmaya çalışılan Milli Muharip Savaş Uçağı KAAN havalandı. KAAN’ın yapımına ‘1973’ kulpu takmaya çalışan CHP’nin TUSAŞ’ın kuruluşunu engellemeye çalıştığı ortaya çıktı.”[3]

 

MEHMET ÖZÇELİK

03-03-2024

[1] https://tesbitler.com/2024/02/21/kim-kimi-temsil-ediyor/

[2] https://sorularlarisale.com/risale-i-nur-kulliyati/emirdag-lahikasi-ii/128/128
https://tesbitler.com/index.php?s=Chp

https://tesbitler.com/2016/08/09/istanbulun-ikinci-fethi/

https://tesbitler.com/2019/06/24/istanbul-secimleri-uzerine-facebookun-nabzi/
https://tesbitler.com/index.php?s=%C4%B0stanbul+

[3] https://www.haber7.com/siyaset/haber/3395434-kaani-ucuran-tusasa-chp-takozu-bakin-neler-yapmislar-neler

 

Loading

No ResponsesMart 3rd, 2024

KALINTILAR

KALINTILAR

Bugün devlete hâkim güç pozisyonunda olan bir kısım ve kesim, yüz yıllık kısır zihniyetin kalıntılarının silinmesinden rahatsız oluyor.[1] 

Evvelden derin devlette bir şebeke vardı, Kemalizm adıyla.

Bu perde altında gayr-ı meşru faaliyetler, meşrulaştırılmaya çalışıldı.

Daha sonra imkanlar sağlanıp, derinlere inilince ahtapotun kolları artmaya başladı.
Darbelerle başlayan yıkımlar, 15 Temmuz işgaliyle devam etti.
Bugün ise belediye seçimlerinde görüldü ki, o ahtapotun yanına dağdaki eşkıya ve onu temsil edenlere kol kanat gerilerek ve de peşkeş çekilerek yana çekildi. Payanda oluşturuldu.
Paralel ve yapay devlet oluşturulmaya çalışıldı.
Yüz yıllık Kemalizm devletinin yerini, ahtapotun kolları aldı.
Devlete ortak olundu.
Kemalizm sol ve sosyalist oldu.
Görünen o ki, yüz yıllık Kemalizm, 50 yıllık PKK gidecek, onun yerini hepsinin karışımı paralel ve işgal güçleri alacak.

***************** 

İsrail MOSSAD ajanlarıyla sürekli Türkiye’yi kontrol edip dizayn etmeye ve faili malum olan meçhullerle kaos oluşturmuştur.

Yahudi İsrail MOSSAD ajanı olan Jeffrey Epstein’ın devlet başkanları ve önemli devlet yöneticilerini fuhuş şantajıyla kontrol etmiş, adeta dünyayı ve önemli Devletleri kontrolü altına almış.[2]
Ve her türlü kirli işlerle.
Bizdeki Deniz Baykal kaseti ve belki de bilmediğimiz kasetler gibi.

Musalar doğmasın diye on binlerce çocuk ve kadınları öldüren Yahudi İsrail, bu firavunluğuyla içten ve dıştan yıkılışını hızlandırmaktadır.

– Dün için bugün Osmanlı nasıl namıyla ve şanıyla anlıyorsa; ABD, İsrail ve batıda kan, göz yaşı kısaca lanetle anılacaktır.

ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Direktörü William Burns, Ortadoğu’da yaşanan sürecin bir dönüm noktası olduğunu itiraf ederek, “Son 40 yılda Ortadoğu’yu bu kadar patlamaya hazır nadiren gördüm.” dedi.[3]

CONİ saldırının alt yapısını hazırlamaktadır.

***************  

Dün doğuda şer güçleri tarafından kullanılan doğu insanı, bugünde göç ettiği batıda kullanılmakta ve şerre alet edilmektedir.

“İstanbul’da yirmi bine yakın hemşehrilerimi-hamal ve gafil ve safdil olduklarından-bazı particiler onları iğfal ile vilayât-ı şarkiyeyi lekedar etmelerinden korktum. Ve hamalların umum yerlerini ve kahvelerini gezdim.

Geçen sene anlayacakları suretle Meşrutiyeti onlara telkin ettim. Şu mealde:
İstibdat, zulüm ve tahakkümdür. Meşrutiyet, adalet ve Şeriattır. Padişah, Peygamberimi-zin emrine itaat etse ve yoluna gitse halîfedir. Biz de ona itaat edeceğiz. Yoksa, Peygambere tabi olmayıp zulüm edenler, padişah da olsalar haydutturlar. Bizim düşmanımız cehalet, zaruret, ihtilaftır. Bu üç düşmana karşı; sanat, marifet, ittifak silahiyle cihad edeceğiz. Ve bizi bir cihette teyakkuza ve terakkiye sevk eden hakikî kardeşlerimiz Türklerle ve komşularımızla dost olup el ele vereceğiz. Zira husumette fenalık var, husumete vaktimiz yoktur. Hükümetin işine karışma-yacağız. Zira, hikmet-i hükümeti bilmiyoruz.”
Doğunun özellikle yüz sene öncesinden bugüne Kürtlerin üç büyük hastalığı olan, cehalet, zaruret(fakirlik) ihtilafı ne ise, az farkla bugün de aynıdır.
Devası ve şifası olan, sanat, marifet, İttifak konusunda hastalık devam etmektedir.
O cehaletle terör örgütü önemli bir kısmı tarafından hala desteklenmektedir.
O desteği PKK bulmasaydı çoktan biterdi, gücünü biraz kaybetse de.[4]

MEHMET ÖZÇELİK

01-03-2024

 

 

[1] https://www.haber7.com/guncel/haber/3388572-ayasofyadan-sonra-bir-tarihi-karar-daha-istanbuldaki-cami-79-yil-sonra-ibadete-aciliyor

[2]https://www.google.com/search?q=epstein&oq=Epstein+&gs_lcrp=EgZjaHJvbWUqBwgAEAAYjwIyBwgAEAAYjwIyBggBEEUYPTIGCAIQRRg5MgoIAxAuGLEDGIAEMgoIBBAAGLEDGIAEMgoIBRAAGLEDGIAEMgoIBhAuGLEDGIAEMgoIBxAAGLEDGIAEMgcICBAAGIAEMgoICRAAGLEDGIAE0gEJMTQ0NDlqMGo0qAIAsAIA&client=ms-android-samsung-trvo1&sourceid=chrome-mobile&ie=UTF-8#ip=1

[3] https://www.haber7.com/dunya/haber/3387006-ortadogu-barut-ficisi-abd-korkunc-tehlikeyi-itiraf-etti-patlamaya-hazir

[4] https://tesbitler.com/2015/06/13/dogu-haa-la-cahil/ 

https://tesbitler.com/2016/01/08/dogu-ve-kurtler/ 

https://tesbitler.com/2019/09/09/dogu-insani-mi-yoksa/ 

https://tesbitler.com/2015/01/03/hastaligimiz-cehalet-fakirlik-ve-ihtilaftir/ 

 

Loading

No ResponsesMart 1st, 2024

Aselsan mühendislerin ölüm sebebi.

Aselsan mühendislerin ölüm sebebi.


ASELSAN’da çalışan bazı mühendislerin şüpheli ölümleri 2006 yılından beri basında yer alıyor. Bu ölümlerin sebepleri tam olarak bilinmemekle birlikte, intihar, kaza ve cinayet gibi farklı ihtimaller gündeme getirildi.

**Bazı önemli vakalar: **

* **2006: ** Hüseyin Başbilen, 27 yaşında, ASELSAN’da elektronik mühendisi olarak çalışıyordu. 7 Ağustos 2006 tarihinde evinde ölü bulundu. Otopsi sonucunda intihar ettiği belirlendi.
* **2007: ** Halim Ünsem Ünal, 30 yaşında, ASELSAN’da elektronik mühendisi olarak çalışıyordu. 17 Ocak 2007 tarihinde arabasında ölü bulundu. Otopsi sonucunda kafasından aldığı tek kurşunla öldüğü belirlendi. Resmi rapor intihar olduğunu söylese de, ailenin ve arkadaşlarının kafasında soru işaretleri kaldı.
* **2007: ** Evrim Yançeken, 28 yaşında, ASELSAN’da bilgisayar mühendisi olarak çalışıyordu. 26 Ocak 2007 tarihinde evinde ölü bulundu. Otopsi sonucunda intihar ettiği belirlendi. Ailesi ve arkadaşları bu sonuca itiraz etti ve olay aydınlatılmadı.
* **2015: ** Erdem Uğur, 28 yaşında, ASELSAN’da elektronik mühendisi olarak çalışıyordu. 16 Ocak 2015 tarihinde evinde ölü bulundu. Otopsi sonucunda gaz zehirlenmesinden öldüğü belirlendi. Resmi rapor intihar olduğunu söylese de, ailenin ve arkadaşlarının kafasında soru işaretleri kaldı.

**Soruşturmalar ve Tepkiler: **

Bu ölümlerin ardından savcılık tarafından soruşturmalar başlatıldı. Aileler ve bazı mühendislik odaları, olayların tam olarak aydınlatılmasını ve bağımsız bir soruşturma yapılmasını talep etti.

**Sonuç: **

ASELSAN’da çalışan bazı mühendislerin şüpheli ölümleri halen tam olarak aydınlatılamamıştır. Bu durum, mühendislerin aileleri ve kamuoyunda endişeye yol açmaktadır. Olayların nedenleri ve sorumlularının ortaya çıkarılması için bağımsız ve kapsamlı bir soruşturma yapılması gereklidir.

*@@@@@@@@

Türkiye’deki faili meçhul cinayetler.

## Türkiye’deki Faili Meçhul Cinayetler

Faili meçhul cinayetler, Türkiye’nin yakın tarihi boyunca karanlık bir gölge gibi uzanan ve aydınlatılamayan bir sorundur. Bu cinayetler, siyasi suikastlerden, gazeteci ve aydın cinayetlerine, sıradan vatandaşların öldürülmesine kadar geniş bir yelpazeyi kapsamaktadır.

**Bazı Önemli Faili Meçhul Cinayetler:**

* **1970’ler:**
* Uğur Mumcu (1993)
* Ahmet Taner Kışlalı (1999)
* Bahriye Üçok (1990)
* Necip Hablemitoğlu (2002)
* **1980’ler:**
* Abdi İpekçi (1979)
* Mahir Çayan (1972)
* Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan (1972)
* Kemal Kurdaş (1980)
* **1990’lar:**
* Gaffar Okkan (1993)
* Musa Anter (1992)
* Hrant Dink (2007)
* Metin Göktepe (2004)

**Sorunlar:**

Faili meçhul cinayetlerin aydınlatılamamasının birçok sebebi vardır. Bunlardan bazıları:

* **Yetersiz soruşturma: ** Güvenlik güçlerinin ve adli makamların yeterince titiz bir soruşturma yürütmemesi.
* **Siyasi engeller:** Bazı cinayetlerin arkasında siyasi güçlerin olması ve bu nedenle soruşturmaların engellenmesi.
* **Derin devlet:** Faili meçhul cinayetlerin arkasında “derin devlet” adı verilen bir yapılanmanın olduğu iddiaları.

**Sonuç:**

Faili meçhul cinayetler, Türkiye’nin demokrasisi ve insan hakları açısından büyük bir sorun teşkil etmektedir. Bu cinayetlerin aydınlatılması ve sorumlularının cezalandırılması için gerekli adımların atılması gerekmektedir.

Loading

No ResponsesŞubat 26th, 2024

Arapça Nur ve nar kelimelerinin farkları nelerdir?

Arapça Nur ve nar kelimelerinin farkları nelerdir?


Arapça “Nur” ve “Nar” kelimeleri, yazılışları ve telaffuzları bakımından çok benzer olmalarına rağmen, anlamları bakımından tamamen farklıdır.

**Nur:**

* **Anlamı:** Işık, aydınlık, parlaklık, ışıltı.
* **Kullanım Alanları:**
* Allah’ın isimlerinden biri olarak kullanılır.
* İman, hidayet ve bilgi gibi soyut kavramları betimlemek için kullanılır.
* Güneş, ay ve yıldız gibi ışık kaynakları için kullanılır.
* Bir insanın yüzünün güzelliği ve aydınlığı için kullanılır.
* **Örnek Cümleler:**
* “Allah nurdur, göklerin ve yerin nurudur.” (Nur Suresi, 35)
* “İlim nurdur, cehalet karanlıktır.”
* “Onun yüzü nur gibi parlıyordu.”

**Nar:**

* **Anlamı:** Ateş, alev, cehennem.
* **Kullanım Alanları:**
* Cehennem azabını ve yakıcı sıcağı betimlemek için kullanılır.
* Dünyevi zevklerin ve günahların geçiciliğini ve tehlikesini anlatmak için kullanılır.
* Öfke ve kızgınlık gibi duyguları betimlemek için kullanılır.
* **Örnek Cümleler:**
* “Günahkarlar cehennem ateşinde yanacaklardır.”
* “Dünya zevkleri geçicidir, ahireti unutmamak gerekir.”
* “Gözleri öfkeden ateş saçıyordu.”

**Farklılıklar:**

* **Anlam:** Nur ışık ve aydınlığı, nar ise ateş ve karanlığı temsil eder.
* **Kullanım Alanları:** Nur genellikle olumlu ve yüce kavramlar için kullanılırken, nar genellikle olumsuz ve tehlikeli kavramlar için kullanılır.
* **Harf:** Nur kelimesinde “vav” harfi varken, nar kelimesinde “elif” harfi vardır.

**Özetle:**

* Nur ve nar kelimeleri yazılış ve telaffuz bakımından benzer olsalar da, anlamları bakımından tamamen farklıdır.
* Nur ışık ve aydınlığı, nar ise ateş ve karanlığı temsil eder.
* Kullanım alanları ve anlamları arasındaki farkı göz önünde bulundurarak kelimeleri doğru şekilde kullanmak önemlidir.

 

*******************    

 

 

Risale-i Nur’da Nar ile Nur hakkında.


## Risale-i Nur’da Nar ve Nur

Risale-i Nur’da “nar” ve “nur” kelimeleri çokça kullanılır ve her ikisinin de farklı anlamları ve sembolik anlamları vardır.

**Nur: **

* **Aydınlık, ışık:** Nur, karanlığı aydınlatan ve yol gösteren ışık anlamına gelir. Risale-i Nur’da ilim, iman, hidayet ve Allah’ın isimlerinin tecellileri gibi manevi kavramları temsil eder.
* **Varlık, hakikat: ** Nur, varlığın ve hakikatin kaynağı olarak da kullanılır. Allah’ın varlığını ve birliğini gösteren delilleri ve Kur’an’ın ayetlerini temsil eder.
* **Hayır, güzellik: ** Nur, hayrı, güzelliği ve iyiliği de temsil eder. Allah’ın güzel isimlerini ve sıfatlarını, iman ve ibadetin güzelliklerini ifade eder.

**Nar: **

* **Ateş: ** Nar, yakıcı ve yıkıcı olan ateşi temsil eder. Risale-i Nur’da günah, cehennem ve şeytani vesveseler gibi olumsuz kavramları temsil eder.
* **Fitne, fesat: ** Nar, fitne, fesat ve kargaşa anlamına da gelir. Dünyadaki geçici zevkleri ve ahiretteki azabı temsil eder.

**Nar ve Nur Arasındaki Fark: **

Nur ve nar, zıt anlamlı kelimeler olarak kullanılır. Nur aydınlığı ve hidayeti temsil ederken, nar karanlığı ve sapkınlığı temsil eder. Nur, varlığın ve hakikatin kaynağı iken, nar yokluğun ve batılın sembolüdür.

**Risale-i Nur’da Nar ve Nur Örnekleri: **

* “Şu sahrâda bir nar görünür. Ben derim nurdur; nar olsa da eski nardan kalma zayıf, yukarı tabakasıdır. Geliniz, etrafına halka tutup temâşâ edelim.” (Sözler, 14. Söz)
* “Nûr-u Kur’an’ın envâr-ı imaniyesi, kalbimi ve ruhumu ve aklımı öyle bir tarzda aydınlatıyor ki, فَأَقِمْ وَجْهَكَ لِلدِّينِ حَنِيفًا âyetinin sırrıyla, bütün kâinatı ve mevcudatı bir kelime-i tevhidin cilvesi ve tecellisi telâkki ediyorum.” (Mektubat, 23. Mektup)
* “Hem, Cehennem’in azab-ı maneviyesi ve nar-ı uhrevîsi, o derece dehşetli ve elemlidir ki, hadsiz derecede şiddetli ve uzun olsa, yine de nihayetsiz bir rahmetin tecellîsi ve bir nevi lütf-u İlâhî telâkki edilebilir.” (Lem’alar, 21. Lem’a)

**Sonuç: **

Risale-i Nur’da nar ve nur kelimeleri, zıt anlamlı kelimeler olarak kullanılır ve farklı kavramları temsil eder. Nur, aydınlık, hidayet, varlık ve hakikat gibi olumlu kavramları temsil ederken, nar, ateş, fitne, fesat ve karanlık gibi olumsuz kavramları temsil eder.

**Not: ** Bu sadece kısa bir özettir. Risale-i Nur’da nar ve nur hakkında daha detaylı bilgi için Risale-i Nur’un ilgili bölümlerine bakabilirsiniz.

Loading

No ResponsesŞubat 26th, 2024

AKLA VE KALBE ATILAN DÜĞÜMLER

AKLA VE KALBE ATILAN DÜĞÜMLER[1]

 

Şeytan bazen sevdiği, bazen nefret ettiği kişi suretinde gelir.
Vesvese sinek gibidir.
Ehemmiyet verilirse şişer.
Hologram gibi gözünün önünde büyür.
Vesvese kötü mesaj gibidir.
Vesvese de bazen düğüm atar, bazen düğüm çözer.
Teknolojik gelişmeler meseleyi daha iyi açıklıyor.
Bir tıklamayla milyonlarca mesaj iletilir.
Şeytan Allah’tan müsaade istedi, verildi, yolun ortasına oturdu.

Ana yol.
Tüm vahiy, peygamber gibi hakikatler şeytanın vücuduyla ortaya çıktı.
İlaçlar neden ortaya çıktı ve çıkarıldı?
Hastalıkların varlığıyla değil mi?
Kim kime hizmet etmiş oldu?
Açlık olmasaydı, bunca nimetler nasıl vücut bulacaktı?
Cehennem olmasaydı, cennet ne kadar lezz
et verirdi?

-Hadis-i şerifte vardır:

“Benim şeytanım bana teslim oldu.”[2]
Yani sadece Müslüman Olmuştur anlamına olmayıp, teslim olup boyun bükmüş, zabt ve kontrol edilmiş çünkü onun cevheri bozuktur.

Müslim´in îbni Mes´ud´dan rivayeti ise şöyledir: Peygamber (s.a.v.): “Sizlerden hiçbiriniz müstesna olmamak üzere, her birinizin hem bir şeytanı hem de kendisinden ayrılmayan bir şeytanı vardır” buyurdu. Bunun üzerine ashab: “Ey Allah´ın elçisi, buna sen de dahil misin?” de diler. Peygamberimiz de verdiği cevabda: “Evet, fakat yüce Allah bana yardım etti de benim şeytanım müslüman oldu, artık bana sadece hayır ve iyilikle emreder” buyurdu.

Resulullah (asm) şöyle buyurmuştur:
“ Sizlerden her bir kimsenin yanına, cinlerden bir karin ve meleklerden bir karin tevkil edilmiştir. Sahabeler: “Sana da mı ey Allah’ın Resulü?” dediler. Resulullah: “Bana da. Ancak Allah onun hakkında bana yardım etti ve Müslüman oldu. Bana hayırdan başka bir şey emretmiyor.”

Hz. Peygamber (s.a.v.)’in şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir:

“Her birinizin yanında iki karin vardır: Bir cin karin ve bir melek karin.”[3]

“Melek karin insana iyilik ve doğruluğu telkin eder, cin karin ise kötülük ve günahı telkin eder.”[4]

@@@@@@@

Şeytan kişinin gözü önünde Temessül eder.
Kişiye sevmeyip düşman olduğu kimse de,sureti de temessül edip görünür, zihnini bulandırır.

“insanlara temessül edip görünen ve bizlerden olan bütün ervâh-ı tayyibe,” de ayna misal insanın ayna olan kalbinde temessül eder..

“Sabri kardeş, Sabırlı ol; ehemmiyetsiz ve zararsız olan vehmî ve asabî hastalığına ehemmiyet verme. Şifaya dua edilmekle beraber, zararsız, hatarsızdır. Çünkü, eğer hatarat, seyyie ise, nasıl ki aynada temessül eden pislik, pis değil ve aynadaki yılan sureti ısırmaz ve ateşin timsali yakmaz. Öyle de, kalbin ve hayalin aynalarında rızasız, ihtiyarsız gelen pis ve çirkin ve küfrî hatıralar zarar vermezler. Çünkü ilm-i usulde tasavvur-u küfür, küfür değil ve tahayyül-ü şetm, şetm olmaz. Hasene ise nuranî olduğundan, tasavvur ve tahayyülü dahi hasenedir. Çünkü aynada nuranînin timsali ziya verir, hâsiyeti var; kesifin misali ölüdür, hayatsızdır, tesiri yoktur. Eğer sair teellümât-ı ruhaniye ise, sabra, mücahedeye alıştırmak için Rabbanî bir kamçıdır. Çünkü, emn ve ye’sin vartasına düşmemek hikmetiyle, havf ve reca muvazenesinde sabır ve şükürde bulunmak için kabz-bast hâletleri celâl ve cemal tecellîsinden intibah ehline gelmesi, ehl-i hakikatçe medâr-ı terakki bir düstur-u meşhurdur.”

MEHMET ÖZÇELİK

22-02-2024

 

[1] https://www.youtube.com/watch?v=QOEqmRiGSS8&t=4s

[2] Tirmizi, Rada 17; Müsned, III/309.

[3] Sahih Müslim, 2814.

[4] Tirmizî, 3334.

Loading

No ResponsesŞubat 22nd, 2024

KİM KİMİ TEMSİL EDİYOR

  • KİM KİMİ TEMSİL EDİYOR

 

-Türkiye’de doku uyuşmazlığı var.

Bu topraklar başkaları tarafından sürülmüş.
Farklı kanlar depreşiyor.
Tohumlar ithal, genetik yapısı bozulmuş ve Gdo’lu.
Görüşler harici ve ithal.
Geçmişe bizleri bağlayan köprüler kaldırılmış.
Köprünün yeri, suyun kanalı değiştirilmiş.
Suyumuzda, havamızda, gıdamızda ilaçlı.
Yabancı ve yalancı aşı vurulmuş, yabani kalınmış.
Kontrol bizde değil, başkalarının elinde.
Uzaktan kumandayla işler yürütülüyor.
Kendimizden uzak, başkalaştık.
Gündelik kaldık.
Günde kaldık.
Kısırlaştık.
Kalıplaştık.
Kabuğumuzu bir türlü kıramadık, kabukta ve kışırda kaldık.
Kandırıldık.

-Toplumların gaflet, cehalet, dalâlet ve de ilgisizliklerinin artması ve yaygınlığı nisbetinde zulüm ve yangınlarda artıyor.

Ta ki dünyayı uyuduğu derin uykudan uyarmak için.
Uyarmak için en dehşetli yollar deneniyor.
Zalim Allah’ın kılıcıdır. Onunla intikam alır, sonra dönülür ondan da intikam alınır, hakikati tahakkuk ediyor.
“Zâlim, yeryüzünde Allah’ın adâletidir. Allah onunla (başkalarından) intikam alır. Sonra (döner), ondan da intikamını alır.”[1]
“De ki: ‘Allah’ın azâbı size ansızın veya açıkça gelirse, zâlimlerden başkası mı yok olur!”[2]
Mazlum ve masum ise büyük mükafatını alır.
Yapılan hata ve ihmaller kadere fetva verdiriyor.
Beşer zulmeder, kader adalet eder, hakikati devreye giriyor.
Musibet geldiğinde sadece zalimlere has kalmıyor, özel olmuyor.[3]

-İsrail’in Gazze’deki vahşeti, insanlığa karşı bir vahşet ve dehşeti simgeler.

Zulme rıza zulüm, küfre rıza küfürdür.[4]

Türkiye’deki hukukun düştüğü nokta, azımsanmayacak ve de küçümsenmeyecek bir hal. Terörist başıyla görüşme ve ona olan destek hali. 

**************  

 Gerek memleketimde ve gerekse de bulunduğum memlekette kimin aday olacağını ve kim olduğunu detaylı ve bilinçli olarak bilmiyorum.

Onun için kimin kazanacağından daha önemlisi; kişiliği ve temsil ettiği temsiliyet durumu beni ilgilendirir.
Çünkü onunla yatıp kalkacak, tabiri caizse onun düdüğünü öttürecek.

Tıpkı süper vali rolüyle baş rolde oynayan Behzat Ç, birdenbire aday gösterildiği partisinin düdüğünü daha ilk toplantısında, beyanatında gerçek rengini ve kimliğini ve de kişiliğini belli etmiş oldu.[5]

Maalesef nisyan ile malul olan insan oğlu bunları çabuk unutup aldanıyor.

-Kimin kazanacağından ziyade, kimin kaybettirmeye çalıştığı unutulmamalıdır.

Sağda ve dindar görünen bir parti hayali kazanımlarla yola çıkarken aslında bilinçsizce sağın kaybetmesine, sol ve menfi insanların kazanmasına hizmet etmektedirler.

-Evet, kimin kazanacağından daha önemlisi, kimin kazanmayacağıdır.

Bu bir şuur ve anlayış işidir.

Kişinin kendi şahsi ihtirası yüzünden inançlı insanlara kaybettirirken, menfi ve muhaliflere kazandırmaktadır.

Saadet Partili Hasan Damar partililere yaptığı konuşmada ‘AK Parti’ye İstanbul’u kaybettiren biziz ve kaybettireceğiz hiç başka şansları yok’ dedi.[6]

Dün Saadet partisinin yaptığını, bugün Fatih Erbakan yapmaktadır.

Tarih unutmuyor.

Böylece önceki seçimlerde olduğu gibi, İstanbulu kimin kazanıp kazanamadığı ve de kime kaybettirdiği de değil, kimin kime kazandırdığı yıllarca silinmez bir iz ve yara olarak kalacaktır.

-Bir insan kimi temsil ediyorsa, onun da horozluğunu yapar, onun borusunu öttürüp, borazanlığını yapar.

Eğer bir evliya bile olsa eşkıyanın temsilciliğini ve savunuculuğunu yapıyorsa, ister istemez temsiliyet itibarıyla oda eşkıya olur.
Hatta bir eşkıya evliyanın temsilciliğini ve taraftarlığını yapıyorsa bu hal ve tavır onu eşkıyalıktan uzaklaştırıp evliyalığa yakınlaştırır.
İnsan temsil ettiği ve taraf ve de taraftar olduğudur, denilse yanlış olmaz.
Bunu şunun için temsil getirdim; bir sanatçı oynadığı baş rol filminde güzel rolde oynayabilir.
Gene kendisinde ve düşüncesinde tasvip etmediğim bir durum sezmiştim.
Bu kişi bir siyasi partinin belediye başkan adaylığını üstlenir üstlenmez hemen ilk becerisi ve belki de en büyük projesi olarak İmam Hatiplere saldırmak oldu.
Oysa Belediye Başkan adayı olacak olan kişinin projelerini ortaya koyması ve yapacaklarını sıralaması gerekmez mi?
Belli ki alanı da olmadığı ve söyleyecek sözü de bulunmadığından dolayı, geriye temsil ettiği partinin yüz yıllık söylemlerini ve saldırılarını savunmak kalmış oluyor.
Zaten onun içinde bir seviye ve birikime gerekte yok.
Ucuz davalar ve iddialar.
Çünkü babadan oğula geçen, belli bir kesimi muhafaza etmek için ucuz muhalefette bulunmak yeterli oluyor.
Yapmaya değil, yıkıma ve yıkmaya dönük faaliyetler.
Ben gelince onların yaptığından daha fazla şunu yapacağım değil de, gelince onun yaptıklarını kaldırmaya yönelik faaliyetlerde bulunacağım, ucuz ve basit siyaset uygulanmaktadır.
Siyasette hep vitrine oynanmaktadır.
Arka senaryo hep gizlenmekte, gösterilmemektedir.
Kişilerde ya görememekten veya körü körüne görmek ve bilmek istememe saflığını sürdürmektedir.
Zira benzerlerinin yapmadıkları vaatleriyle, olmayan icraatları ortadadır.

*************** 

Türkiye’de yüz yılı aşkın bir süredir hâkim olan güç, hem maddi alanda ve hem de manevi alanda kısır zihniyetlere mahkum edilmesidir.

-1970 yıllarının çay, şeker, tuz, tüp, ilaç, VS kuyrukları yok ancak onu geri getirecek kafa ve kafadarlar mevcut.

Türkiye’nin her alanda gelişmesini istemeyen çok küçük hâkim bir azınlık hüküm sürmeye çalışmaktadır.
Gelir kaynakları ise, bu milletin bin küsur yıllık Maneviyatına ve değerlerine saldırmak olmuştur.
Kaypak zeminden nemalanan namlı ve namlananlar ve de namını sürdürmeye çalışanlar bunun başını çekmektedir.

-Karanlıktaki aydın hazımsızlığı ve hastalığı ve de geçirdiği travmalar bu neyi temsil ettiğinin bir göstergesidir.[7]

-CHP’li eski bakan ve Milletvekili Fikri Sağlar, yerel seçimlerin kaybedilmesi durumunda Türkiye’nin bir İslam Cumhuriyeti’ne dönüşeceğini iddia etti. Sağlar, “Bu seçimlerin ne olacağından daha çok sonucunun Türkiye’nin aleyhine olacağı, belki de Türkiye Cumhuriyeti’nin İslam Cumhuriyeti’ne dönüşmesinde son çıkış yolu olacağı düşüncesindeyim” dedi.[8]

Karanlıktaki aydınlarda kan yine İslam’a ve Müslümanlara saldırmakla depreşmeye başladı.[9] 

Oysa bilmedikleri şu ki, “İslâmiyet güneş gibidir, üflemekle sönmez; gündüz gibidir, göz yummakla gece olmaz. Gözünü kapayan, yalnız kendine gece yapar. “

“Herkes kendi şekline (hüviyetine, karakterine) göre amel eder.”[10]

****************

Dem partisi dağdaki eşkıyaya yakın, onunla ortak, CHP’de Dem partisine yakın, onunla müttefik.[11]

Oysa samimi olsalar bu milletin askerini, polisini ve halkını öldüren bu insanların silahı bırakıp, kendileri meclise dahi girmişken, onlar vaz geçmeleri halinde neden toplumun içine girmesin?

Bizler yüzlerce yıldır gayrı Müslimlerle çok rahat yaşamışız. Eğer onlar teröristliği sürdürmek istemiyorlarsa, bu kanlı pis işten vaz geçer, kendileri dağda ölürken, kendilerini dağa sürenlerin rahat içerisinde olduklarını görürler.

Dünyanın hangi devletinde terör savunucuları, bu milletin meclisinde terörü ve teröristi savundukları gibi bulunmaktadır?

-Türk ordusuna işgalci diyenlerle ve terör örgütünü destekleyip temsil edenlerle beraber olanlar ne olmuş olur?

Ve karşılamada ayaklarının altına kırmızı halı serenler kimi ve neyi temsil etmiş olurlar.
Artık her şey açığa çıktığı içindir ki, oyunlarda gizliden değil, açıktan oynanıyor.[12]

-Bir kısım solcular dağda kan kusarken, diğerleri şehirlerde kin ve nefret kusmaktadır.[13]

-Kim terörün neresinde duruyor? Karşısında mı, yanında mı yoksa arkasında mı?

-Askerimiz dağda eşkıya ile hayatını ortaya koyarak mücadele ediyor.

Allah yardımcıları olsun.
Son dönemlerde içte bulunan örgütler yakalanıp, çökertiliyor.
Oda ne kabarık dosyalarla.
Meğer içteki terör dıştaki ve dağdakinden az da değilmiş.
Zaten dağdaki eşkıya içtekiler tarafından desteklenmemiş olsa idi varlığını sürdüremezdi.
Meclisten bile destek aldığı düşünülürse, en büyük terörün iç kaynaklı olduğu görülecek ve anlaşılacaktır.

****************

Bütün dönen bu oyunları ve tarihi tecrübeyi göz önünde bulundurarak derim ki;

Beni birinci derecede kimin seçileceği ilgilendirmiyor.

Önemli olan kimin seçilmeyeceğidir.
Buda ne ile olur.
Hayırda ittifak, şerde ihtilaf.[14]
Gelecek olanda başarı, inanç, ahlak, beceri, proje gibi özelliklerle donatılmış olması güzel de;
Kim gelmemeli, Kime verilmemeli, kimin ekmeğine yağ sürmemeli, Kime muhalefet etmeli konularını düşünmelidir.
Yani hayrın celbinden ziyade, şerrin def’i esas alınmalıdır.
Yani ateist, sefih, sosyalist, sol zihniyetli, denenmiş, toplumun inanç ve değerlerinden kopuk, yerli olmayan, batı sevdalısı, gelişime kapalı, bilinmeyen, kökü bereketsiz, köksüz, şaibeli olmamalı.

*************

Çünkü zihniyet hiç değişmedi ve değişmiyor. Bin sene geçse de. 

Darbe sevdalısı Zülfü Livaneli gibi.

Bahçeli ise cevabında;” MHP Genel Başkanı Bahçeli, Zülfü Livaneli’nin skandal açıklamalarına, “Millete gerici demek küfürdür. Millete gerici demek Türkiye’ye geriden bakmaktır. Millete gerici demek su katılmamış bir soysuzluktur” diyerek sert tepki gösterdi.”[15]

Nitekim Ebu Cehil zamanımızda gelseydi yine Ebu Cehil olurdu. Veya zamanımızdaki Esed o asırda olsaydı yine aynı kalırdı.

İsra 84. ayette de ‘Her insan kendi Tinet ve karakteri doğrultusunda amel eder, harekette bulunur’, buyuruluyor.

****************

Kimseye oy vermeme düşüncesi ne İslamidir ne insani. Ne millidir ne vicdani.

Güya dini hassasiyet gösteriyormuş gibi davranıp, hiç kimseye vermeme ve bir de günaha ortak olmama düşünce ve telkini doğru ve isabetli bir görüş değildir.
Daha ötesi, tarafsız görünmekle muhalif taraf olan zıt, ters ve menfi tarafa taraftar olmuş olmaktadır.
Buda zulme rıza zulüm, küfre rıza küfürdür hükmünü doğurmuş olur.[16]
Birde fıkhi bir konu olan ehven-i şer yani iki veya daha fazla kötülük arasında en az kötülüğü seçmek anlamına gelir. Bu, bazı durumlarda, daha büyük bir kötülüğü önlemek için tercih edilir.
Biri kafa kesiyor, diğeri parmak kesiyor.
Elbette evla olanı hiç kesmeyip birde katkı sağlayandır.
Hikmeti hükümeti bilmiyoruz.
Hatta biri insanın hem dünyasına ve hem de ahiretine zarar verirken, bir diğeri senin ahiretine zarar vermediği gibi katkıda bulunurken, dünyana da yeterli ve istediğin gibi olmasa da bir katkı sağlıyor.
Unutulmamalıdır ki, bir İslâmî hüküm olarak, def’i şer, celbi nef’a racihtir.
Yani şerri defedip kovmak, hayrı yerine getirmekten daha üstün ve önceliklidir.
Zira kötülüğü defetmekle otomatikman hayır gelmiş olur.
Birde biz Şeyh-ul İslam, Diyanet İşleri Başkanı ve Hoca seçmiyoruz.
Devlet adamında aranması gereken iki husus vardır, Salahat ve Maharet.
Bu millet kökü bereketsiz ve kısır zihniyetlerin beceriksizliğinden çok çekti.
Birde iğneyi kendimize batıralım.
Biz ne kadar ve neye layık durumdayız.
“Nasıl olursanız öyle yönetilirsiniz” sözü, toplum değişimi için önemli bir ilkedir. Bir toplumda daha iyi bir yönetim şekli istiyorsak, öncelikle kendimiz daha iyi insanlar olmalıyız.
Bir toplumda dürüstlük ve adalet yaygınsa, liderleri de dürüst ve adil olma eğiliminde olacaktır.
Bir toplumda yozlaşma ve bencillik yaygınsa, liderleri de yozlaşmış ve bencil olma eğiliminde olacaktır.
Bir toplumdaki insanlar bilinçli ve sorumluysa, iyi ve adil liderler seçme ve onları sorumlu tutma konusunda daha başarılı olacaklardır.
Bir toplumdaki insanlar cahil ve sorumsuzsa, kötü ve yozlaşmış liderler seçme ve onları sorumlu tutma konusunda daha az başarılı olacaklardır.
Bir toplumda insanlar birbirine karşı saygılı ve hoşgörülü ise, liderleri de birbirine karşı saygılı ve hoşgörülü olma eğiliminde olacaktır.
Bir toplumda insanlar çevreye duyarlıysa, liderleri de çevreye duyarlı olma eğiliminde olacaktır.
Bir toplumda insanlar barışçıl ve uzlaşmacı ise, liderleri de barışçıl ve uzlaşmacı olma eğiliminde olacaktır.

Özetle;”Şerr-i cüz’î için hayr-ı kesiri tazammun eden emri terk etmek, şerr-i kesiri işlemek demektir. Ehven üş şerri ihtiyar elzemdir.”


MEHMET ÖZÇELİK

18-02-2024

[1] Bk. Keşfu’l-Hafâ, 2/64.

[2] En’âm 6/47.

[3] Bak. Enfal. 28.

[4] https://video.haber7.com/video-galeri/261554-soykirimci-israil-ordusu-cocuklari-oldurmek-icin-yiyecek-kutularina-patlayici-koyuyor

Tıpkı zalimin zulmüne örtak olan hukuk kılıfına bürünen hukukçu görünenler gibi

https://www.haber7.com/guncel/haber/3384900-35-barodan-1330-apocu-avukat-teroristbasi-icin-gorusme-talebi

[5] https://video.haber7.com/video-galeri/260436-chpnin-etimesgut-adayi-erdal-besikcioglunun-imam-hatip-hazimsizligi-buyuk-bir-travma

[6] https://www.yenisafak.com/video-galeri/gundem/ak-partiye-biz-kaybettirdik-2193840

[7] https://youtu.be/rihtBJpsGdI?si=uxZyPEobXEwrhBM7

https://video.haber7.com/video-galeri/261735-namik-kemal-zeybekten-skandal-aciklamalar-imam-hatipleri-kapatacagiz

https://video.haber7.com/video-galeri/261159-chpli-buyukcekmece-belediye-baskan-yardimcisi-basortulu-kadina-saldirdi

[8] https://video.haber7.com/video-galeri/261822-chpli-fikri-saglar-secimleri-ak-parti-kazanirsa-turkiye-islam-cumhuriyetine-donusur

[9] https://tesbitler.com/2023/02/09/kan-uyusmazligi-depremde-de-depresti/

https://tesbitler.com/2023/12/14/kan-ayni-kan/

[10] İsra.84.

[11] https://www.haber7.com/siyaset/haber/3380145-chpden-28-subat-davasindan-tutuklu-komutanlara-ziyaret

https://www.yenisafak.com/gundem/kelime-i-tevhide-suc-duyurusu-28-subatta-bile-olmamisti-4592186

https://video.haber7.com/video-galeri/260573-turkiye-sehitlerine-aglarken-chpden-erdal-besikciogluna-davullu-zurnali-karsilama

[12] https://www.haber7.com/siyaset/haber/3382508-umit-ozdagin-danismani-mason-dernegi-uyesi-cikti

https://www.haber7.com/siyaset/haber/3382508-danisman-ve-yardimcilar-mason-dernegi-uyesi-iddiasi

[13] https://www.haber7.com/guncel/haber/3385477-iste-bakan-yusuf-tekini-hedef-alan-egitim-senin-teror-karnesi

[14] https://tesbitler.com/2024/01/27/serde-ittifak-serli-ittifak/

[15] https://www.haber7.com/siyaset/haber/3383246-bahceliden-zulfu-livaneliye-sert-tepki-su-katilmamis-bir-soysuzluktur

[16] https://tesbitler.com/2023/10/27/zulme-riza-zulumdur/

Loading

No ResponsesŞubat 21st, 2024